Bölüm 7

5.5K 148 1
                                    

Yine dondurma diye tutturmuştum, anneannemin elini bırakıp dondurmacının olduğu tarafa doğru koşuyordum. Rüzgardan olsa gerek üzerimde ki pembe pileli elbisem uçuşuyordu,pembe tokayla tutturulmuş saçlarım koşma hızımın etkisi ile özgürlüğüne kavuşmuştu..

"Hesna yavrum bekle alacağız" anneannemin sözünü dinlemek istesem de yinede dondurmalara taraf koşuyordum.

"Dur kızım bir şey olacak arabalara dikkat et" endişeli sesiyle gözlerimi kamaştıran araba farına bakıyordum.Araba yaklaştıkça sanki benim gücüm azalıyordu kaçamıyordum.

"Hesna, Hesna kızım" anneannemin sesi gittikçe yabancılaşıyor, sesinin tınısı başka bir insan sesine dönüşüyordu.

"uyanıyor sanırım Hesna iyimisin?" gözlerimi araladığım da anneannemi görmeyi beklesem de görememiştim. Demek ki sadece bir rüyaydı, etrafıma baktığımda bilincimi yitirmiş gibiydim her şey anlamsızdı şuan bana.. Yanı başımda duran adam ve kadına baktım, kadının yüzünü hatırlasam da adamı çıkaramamıştım.

Şimdi her şey daha netti uyanmamın ardından bir saat geçtiğinde  taşlar yerine oturmaya başlamıştı.Adımı seslenen ve yanı başımda olan kadın Sedef'ti ama hala adamı tanımıyordum. Ela gözleri kısılmış bana bakıyordu boyu ne çok uzun sayılırdı nede çok kısa, üzerinde takım elbise vardı yine burada ne dönüyordu acaba..

"kendini nasıl hissediyorsun Hesna? sırtımda ki eliyle geri çekilmiştim, bana dokunmasını istemiyordum.

"ben seninle ilgilenen doktorum adım Alper korkmana gerek yok" doktorda olsa korkuyordum, sonuçta bana bunu yapan bir polisti.. Cevap vermedim buradan gitmek istiyordum ama vücudumda çok şiddetli ağrılar vardı, doğrulmaya çalıştıkça canım acıyor geri uzanıyordum. Yanıma Sedef yaklaştığın da yüzüne baktım onun da gözlerinin altı çökmüştü, yorgun gözüküyordu neden böyleydi ki son gördüğümde gayet iyi gözüküyordu. Kolumda ki saate bakma gereği duyduğumda neden yorgun olduğunu anlamıştım, akşam olmuştu ne yani dün geceden bu yana uyuyormuydum..

"nasılsın Hesna konuşur musun lütfen merak ediyoruz" Sedef'in bu söylediği samimi gelmişti.

"iyiyim" sadece bu kadarı çıkmıştı ağzımdan. Ne diyebilirdim ki? nasıl canımın acıdığını nasıl kırıldığımı, nasıl gücendiğimi anlatamazdım zaten. Dediklerimden tatmin olmadıkları belliydi,ama şuan kimseyi bir şeylere inandırma çabam yoktu zaten kendime zar zor gelmiştim.

"midene aldığın darbeler yüzünden bir iki gün iştah kaybın olacak endişelenme, mide ağrıların için ağrı kesici yazdım elinde olacak, ha birde yüzüne aldığın darbelerin  izlerini tabi ki taşıyorsun ama zamanla geçecek elimden geleni yapacağım"  doktorun söyledikleri ne kadar da anlamsızdı, evet ağrılarım zaten vardı elbet geçecekti, peki kalbimde açılan derin yaralar nasıl iyileşecekti ? işte buna kimsenin bir ilacı yoktu..


Onun olduğunu tahmin ettiğim yatakta yatıyordum. Yatmaktan sıkılmıştım fakat, beni en çok zorlayan yer midemdi ve hareketlerimi sınırlıyordu.Sessiz odaya dolan ayak sesleri ile duvara taraf dönük olan başımı seslerin geldiği yöne  çevirmiştim. Kapının kenarında gördüğüm tek yüz diğer yüzleri anında silikleştirmişti. Bu oydu en son hatırladığım kadarı ile kriz geçirmişti, beni o hale soktuktan sonra layığını bulmuştu. Onu görmem ile kafamdan aşağı sanki kaynar sular dökülmüştü, o garip korku yine tüm hücrelerimde toplanmıştı. Adımları yaklaşırken yüzünde yine bir ifade barındırmıyordu. "Duygusuz" dedim içimden ne kadar duygusuzdu, karşısındaki insanı ne hale getirmişti hala daha pişmanlık da dahil hiçbir duygu göremiyordum, ne gözlerinde ne mimiklerinde..

Psikopat Polis ( Zamansız Gelen)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin