Uğurböcüğüm

36.Bölüm

    Mehmet babam okuduklarından sonra hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı.  Ben hayatımda bu kadar içten ağlayan bir adam daha görmedim. Demir babasının yanına gidip ona sarıldı. Onunla konuşarak sakinleştirmeye çalıştı.

"Babacığım bak annem bizim için neler yapmış. Daha önce onun benden haberi olsa diye çok istiyordum. Fakat annem o gün geldiğinde gerçekleri öğrense idi. Bu hiç iyi olmazmıştı. Hayatının son günlerini ona zindan edermiştik.  Benim yaşadığımı duyduğu anda tüm hayalleri, sana olan sevgisi ve inandığı her şey bir yalan olacaktı. Ben artık annemin öğrenmediğine üzülmüyorum. Sende üzülme babacığım.  Annem bizim üzüldüğümüzü görüp rahatsız olmasın lütfen. Hadi bize annemle nasıl tanıştığınızı anlat. Bana annemle tanıştığını hiç anlatmadın."

"Aslı gel kızım sende yanımıza otur."

Bende onlarla birlikte Nermin annemin yatağına oturdum. Nermin annem bizim bu halimizi görüp çok mutlu oluyordur. Mehmet babam anlatmaya başlamadan önce gülümsedi. 

"Çocuklar annenizle tanışmam çok güzeldi. Ben Hakan'ı görmek ve öğle yemeğine götürmek için hızlı bir şekilde holdinge geldim. Çoğu çalışan yemeğe gitmişti. Sporcuyum ya asansöre binmedim koşarak çıktım merdivenleri. Hakan'ın odasının bulunduğunu kata geldiğimde. Merdivenden hızla döndüm.  Karşımda gözlerini kapatmış olamaz şimdi ezileceğim diyen biri vardı. Kısa boylu zayıf dünya tatlısı biri. Ben onun hareketine gülmeye başladım. Ona çarpacağımı düşünüp çok korkmuştu. Benim gülmemle gözlerini açtı. Sen neredeyse beni ezecektin birde gölüyor musun?  O konuşmaya başladı bense hayran hayran onu seyretmeye. Hayatımda gördüğüm en güzel kızdı. Ben spor salonunda çalışırken kızlar etrafımda pervane olurlar. Bense bundan memnun olduğum için sesimi çıkarmazdım. İlk defa bu kadar güzelini gördüm. Ben ona seni neden ezeceğimi düşündün diye sordum. Oda bilmem seni tam göremedim bile çok hızlı geldin. Bende beni ezeceğini sandım dedi. Neden o şekilde düşündüğünün oda farkında değildi. Gülmeye başladı. O gülmeye başlayınca sanki benim hayatıma güneş doğmuştu. O kadar tatlı bir gülüş daha önce görmemiştim. Hakan'ın nerede olduğunu sordum. Toplantısı vardı erken çıktı.  Ne zaman geleceği belli olmaz belkide bugün hiç gelmez bekleme dedi. Bende ona adını sordum  Nermin dedi. Bende adımı söyleyip onu yemeğe davet ettim. Onunla konuşmak vakit geçirmek çok hoşuma gitti. Nermin tabiki kabul etmedi. Sizi tanımıyorum bu doğru olmaz dedi. Ben her zaman geliyorum beni daha önce görmedin mi? Hakan'ı sık sık ziyaret ederim dedim. Hem seni bu kadar korkuttum birde oyaladım bak saatin azalıyor.  Bence güzel bir yemeği ikimizde hak ediyoruz. Fazla uzağa gitmeyiz. Hem bir yemekten ne olabilir ki? Hadi ama bak seni beklerken ben açlıktan ölmek istemiyorum.  Peki gidelim o halde dedi. Yalnız hesabı ödeyemem kusura bakma. Maaşımı almama iki gün var. Bende  ise iki gün bizi idare edecek kadar para var. Yanlış anlama fakat bunu daha sonra söyleyip seni zor durumda bırakmak istemem. Ben hallederim sen yeterki gel dedim. Yemek boyunca çok eğlendik. Yetimhanede büyüdüğünü söyledi.  Zehra'dan bahsetti. Hakan her zaman bana benim çalışanlarımla aşk yaşamanı istemiyorum derdi. O yüzden Hakan'dan gizli gizli her akşam ve öğle yemeği saatinde onunla buluştuğumu sakladım.  İlk başta diğer kızlar gibi paraya düşkün olduğunu sandım.  Fakat her geçen gün onu tanıdıkça onun farklı olduğunu anladım. Paraya hiç değer vermeyen sadece beni mutlu etmeye çalışan küçük bir kızdı.  Ona hep küçüğüm diye seslenirdim. Önceleri kızdı neden benimle dalga geçiyorsun? Dalga geçmiyorum küçüğüm ben senin bu haline bayılıyorum dedim. Peki o halde bana küçüğüm diyebilirsin dedi. İlk aylar çok güzel geçti. Bir gün Nermin bana doktora gitmesi gerektiğini söyledi.  Ona birşey olmasından korktum. Hemen doktora birlikte gittik. Doktor bünyesinin zayıf olduğunu kendisine ve bebeğine iyi bakılması gerektiğini söyledi.  O günden sonra her şey değişti. Anneme Nermin'in hamileliğini söyledim. Tabiki karşı çıktı. Sonrasını biliyorsunuz zaten.  Nermin'im ile geçirdiğim rüya gibi bir kaç ay. Onu ne kadar çok özlediğimi tahmin bile edemezsiniz.  Siz sevginize ve birbirinize sahip çıkın çocuklar.  Son pişmanlık fayda etmiyor.  Şimdi dünyanın servetini veririm Nermin'im ile geçireceğim tek bir güne.  Hadi siz beni biraz Nermin'imin anıları ile yalnız bırakın.  Merak etmeyin ben iyiyim sadece onun kokusu ve anıları ile vakit geçirmek istiyorum."

"Tamam babacığım birşeye ihtiyacın olursa beni ararsın. Aslı hadi Nazlı ve Doruk'u bir kaç gündür ihmal ettik gidip onların mutluluklarına ortak olalım. Bakalım nasıl gidiyor evlilik hazırlıkları. Yardımcı olmamız gerekiyor."

Nazlı ve Doruk nişan hazırlıkları yapıyorlarmış. Bizde yanlarına  gidip onlara yardım ettik. Sonra bir kafeye otutduk. Biz yaşadıklarımızı hemen anlatmak istemedik. Önce onlar neler yapacaklarını anlattılar.  Sonra biz yaşadıklarımızı anlattık. İkiside hem çok sevindi hemde çok üzüldü.  Biz böyle gerçekten güzel bir takım olduk. Yeni kocaman bir aile ve gerçek dostluklar. İnsan hayattan başka ne ister ki? Bu dünyada sevgiden daha değerli ne olabilir ki? Ben artık çok zengin bir kızım çünkü etrafımda beni gerçekten seven insanlar var.