Üzerime bir tayt ve ve uzun kollu bluz giydikten sonra aşağı indim ve Justin'in yanına oturdum.
"Sasha..bu soruyu sorarken ne kadar korktuğumu bilemezsin"
"S-sor"
"Sana dokundu mu?" Dişlerini sıkıyordu ve dokunsam ağlayacaktı. Gözümden bir damla yaş düşüp gitti ve başımı öne eğdim cevap veremiyordum. Veremezdim.
"Sasha Hayır de lütfen" ağlamamak için gözlerimi kapattım Emily ayağa kalktı ve bir sağa bir sola dolanmaya başladı.
"Lütfen bana hayır de olmadı de" ağlamaya başladığımda ayağa kalktı ve televizyona bir yumruk attı. Saçlarını yoluyordu ve ağlıyordu.
"Olmadı de!" Dudaklarımı birbirine bastırdım. Yere çöktü ve bana baktı gözleri kıpkırmızıydı.
"Sasha..bir şey söyle..olmadı de" lanet olsun her şey çok zordu..
"Justin istediği zaman b-bana dokunabiliyordu. Ona karşı çıkarsan 2 h-hafta aç kalıyorsun sana ölesiye zarar veriyor. Kolumu bilerek a-acı çekmek için kırdı..her gün odama gelip Artık Justin y-yok sen benimsin benim kızımsın d-diyordu" kekelemekten konuşamiyordum kendimi serbest bıraktığımda bana sımsıkı sarıldı ve saçlarımı avucu içine alıp sıktı.
"Sana söz veriyorum o herifi öldüreceğim o kadar çok acı çekecek ki.." geri çekildi ve devam etti. Titriyordum
"Son kez soruyorum. O şey olmadı de lütfen"
"J-justin zorla bana sahip olmaya çalıştı. Susmam için başıma vurdu bayıldım. Sabah uyandığımda yanıma geldi ve güzeldi ama istediğim olamadı dedi b-bana ne olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu korkuyordum.."
"Lanet olsun lanet olsun!" Diye bağırdı ve her şeyi dağıtmaya başladı. Emily geldi ve onu iki elinde tuttu ne zaman bu kadar yakın olmuşlardı?
"Justin Sasha zaten orda yeterince korkmuş onu daha fazla korkutma" onları izlemeyi kesip merdivenlere yöneldim.
"Sasha nereye?" Diye bağırdı Emily yüzüne bakmadan cevap vermeden cevap verdim
"Duş alacağım"
"Daha demin aldın?" Cevap vermedim ve yukarı çıktım kendimi pis hissediyordum. Kirli ve iğrenç. O adam ile ayni oksijeni solumak bile iğrençti. Suyu açtım ve altına girdim. Gözlerimi kapattım ve olan her şeyi unutmaya çalıştım. Aşağıdan bağırma sesleri geliyordu ama duymamaya çalışıyordum.Yarım saat sonra duştan çıktım ve üzerime aynı giysilerimi giydim. Saçımı kurutup ve taradımktan sonra camın kenarına oturdum ve başımı cama yasladım. Aşağıda Emily ve Justin'i gördüğümde dikkatli baktım. Justin arabasına bindi ve Emily de yanına oturdu. Araba gözden kaybolurken değersiz hissediyordum. Gelmiştim ama yok gibiydim o adam bana zorla o şeyleri yaptığı için ben suçluydum onlar öyle davranıyordu. Hala korkuyordum yalnız kalmaktan..sevilmemekten..
Evden giderken haber verme gereği bile duymamışlardı. Belki de 3 aylık yokluğum bile fark edilmemiştir? Maden suyunun şişesini yere atıp kırılmasını sağladım ve elime bir cam parçası alıp bileğimde S J yazan keskin yaralar açtım. Justin ve Sasha..
Gözümden akan yaşı elimin tersi ile sildim ve banyoya girdim. Kıyafetlerim ile küvetin içine uzandım ve suyu açtım. Bu en iyisiydi belki de. O adamın bana yaptıkları unutulacak şeyler değildi. Kendimden nefret edyordum onun yüzünden ama eğer ölürsem kendimi de kimseyi de utandırmamış olurum.
Su boynuma kadar geldiğinde kandan kıpkırmızı olmuş suya baktım ve gözlerimi kapattım. Küvetin içine doğru kaydığımda tuttuğum nefesimi bıraktım ve suyun ciğerlerime dolmasına izin verdim.Justin'in Ağzından
Emily'i evine bıraktıktan sonra eve girdim ve yukarı çıktım odada kimse yoktu tam başka odaya girecekken yerde ki kan damlalarını fark ettim ve duvara bir yumruk atıp bağırdım kendine zarar vermişti!
"Sasha!" Ses gelmeyince su sesini duydum ve lavaboya yöneldim. Gördüğüm şey ile gözlerim karardı diyebilirim. Küvet kıpkırmızı kana bulanmış su ile doluydu ve küvetin içinden dışarı doğru sarkan bir el
"Sasha!" Lanet olsun hayır! Onu küvetten çıkardım ve yere yatırdım nefes almıyordu. O sırada elinden akan kanı fark ettim bileklerini kesmemişti ama bileğine S J harflerini resmen kazımıştı. Kalbine masaj yaptım ve göğsüne doğru vurmaya başladım
"Lanet olsun Sasha uyan uyan bir kere dediğimi yap uyan!" Bir süre sonra öksürmeye başladığında onu yana döndürdüm bütün suyu öksürerek çıkarıyordu.
Öksürmesi azaldığında onu kendime yasladım ve kollarım ile sardım
"Neden kendine zarar vermeye çalışıyorsun? Yapma bunu Sasha bir daha aklından bile geçirme. Beni korkutmaktan başka bir şey yapmıyorsun" cevap vermedi ve acı ile yutkundu.
Yüzünde donuk bir ifade vardı ve bir noktaya odaklanmıştı.
"Sasha seni kaybetmekten korkuyorum hemde çok bunu bana yapma" onu kendime döndürdüm yüzüme bakmıyordu bile. Onu kaldırdım ve misafir odasındaki banyoya götürdüm
"Kısa bir duş al her yerin kan olmuş" kapıyı aralık bıraktım ve odadan çıkıp aşağı indim. Mutfaktaki bütün bıçakları topladım ve en üst dolaba kitledim. Bunu yapmak zorundaydım. Kendine zarar verebilirdi.
Isim bittikten sonra yukarı çıktım ağlama sesi geliyordu. Odaya girdiğimde Sasha'yı gördüm hıçkırarak ağlıyordu.
Hızla kollarimi ona sardım
"Geçecek söz veriyorum yaşadığın her şeyi sana unutturacağım" başını göğsüme gömdüğünde saçları arasına bir öpücük kondurdum.
"Biraz dinlen olur mu?" Basını yastığa koydu ve gözlerini kapatti. Zil çaldığında odanın kapısını örttüm ve aşağı indim.
"Ah Emily"
"Mesajını aldım o iyi mi?!"
"Su an uyuyor" içeri girdi
"Tanrım bunu nasıl kendine yapar?" Kapıyı kapattım ve koltuğa oturdum
"Onu terapiye götüreceğim"
"Hayatta kabul etmez" dedi ve güldü garip davranıyordu
"Kafayı falan mı buldun sen?"
"Ne haha komik olma. Hayır" geçiştirdim.
"Sadece 1-2 seans terapi. Konuşması lazım bana anlatmıyor"
"Iyi dene bakalım" bir süre sessizlik oldu ve bana baktı.
Bana yaklaşmaya başladığında dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Bu olay 2.defa oluyordu! Yaklaşık 4-5 saniye karşılık verdikten sonra hemen çekildim
"B-bunu yapamayız. Bu hiç yaşanmadı" Emily'nin bir yere baktığını gördüğümde arkamı döndüm. Sasha merdiven başında durmuş bize bakıyordu
"Hayır hayır" diye fısıldadığımda başını bıkkın bir şekilde sağa sola salladı ve hızla yukarı çıktı.
"Sasha!" Ayağa kalkıp peşinden gittim ve odaya girdim. Yatakta oturmuş öylece bir noktaya bakıyordu. Gözünden yaşlar birer birer düştüğünde boğazım düğümlendi ağlamasına dayanamıyordum ama yaptığımın hiçbir açıklaması yoktu..
"Justin..ben bitirmek istiyorum"
"N-ne? Lütfen saçmalama Sash"
"Orda canımı yaktılar tecavüz edildim aç susuz kaldım karanlıkta günlerce tek başıma kaldım. Bir tünelde gibiydim tünelin sonunda minik bir ışık gördüm onu takip ettim eve geri döndüm. Sonra dedim ki artık yalnız değilim en yakın arkadaşımın sevgilimin yanındayım dedim. Sonra ikisini birlikte gördüm ve ben daha tünelin sonundaki ışığa ulaşamadan ışık kayboldu. Karanlık yapayalnız..
Ayrılmak istiyorum Justin lütfen karşı çıkma kendimi toplamam lazım benim deli olduğumu düşünüyorsun! "
"Sash lütfen hayır"
" Belki burdan giderim ve iyi olduğumda geri döneceğim. Eğer kendine bir hayat kurmamışsan belki yine deneriz ama bir süreliğine senden uzak durmam lazım kendimi iyileştirmem kalbimin sesini susturmam lazım" gözünden akan yaşı umursamadan ayağa kalktı ve karşımda dikildi. Tam gözlerimin içine baktı ara vermemiz gerekiyordu ama istemiyordum
"Seni sevdim" dediğinde titredim
"Seni seviyorum" omuz silkti
"O yerde tutulduğum yerde adını bilmediğimiz o adam benim odamın aynısını yapmıştı her şey aynıydı her şey. Pencereyi açtığımda duvarla karşılaşıyordum. Bunlar dışında her şey aynıydı ama sen yoktun. Her sabah uyandığımda o iğrenç koku ile değil senin kokun ile uyanmayı diledim Justin" dişlerimi sıktım o ise devam etti
"Artık seni sevip sevmediğimi bilmiyorum" hazırladığı valizi eline aldı ve yanımdan geçip gitti ilk merdivenin başında Emily onu kolundan tuttu ve dengesizce konuştu
"Sonunda gidiyorsun sarışın. Senin geldiğini gördüğümde Justin'i bilerek öptüm şu ana kadar hep benden ön plandaydın benden hep daha çok sevildin. Şimdi bende sıra. Biliyor musun sen yokken Justin beni defalarca öptü Sasha!"
"Lanet olası sürtük sen ne dediğini sanıyorsun?!" Diye kükrediğimde Sasha hızla aşağı indi ve kapıyı açtı
"Sasha gitmene izin veremem seni seviyorum" omzunun üstünden bana baktı
"Biliyor musun? O ıssız yerdeyken senin beni bırakmayacağından beni asla aldatmayacağından o kadar emindim ki. Sana hala güveniyordum..hata etmişim" koşar adımlarla gözden kayboldu
"Sasha! Lanet olsun beni bırakamazsın! "