26-

24 2 0
                                    

1 Yıl Sonra

Merdivenlerden indim ve Justin'in sırtına atladım
"Günaydın"
"Hey uyanmışsın" sırtından inip karşısına geçtim ve onu baştan aşağı süzdüm
"Hazırlanmış nereye gidiyorsun?"
"Yürüyüşe, gelecek misin?"
"Hayır çok yorgunum" kollarımı ensesinde birleştirdim ve konuşmama devam ettim
"Belki evde kalıp sana güzel bir kahvaltı hazırlarım"
"Yaparsın sen" alnıma bir öpücük kondurduğunda gülümsedim ve ona sarıldım
"Geç kalmam" geri çekildi ve kapıdan çıktı. Tam içeri girecekken herkesin duyacağı şekilde bağırdı
"Seni seviyorum Sasha Bieber!" Bir kahkaha attım Bieber mi demişti?
"Bende seni Justin Bieber! " kapıyı kapatıp içeri girdim ve duvardaki resime baktım, ben onun sırtına çıkmışken o koca bir kahkaha atıyordu ve bu sanırım çekildiğimiz en doğal ve en güzel resimdi.
Ister istemez gülümsedim ve koltuğa oturdum, mutluyduk gerçekten fazla mutluyduk ve ben bunun bozulmasından korkuyordum yani anlatamıyorum sanki kötü bir şey olacakta geçirdiğimiz her mutlu an bize acı bedeller olarak geri dönecekmis gibi geliyor.

Zilin sesiyle irkildim ve düşüncelerimden sıyrılıp kapıyı açtım
"Toby!"
"Selam" hızla boynuna sarıldım dönmüştü
"Ne zaman geldin sen?"
"Dün gece ve sana da merhaba diyeyim dedim"
"Gelsene içeri"
"Justin burda mı? "
"Hayır yürüyüşe çıktı" onu içeri aldım ve kapıyı kapatıp karşısına oturdum
"Gezi nasıldı anlatsana biraz"
"Dedigim gibi bir doğa gezisiydi aslında ama çok güzel vakit geçirdim ot böcek kuş sesleri.."
"Tam senlik. Mutlu görünüyorsun"
"Öyleyim" gülümsedim
"Sash ben kalksam sorun olur mu havaalanına gidip babamları geçireceğim"
"Istiyorsan tabi" ayağa kalktı ve son kez bana sarıldı
"Görüşmek üzere"
"Hoşçakal"
"Ve Justin'e selam söyle" güldüm ve kapıya gittim
"Söylerim" kapıyı kapattım ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım.

Her şey hazırdı. Yukarı çıktım ve çekmecede tokami aramaya başladım fakat buldugum şey bir resimdi bu Justin'e ait olmalıydı. Kaşlarımı çattım ve resmi elime aldım. Kahverengi saçlı ve oldukça güzel bir kız Justin'in omzuna başını yaslamıştı Justin ise kollarını ona sarmış kocaman gülümsüyordu. Oldukça yakın gibiydiler ve bu kızın kim olduğunu merak etmeye başlamıştım, resimin arkasını çevirdiğimde bir yazı ile karşılaştım

4.ayımız kutlu olsun sevgilim seni seviyorum..Kylie

Sevgilim mi? Ne zamana aitti bu resim? Birden zil çaldığında yerimden sıçradım ve resimi çantama koyup aşağı indim.  Derin bir nefes alip kapıyı açtım
"Hoşgeldin" içeri girip kapıyı kapattı ve bana sarılmaya çalıştı ama bir adım geri gittim
"Olmaz Justin bu terli halinle. Asla"
"Ah hadi ama" bana doğru iki adım attığında bende iki adım geri gittim
"Yaklaşma"
"Sash!" Ben koşarken o beni yakalamaya çalışıyordu
"Kes şunu! " merdivenleri hızlı hızlı çıkıp yatak odasına saklandım
"Iste burdasın" beni duvarla arasına aldığında kolları altından eğilerek geçtim ve banyonun önüne gittim
"Iceri! "
"Görürsün sen" banyoya girdi ve kapıyı kapattı bende aşağı inip saçımdaki saçma sapan topuzu açtım ve Justin'i beklemeye başladım

Ayaklarim yerden kesildiğinde çığlık attım
"Artık sana istediğim kadar sarılabilirim"
"Lanet olsun tamam ama indir beni" beni yere indirdi ve dudaklarıma bir öpücük bıraktı
"Sen olmasan ne yapardım ben?"
"Biz hep birlikte olacağız"
"Biliyorum ama belalar peşimizi bırakmıyor en azından benim peşimi..üzgünüm" Elimi ensesine koydum
"Senin yanında olmasam bile her saniye seninle olacağım" kalbini gösterdim ve devam ettim
"Tam buranda kalbin atmaya devam ettiği sürece sen hiç yalnız olmayacaksın"
"Biliyorum. Bir saniye bile aklımdan çıkmıyorsun ki sen" başımı onun göğüsüne gömdüm
"Beni hiç bırakma olur mu?" Diye fısıldadım
"Seni asla ama asla bırakmayacağım" eli ile çenemden tutup ona bakmamı sağladı ve alnımdan öptü
"Benden kolay kolay kurtulamazsın" gülümsedim
"Kurtulmak isteyen kim?" O da gülümsedi. Aklıma o resim geldiğinde beynimde yine sorular oluşmaya başladı
"Sen iyi misin yüzün bembeyaz oldu?"
"Ne? Ha tabiki iyiyim hadi gel"
"Kurt gibi açım"
"Afiyet olsun" her seyden tabağına alıp yemeye başladığında kıkırdadım ve ağzıma bir parça omlet attım
"Ah unutmadan Toby geldi ve sana selamı var"
"Hadi ya dönmüş öyle mi?"
"Evet çok eğlenmişe benziyordu"
"Güzel" Justin'in telefonu çaldığında açıp konuşmaya başladı
"Hey..evet evet yanımda..saçmalamayı kes Ryan..tamam veriyorum" telefonu bana uzattığında elime aldım ve mutfağa gittim
"Ryan!"
"Sash hiç aramıyorsun darılıyorum ama"
"Çocukluk yapma da söyle bakalım orda durumlar nasıl? "
"Ne olsun hepimiz sizi bekliyoruz bak yakında gelmezseniz biz sizin evinizi basacağız ona göre"
"Gerçekten buraya gelmeniz harika olur ben ciddiyim"
"Bunu söyledin ve laf ağızdan bir kere çıkar"
"Saçmalama istediğiniz zaman gelebilirsiniz"
"Yarin kapıdayım"
"Çok komiksin"
"Kapatıyorum herkesin selami var"
"Görüşürüz Ryan" telefonu kapatıp Justin in yanına gittim
"Justin"
"Söyle güzelim"
"Sara..onu görmem gerek 2 aydır görmedim ve merak ediyorum"
"Tabi seni oraya götürürüm ama geçen seferki gibi seni ağlatıp eve gönderirse bu sefer olay çıkarırım" elimi onun elinin üstüne koydum
"Bir şey olmayacak söz veriyorum" gülümsedi ve sofradan kalktı
"Ben toplarım sen gidip hazırlan" başımı olumlu anlamda salladım ve hızla merdivenlerden yukarı çıkıp üzerime dar bir kot ile t-shirt geçirip geri aşağı indim.
"Hadi gidelim" evden çıktık ve arabaya bindik zaten yakındı o yüzden çabuk varmıştık. Eve girmek için arabadan indiğimde Justin yanıma geldi ve beni omuzlarımdan tuttu
"Bana söz ver, seni üzmesine izin vermeyeceksin"
"Tamam..söz veriyorum" yanağına bir öpücük bıraktım ve zili çaldım bir 5 dakika sonra kapı açıldı
"Sasha"
"Şey merhaba"
"Hadi gel içeri" dediğini yaptım ve koltuklardan birine oturdum
"Geçen sefer sana çok sert davrandım galiba ben üzgünüm"
"Önemli değil..Sara benim tek istediğim seninle eskisi gibi olabilmek"
"Bunu bende isterim ama yapamam her şeyi unutmuş gibi davranamam"
"Davranma, seni anlarım. Ama yanında olup sana destek olmama izin ver biliyorum benim yüzümden çok acı çektin ama bunları düzeltebilirim sana yemin ederim düzeltebilirim"
"Sana gerçekten güvenebilir miyim?"
"Güvenmek zorundasın biz ikiziz" gülümsedi ve bana sarıldı. Ağzından bir hıckırık kaçtığında başını omzuma gömerek ağlamaya başladı benim ise şimdiden gözlerim dolmuştu
"Bak geçti her şey ben yanındayım bir daha kimse aramıza giremeyecek" geri çekilip kızarmış gözleriyle bana baktı
"Sash ailem benden nefret ediyor Ashley bile yanımda sadece sen varsın"
"Ashley senden nefret edemez. Sen onun kardeşisin hem babamlarla seni korumak için bir çok kez kavga etti..yalnız değilsin"
"Öyle mi diyorsun?"
"Öyle" Justin'e bir mesaj attım

Kime: Sarışın

Beni bekleme. Sara ile aramız düzeldi ama benim yüzümden çok kötü şeyler yaşamış..

Kimden: Sarışın

Herkes kötü şeyler yaşar kendini suçlama

Telefonu kapatıp yanıma koydum
"Sara"
"Evet"
"Kevin..sana çok zarar verdi mi?" Bir süre gözlerini kapattı ve ardından tişörtünü sıyırıp omzunu gösterdi. Omzunda çok da küçük sayılmayan derin bir iz vardı
"Tanrım ne yaptı sana?"
"Plastik eritti"
"Ne!" Bu kadarını yapmış olamazdı ah hadi ama yapmayın o bir kız ölebilirdi!

İhanetHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin