Lanet olsun Sasha kanserdi bu benim aklımdan tamamen çıkmıştı. O o kadar mutlu ve neşeli ki..hasta gibi bir hali hiç yok ama yinede korkuyorum onu kaybetmekten. Bunu ona söylemem lazım. Tedavi olmazsa bu savaşı kaybederdi ama kazanması gerekiyordu "Sasha biraz konuşalım mı?" "Tabi" Rose'u koltuğa yatırdı ve karşıma oturdu "Bak-" sözümü kesen şey telefonumun çalmasıydı. Kilidi açtım ve kim olduğuna baktım. Hastaneden arıyorlardı! "Alo" "Bay Biber. Ben Mr.Muck" "Evet..evet bir şey mi oldu?" "Maalesef çok büyük bir hata oldu..bayan Sasha kander degil" "N-ne?" "Test sonuçları karışmış Sasha isimli iki kişi" "Siz ciddi misiniz yani ona bir şey olmayacak mı?" "Hayır bayan Sasha gayet iyi..kanamaları düzensizdi ama büyük bir şey yok tekrar Özür dileriz" "Şükürler olsun" telefonu kapattım ve gidip Sasha'ya kocaman sarıldım "Justin? Neler oluyor" "Seni seviyorum" "Biliyorum..bende seni seviyorum ama bir şey mi oldu? " "Hayır her şey gayet iyi..merak etme" "Ee sen benimle ne konuşmak istiyordun?" "Önemli bir şey değildi boşver" masum bir şekilde başını salladığında kollarımı beline sardım. Onun kafası ise benim göğsümde duruyordu. Saçları arasına bir öpücük bıraktım ve kokusunu içime çektim. Halletmemiz gereken bir konu daha vardı. Sara Ama bu düşüncelerden uzaklaştım ve ayakları ile oynayan Rose'u kucağıma aldım. Sasha'yı da omzuma attım "Justin!" "Bağırma" merdivenlerden çıktım ve yatak odasına girip yatağa uzandım. Küçük Rose'u göğsüme yatırdıktan sonra diğer kolumu Sasha'nın omzuna attım "Justin-" "Şşt sus ve gözlerini kapat" Rose kısık sesle sesler çıkardığında istemsizce güldüm ve minik başından öptüm. O sırada telefonum çaldı. Alfredo arıyordu. "Hey" "Naber dostum?" "Iyi ama sana bir şey söylemem lazım" "Ne oldu? " bir süre sonra sesi duyuldu "Büyükannen neden burda?" "Ne!" "Elinde valizle senin evine doğru geliyordu" "Lanet olsun neden?" Sasha Rose'u kucağına aldı ve oturur poziyona geldi "Sanırım Sasha ile ayni evde kaldığını öğrendi" telefonu kapattım ve ayağa kalktım "Justin neler oluyor?" "Büyükannem geliyor!" "Ee ne var bunda? " " o alzheimer hastası..seninle birlikte olduğumu falan bilmiyor ve kendisi fazla disiplinlidir" "Aynı evde kalmamıza kızar mı?" "Bak ben halledeceģim tamam mı? Sen pek söze girme"
Sasha'nın Ağzından
Zil çaldığında Justin hızla aşağı indi bende Rose'u kollarım ile sıkıca sardım ve ürkek adımlarla aşağı indim "Ah Drew seni çok özledim" "Bende büyük anne" "Maria merhaba!" Gülümsemem solduğunda bayan bana doğru yaklaştı ve elini omzuma koydu "Hala birlikte olmanıza sevindim. Ama daha 18 yaşındasın Drew yani aynı evde kalmanız.." bana neden Maria diyordu. O kimdi! "Justin Hailey gelin bakın bizim evde bir kaç resim buldum. Sizin resimleriniz!" Justin koltuğa oturduktan sonra büyük anesi yanına oturdu ve bende karşılarına oturdum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu resmi bana gösterdiğinde resimi inceledim "Burda çok güzel çıkmışsin Maria ama biraz değişmişsin"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerimi büyüttüm ve bu resimi elime aldım. Bu Justin ve Maria miydi?! "Ah o biraz ayıp bir resim olmuş 2 hafta önceye ait hatırladın değil mi?" 2 hafta mı?! Justin biz çıkarken bunu mu yapıyordu. Yüzümü buruşturdum ve ayağa kalkıp yukarı çıktım "Sasha bekle" kapıyı kilitledim ve resime bakmaya devam ettim "Sasha aç şu kapıyı..ah hadi ama!" Gözlerimi kısa süreliğine kapattım ve açtığımda karşımda Justin duruyordu. "Sasha" önüme çömeldi ve derin bir nefes verdi. Gözlerim dolduğunda elini çeneme koydu ve ona bakmamı sağladı "Bak büyük annem hasta 2 hafta önce öyle saçma bir şey olmadı o çok önceye ait..geçmiş geçmişte kaldı" gözlerimi ondan