Gözlerimi feci bir ağrıyla açmıştım. Başım çatlıyor, midem bulanıyordu. Dün gece ne olduğunu hatırlamaya çalıştım. Yanıma baktığım da Araf uyuyordu. Aklıma gelen karelerle, hiç iyi bir gece geçirmediğimi hatırladım. Aman Allah'ım hiç içmeyen ben dün gece çok fazla içmiştim. Masaya hangi akla hizmet çıkıp dans etmiştim. Rezil olmuştum, umarım bir daha o ortamda bulunmazdım. Gece boyunca susmayan silahlardan nasibimi almadığım için şanslıydım. Araf ne kadar da güzel uyuyordu. Yorulmuş olmalıydı, sonuçta tüm gece suçlularla ve benimle uğraşmıştı. Ben onun görev başında olduğunu nereden bilebilirdim ki.. Bu hali bile çok yakışıklıydı. Saçları dağılmış, yüz ifadesi sertliğinden hala arınmamıştı. Üzerin de yine bir şey yoktu. Kendi üstüme de bakmayı ihmal etmemiştim. Üzerimde sadece bir kazak vardı, elbise gibi olmuştu zaten. Üzerimi değiştirmiş olmalıydı, şuan gerçekten çok utanmıştım.
Aradan bir saat geçmiş, Araf hala uyanmamıştı. Ve karnım da başlayan ağrı etkisini arttırmış, canımı okumaya başlamıştı. Şimdi hiç sırası değildi. Hala yatakta uzanıyordum, elimi karnıma koyup bastırdım. Sanki bu şekilde ağrısı geçecek diye düşündüm. Ağrılar gittikçe adeta ben varım diye bağırıyordu. Ne biçim bir sancıydı bu..
Midemin bulantısına daha fazla dayanamadım, zaten her ay böyle olurdum ağır geçiyordu. Soluğu banyoda aldığım da eğilip istifra etmeye başlamıştım. Fobim vardı işte, doğru düzgün çıkaramıyordum bile yediklerimi. Yine yüzümün kızardığına emindim. Ciğerlerimi çıkartacak gibi bir öğürtü oluyordu, gözlerim zaten yaşarmıştı bile.
Belimde hissettiğim el ile irkildim. Araf diğer eliyle de önüme düşen saçları arkaya almaya başlamıştı. Bu manzarayı görmesini istemiyordum. Resmen göz göre göre rezil oluyordum. Ne vardı sanki gelecek..
"iyi misin? güzelim" o burada olmasa daha iyi olacaktım. Ellerimi ve yüzümü yıkadıktan sonra arkamı döndüm. Araf elindeki havluyla yüzümü nazikçe kurulamaya başlamıştı. O kadar ağrım vardı ki kasıklarım patlamak üzereydi.
"dün o kadar içersen olacağı bu" ondan değildi, belkide onun etkisi de vardı bilemiyordum. Banyodan çıktığımız da yatağın üzerine tekrar oturmuştum. Artık oturmak bile işe yaramıyordu ki, kıvranmak üzereydim. Yine bir güçsüzlük yapıp ağlamaya başlamıştım. Araf'a arkamı dönmüştüm, anlamasını istemiyordum.
"dün gecenin hesabını ver Hesna içip içip masalara çıkmak da ne?" hala sinirliydi belli ki. Sesinde ki tınıdan anlamıştım. Cevap vermek istemedim, şuan çok ağrım vardı.
"bana dön ve cevap ver! orada kaç kişi seni izledi biliyor musun?" bağırmaya başlamıştı. Ama oysaki havluyla yüzümü kurularken böyle davranmıyordu. Araf ve ruh halleri hep böyleydi işte. Odanın için de bir hareketlik olduğun da yanıma geldiğini anladım. Hemen elimle gözlerimi silmiştim.
"hem suçlusun hemde ağlıyor musun Hesna dua et orada seni öldürmedim!" öldürülecek ne yapmıştım acaba. Onun gibi birileri ile öpüşmemiştim en azından. Zaten hassas dönemime giriyordum, bu şekilde davranması canımı sıkıyordu. Yanıma oturduğun da karnımda ki elimi gördü.
"miden mi bulanıyor hala?"karnımda ki elimi tuttu. Kafamı kaldırıp gözlerine bakmıştım.
"hayır karnım ağrıyor" öğrenmesi lazımdı. Çünkü eve gitmeliydim, hazırlıksız yakalanırsam daha beter utanır, rezil olurdum.
"neden ağrıyor peki" ayaklarımı titretmeye başladım. Çok ağrım olduğun da olduğum yerde duramaz, illaki ayaklarımı titretirdim. Cevap vermedim, artık dayanamıyordum onu umursamadan meşhur pozisyonumu aldım. Yatağa ters şekilde oturup, yüzümü yastığa gömdüm. Karnımı dizlerim ve ellerim ile sıkıştırıp nefesimi tuttum. Hep bunu yapardım regl dönemlerimde . Araf şaşırmış şekilde kafasını aşağı indirip ne yaptığıma bakıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Psikopat Polis ( Zamansız Gelen)
Chick-LitHayatımız da bazen geri dönmek istediğimiz anlar olur o anlardan sonrasını yaşamamak.. Yaşadığımız her şey bir rastlantı olabilirmi ? Sahi insanın hayatı bir kaç günde değişebilirmi, dünü yarında özlermi insan.. Ben çok özledim dünümü, bugünümü...