21

3.8K 135 15
                                    

Kapı çalıyor.
"Ben bakarııım." Diyerek (büyük bir heyecanla) kapıya koşuyorum.
Daha da büyük bir heyecanla kapıyı açıyorum.
Kapıdakiyle bir süre bakışıyoruz.
"Hoşgeldin." Diyorum yamuk bir gülümsemeyle.
"Hoşbuldum." Diyor Alison.
Evde kimsenin olmadığından emin olunca eğilip dudağımdan öpüyor.
Kendimi ağırdan satmaya karar veriyorum ve Alison'ı dudaklarımdan uzaklaştırıyorum.
"Iıı, annemler evde."
"Hmm." Gözlerini deviriyor.
"İspatla."
Gülüyorum.
Beklediğim cevap kısa sürede geliyor;
"Gizeeem, kiminle konuşuyorsun kızım?"
Alison'a bakıp 'Gördün mü?' dercesine gözlerimi deviriyorum.
Gülüyor.
"Gelen Alison anne." Diyorum sırıtarak.
-------------------------------------------
Alison'la bir süre gıybet yaptıktan (ve Alison bizde kalmaya karar verdikten) sonra annem odanın içine dalıp ders çalışmamızı öğütlüyor.
"Peki."
"Tamam."
"Çalışıyoruz zaten."lerle annemi odadan kovuyoruz ve baş başa kalıyoruz.
"En sevdiğin ders ne?" Diyor Alison birden.
Dalga mı geçiyor bu?
Bütün bir hafta onu beraber ders çalışmak için mi bekledim?
İçimdeki ses 'Demek ciddi olmaya karar verdin Alison,' Diyor. 'Ben şimdi sana gösteririm dersi.'
"Seksoloji." Diyorum ters bir bakış atarak.
Bozuntuya vermiyor.
"Seksoloji çalışırız o zaman."
Kaşlarımı kaldırıyorum.
İtiraz etmeme fırsat vermeden dudaklarıma yapışıyor.
Kaskatı kesiliyorum. İçimde bir şeyler kopuyor ve kendimi ondan uzaklaştırıyorum.
"Ne oldu?" Diyor nefes nefese.
"Zeynep..."
Alison ciddi bir ifadeyle bana bakıyor;
"Acı çektiğinin farkındayım ama ömrün boyunca böyle yaşayamazsın tamam mı? Bir kez olsun kendine koyduğun sınırları aş. Kendin için, Zeynep için yap bunu. Burada olsaydı eminim ki bunu isterdi. Tekrar eski Gizem olmanı isterdi."
"O zaman..." Diyorum. "Seksolojiye devam."
"Seksoloji ha? Cidden zekice." Diyor Alison beni hafifçe duvara yaslayarak. İnlemelerimden oluşan bir serenat eşliğinde boynumu öpmeye başlıyor. Bedenimi saran o zevk dalgasına karşı koyamıyorum. Bunun doğru olmadığını biliyorum ama kendimi frenleyemiyorum. Karşı koyamıyorum, bu o kadar güçlü ki...
Bu işin sonu umarım yatakta bitmez.
"Yeter, Alison. Ailem..." Diyorum onu bedenimden uzaklaştırarak.
"Biz de sessiz oluruz o zaman." Diyor ve odamın kapısını kapatıyor.
Allahım, ne kadar inat bir insan!
"Evdeler..." Diyorum hafifçe gözlerimi yumarak.
"Seni istiyorum ve alacağım. Başka bir bahane daha duymak istemiyorum." Diyor ve bileklerimden tutup beni odamdaki yatağıma yatırıyor.
"Yaptığınız yanlış!" Diyor içimdeki ses adeta haykırarak. "Hemen şimdi durmalısınız!"
O sesi yine umursamıyorum.
Alison'ın tek hamlede tişörtümü çıkarmasına göz yumuyorum.
Her ne kadar doğru olmadığını bilsem de; sanırım böyle olmasını ben de istiyorum.