kaçırdım "Gel buraya" beni kendine çekip kucağına oturdu ve kollarını bana sardı. Bende sonunda pes edip başımı omzuna gömdüm. "Sen Maria değilsin!" Diyerek büyük annesi içeri girdiğinde ayağa kalktım "Büyük anne sakin ol bu Sasha Maria artık yok" "O nerde? " "O yok..hadi gel içecek bir şeyler vereyim sana" dedi ve ona destek olup aşağı indirdi ben ise öyle kalmıştım. Telefonumu aldım ve Emily'i aradım "Em!" "Hey Justin'in büyük annesi gelmiş neler oldu!" "Sen nerden biliyorsun? " "Alfredo dan" açıkçası şaşırmıştım "Siz onunla konuşuyor musunuz?" "Sash! Konuyu değiştirme" "Bak büyük annesi hasta..benim Maria olduğumu sanıyor" "Maria da kim?" Diye sordu bende tanımıyordum ki! "Eski sevgilisi sanırım" "Anladım..bulusmak ister misin?" "Evet lütfen..ama Justin şu an evden çıkmama izin vermez" "Acil durum olduğunu söyle" telefonu kapattım. Altına siyah bir şort ve üzerine de askılı bluz giydikten sonra dudaklarıma gül kurusu rengi rujumu sürdüm. "Hey!" Yerimden sıçradığımda rujum yere düştü. Justin ruju eğilip aldı ve masaya koyduktan sonra önüme dikildi "Nereye?" "Dışarı çıkmam gerek" "Nereye gidecegini söyle" "Emily ile buluşmam gerek kendini iyi hissetmiyormuş" "Iyi git bakalım" hemen izin verdiğine şaşırmıştım gerçi ben neden ondan izin alıyordum ki babam falan değildi Ellerini belime koydu bende dudaklarımı onunkilerin üzerine bastırdım ve geri çekildim "Gitmem gerek..seni seviyorum" "Biliyorum" dedi. Ben ise ondan o kelimeyi bekliyordum. Anlamış olacakki dişlerini gösterecek şekilde güldü ve konuştu "Bende seni seviyorum" gülümsedim ve elini bırakıp aşağı indim. Büyük annesine göz ucuyla baktığımda mutfakta bir şeyler ile uğraştığını gördüm. Ve yavaşça yanına gittim "Merhaba" "Sen kimsin?" Neden tanımı- ah unutmuştum "Şey ben Sasha Justin'in kız arkadaşı" "Justin de kim? Evimden git lütfen" sarsıldığımda ona gülümsedim ve evden çıktım. Telefonum çaldığında Emily olduğunu gördüm Meşgule attım ve geri cebime koyup Starbucks'a girdim.Iki favorim olan chocolate mocha alıp Emily'nin evine gittim. "Hey!" "Hey" kollarımı ona sardım ve içeri geçtim "Ne aldın?" "Mocha" "Bayılırım" elimden almasıyla İçmesi bir oldu. "Sash sen iyi misin?" Koltuğa oturdum ve derin bir nefes verdim "Evet ama bir sorun var" "Maria denen kızsa boşver eskide kaldı" "Konu onunla ilgili ama sorun Justin'in eski sevgilisi olmasi değil..yüzü bana tanıdık geliyor" kaşlarını çattı ve içeceği masaya bırakıp karşıma oturdu. "Nasıl yani onu tanıyor musun?" "Bilmiyorum..onu daha önceden gördüm sanırım" "Hatırlatmaya çalış" "Sessiz ol" başımı ellerim arasına aldım ve sinirle soludum bu kızı hatırlıyordum ama nerden?! Yaklaşık 10 dakika sonra aklıma gelen küçük bir şey ile ayağa kalktım "Sasha nereye!" "Seni sonra ararım" evden çıktım ve koşarak eve gittim. Hızla kapıyı açıp içeri girmemle onu görmem bir oldu kapının önünde Justin ile konuşuyordu. Içeri girmemle ikisi de bana baktı. Kapıyı kapattım. Hatırlıyordum!
Uçağa bindim ve kemerimi taktım. Sanırım bu yolculukta da uyuyacaktım. Tam gözlerimi kapattığımda yanımda ki hareketlenme ile sağ tarafa döndüm. Sarı saçlı ela gözlü bir kız yanımda oturuyordu "Hey!" "Hey!" "New York'a değil mi?" Gülümsedim "Evet" "Ben Hailey Maria Baldwin..yakınlarım Maria der" "Memnun oldum..bende Sasha Fields"
Gerçek hayata döndüm ve kendime geldim "Hailey?" Dedim kaşlarım şaşkınlıktan çatmış bir halde "Sasha?" Dedikten sonra devam etti "Siz..bir dakika yeni sevgilin Sasha mı?!" "Siz nerden tanışıyorsunuz?" Diye sordu Justin. Lanet olsun konuşmak istemiyordum! Bir Justin'e birde Hailey'e baktıktan sonra merdivenlerden yukarı çıktım ve odama girdim. Hailey Justin'in eski sevgilisiydi öyle mi?
