SELİN ERKAN
(Mertin Selin'i çağırdı zaman)" Nasılsınız? " diye sordu Mert. Ondan nefret ediyordum. Hangi yüzle hala karşıma çıkıyordu.
" İyiyiz sen " dedi Peri. Bense onun aksine sesimi çıkarmadan patateslerimi yiyordum.
" Bende iyiyim. Selin biraz konuşabilir miyiz? " diye sorduğunda kafamı çevirmeden cevap verdim.
" Hayır "
" Sadece iki dakika " dedi. Ne kadar hayır desemde Mert ben kabul edene kadar uğraşırdı. Bu yüzden ayağa kalktım.Mert önden giderken bende onun arkasından gidiyordum. Biz yürürken karşıdan da Emir bu tarafa doğru yürüyordu. Yanımızdan geçerken Merte göz kırptı ve durmadan yürümeye devam etti. Arkama baktığım zaman benim yerime - Perinin karşısına - oturduğunu gördüm. Geri önüme dönüp Merte baktım.
Tuvaletlerin olduğu yere geldiğimizde ne yaptığını anlamaya çalıştım. Temizlik odasına girdiğimizde kapıyı kapattı ve kilitledi. Anahtarı da eline aldı.
" N-ne yapıyorsun? "
" Neden bana böyle davranıyorsun? "
" Nasıl? "
" Benle konuşmuyorsun ve soğuk davranıyorsun. Böyle bana benden nefret ediyormuş gibi bakıyorsun "
" Öyle olduğu için öyle bakıyor olabilir miyim acaba "
" Bak Selin biliyorum affedilmez şeyler yaptım ama neden olaylara benim gözümden bakmıyorsun "
" Senin gözünden bakmamı mı istiyorsun? Tamam. Şurdan başlayayım. Bekaretimi aldıktan sonra okulda hiç bir şey olmamış gibi davrandın. Bana herkesin önünde 'seni sadece bekaretini almak kullandım' dedin. Daha saymamı ister misin? " diye bağırdım.Pişman olmuşçasına kafasını yere eğdi.
" Konuşman bittiyse gideceğim "
" Beni hala seviyor musun? " diye sorduğunda cevap veremedim.Seviyor muydum? Eğer onu her gördüğümde heyecanlanmamı , şu an bile her an kalp krizi geçirebileceğimi ve gözlerine öldüğümü saymazsak onu sevmiyordum.
" Kapıyı aç "
" Soruma cevap almadım "
" Mert kapıyı aç dedim sana "
" Bende sorduğum soruya cevap alamadım dedim " dediğinde kasıklarına tekme atıp elindeki anahtarı aldım.O arkamda iki büklüm olmuşken bende kapıyı açmaya çalışıyordum. Kilidi açtığımda kapıyı açtım. Tam çıkacakken kolumdan tutup beni geri içeri çekti ve kapıyı kapatıp dudaklarını dudaklarımı bastırdı.
Yaptığı şeye şaşırarak hareket edemedim. Alt dudağımı ısırdığında ağzımdan küçük bir inilti çıktı. Karşılık vermediğimi anlamış olacak ki dudaklarını dudaklarımdan çekti. Alnını alnıma yasladı ve bana baktı.
" Beni hala sevdiğini biliyorum "
" Bu kanıya nerden vardığını sorabilir miyim? "
" Seni öptüğümde beni itmedin veya geri çekilmedin " dediğinde haklı olduğu fark ettim. Onu itmemiştim. İtememiştim.
" Merak etme duygularımız karşılıklı " dedi ve burnuma küçük bir buse bıraktı. Ben kendine çekip kapıyı açtı ve dışarı çıktı.Ve ben temizlik odasında şaşırmış bir şekilde kalakaldım.
Mert hala beni mi seviyordu? Neden böyle bir şey söylemişti?
Kafamdaki sorularla uğraşmayı bıraktım ve temizlik odasından çıkıp Perinin yanına geri döndüm. Benim geldiğimi gören Emir ayaklandı ve Perinin yanağından makas alıp Mertin yanına gitti. Bu hareketine güldüm ve yerime oturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞIMLI
Teen FictionO, uyuşturucu içerek kendini acılarından kurtardığını sanıyordu. Ama yanılıyordu. Yanıldığını o da biliyordu. O, uyuşturucu içerek kendini başka insanlardan soyutluyor, kendini karanlığın dibine çekiyordu. O, kendini kurtaracak, o derin kuyunun dibi...