Beni daha fazla bekletmeden şortumu adeta yırtarcasına çıkarıyor ve o gece ileride pişman olabileceğimiz bir şeyi yapıyoruz.
Zeynep'le bile bu hale gelmemişken neredeyse daha yeni tanıştım diyebileceğim biriyle şu anda aynı yatakta yatmak, iklimi paylaşmış olmak bana biraz koyuyor.
Biraz da şans eseri annem gece boyunca odama hiç girmiyor.
Bu konuda gerçekten çok şanslıyım çünkü Alison'la gecenin herhangi bir zaman diliminde rahatsız edilseydik görünen manzara hiç hoş olmayacaktı.
Geceden kapatmayı unuttuğum alarmım sabah saat 6'da çalıyor ve bugüne kadar hiç yaşamadığım, tarifsiz bir hisle uyanıyorum, daha dikkatli bakınca çırılçıplak olduğumu fark ediyorum. İşin dram yanı Alison'ın hala (tek kişilik yatağımda) yanımda yatması ve bedeniyle beni (sanki kaçacakmışım gibi) sımsıkı sarması.
Bütün hücrelerim banyo yapma isteğiyle yanıp tutuşurken yanımda uyuyan güzeller güzeli o kıskanç kızın insafına kalmış durumdayım.
"Alison..." Diye fısıldıyorum yavaşça.
Karşılığında alabildiğim tek şeyse küçük bir inleme oluyor.
"Banyoya girmem lazım."
Tek gözünü açarak bana bakıyor;
"Neden?"
İç çekiyorum.
"Çünkü kendimi cenabet gibi hissediyorum."
Küçük çapta bir kahkaha atıyor.
"Çok komiksin Gizem."
Kollarını bedenimden kurtarıp banyoya doğru yollanıyorum.
Kendimi gerçekten cenabet gibi hissediyorum.
Sanırım bu gece Zeynep'i aldattım.
-----------------------------------------
"Yeter artık!" Sesim boks salonunda yankılanıp beş altı kez tekrar ediyor.
Bütün gücümle önümdeki boks topuna vuruyorum. Hedefim boks topunu parçalamak.
İçimdeki öfkeyi boks topundan çıkaramayacağımı anlayınca elimdeki eldiveni ve sargılarımı çıkarıp yere atıyorum. Derin derin nefesler alıyorum ama beni sakinleştirebilmek için bundan daha iyisi lazım.
Yere attığım sargı bezi parçaları ve eldivenlerimi yerden alıp büyük bir hışımla kendimden uzağa fırlatıyorum.
Her tarafı aynalarla kaplı olan devasa boks salonuna bakıyorum.
Bu saatte antrenman yapmaya gelen tek salak benmişim meğer.
Etrafta tekmeleyecek (cam dışında bir katı cisim) olmadığı için boşluğa bir tekme savuruyorum.
Bu beni rahatlatmıyor.
Daha çok acı çekmek istiyorum.
Daha çok acı çektirmek istiyorum.
Bütün yaşadıklarımın sorumlusunu bulup onu öldürmek istiyorum.
Alison'la olanları unutmak için her şeyi yaparım.
Boşluğa doğru bütün gücümle bağırıyorum.
Her şeyi unutmak istiyorum.
Bütün geçmişimi.
"Yeter!"
Yavaşça diz çöküp ellerimle yüzümü kapatıyorum.
İçime ağlıyorum. Zaman içinde yapmaya alıştığım bir davranış.
Artık güçsüz olmaktan bıktım.
Dünyam her gün başıma yıkılırken sevdiklerime karşı iyiymişim gibi rol yapmaktan bıktım.
"Bıktım artık!"
Zemini sertçe yumrukluyorum.
Ağlamıyorum.
O ağlamamı istemezdi.
Ağlamayacağım.
Şimdi anlıyorum: Bütün yaşadıklarımın sorumlusu benim.

Femme Forte (girlxgirl)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin