Uyanmisti… Uykuya dalmayi cok severdi. Dunyadan bilincsizce silinmek… Kimsenin etkisi olmadan… Zorunda hissetmeden… Zorundalıktan da nefret ederdi… Yerinde dogrulmustu. Gunes isigi sag kolunu kizarmis tavuk misali yakmisti. Belki de buna uyandi. Hemen sigarasini aramak için dikildi.. Nedense icinde garip bir mutluluk vardi. Nedendi acaba. Evet buldu. Gölgenin hayatından tamamen silinişi. Hem de ağlayarak. Mutluluğunu yine hissetti. Aksam bunun yok olacagi aklina geldikce daha da cok yasiyordu mutlulugunu. Inadina yasiyordu! Inat! Iste yasama sebebi buydu. Dunya uzerinde yasayan, yasamayan, var oldugu sanilan her seye karsiydi… Sigarasini yakti, akcigerlerini patlatircasina bir nefes aldi. Agzinda külünü dusurmedigi camel ile holde yuruyordu. Banyoya her girdiginde lise sonuncu siniftaki sevgilisi geliyordu zihnine. Nedeni mi? O da bilmiyordu ki… Kendini temizlemek zorunda hissediyordu. Ikinamayacak kadar yorgundu ama bir kum torbasi kadar bokla doluydu vucudu. Geregini yerine getirdi. Ah dedi ah… sicarken sigara icmenin zevkini hanginiz yasattiniz ki bana… derin bir ic cekti. Yaklasik 3 ay once yazdigi senaryosunu yapimciya getirmek icin hazirdi artik. Yola koyulmaliydi… Kapinin onunde tunemis olan siyah motoruna atladi. Cantasini sabitledikten sonra yola koyuldu. Komşular son küfürlerini etmişlerdi bile ona…