İşte beklediğiniz hesaplaşma geldi.Bol bol vote yorum bekliyorum.Nese siz bölüme geçin. İyi okumalar.
Takipte kalın*❤❤❤
Bu arada bölümü şimdilik kısa tuttum.Azıcık meraklanın gfjkhgMışıl mışıl uyuduğum yatağımdan Eylül'ün sesi ile uyandım.
"Millet kahvaltı hazır artık uyanın.." Eylül'ün sesi tam bir işkence gibi geliyordu.
Hiç istemesem de yatağımdan kalktım.Yerde duran panduflarımı ayağıma geçirdim ve lavaboya gitmek için artık hareketteydim.
Kapıyı açtım.Önümde vücudunun yarısı çıplak baklavalı bir taş..
Baklavalarını sayıyordum."1"
"2"
"3"
"4"
"5"
"6""Bugün beni o çok sevdiğin Demir'in yanına götürüyorsun"dedi Kağan.
Sonunda baklavalarından gözümü aldım ve kafamı yavaş bir şekilde yukarı doğru kaldırmaya başladım.
"Tamam" dedim.Omzuna çarparak lavaboya gittim.Rahatlamıştım buz gibi suyun tenime çarpması ile uykum tamamen açılmıştı.
Merdivenlerden aşağı indim ve kahvaltı masasına oturdum.'Hayırdır bugün çok mutlusun"diyen Eylül'e
"Evet bugün kimse moralimi bozamaz."dedim.Kendimden çok emindim.Nedenini bende bilmiyordum ama bugün cidden moralimi kimse bozamazdı.
Kağan bey de buyurmuştu masaya. Allah kahretsin tişörtü üstünde.
Karnım öyle bir gurulduyordu ki Aksel'in gelmesini beklemeden hemen yemeğe başlayacaktım ki Kağan kolumdan tuttu ve
"Aksel'in gelmesini bekle"dedi.
"Kağan Bey emredersiniz zaten hiç istekleriniz bitmedi bugün" dememle Aksel geldi.
Sonunda yemeye başladık. Pür dikkat Kağan'a bakıyordum." Kağan"
"Ne, ne oldu?" demesiyle kaş göz işaretlerine başlamıştım.
"Ha" dedi sonunda.
'Biz bugün Dolunayla biraz gezeceğiz millet"dedi tekrardan sözüne devam ederek.
"Hatta şimdi çıkıyoruz bile"dedim ve Kağan'ı çekiştirmeye başladım.
"Tamam Dolunay çekiştirmekten vazgeç"dedi Kağan.
Kapıya doğru yürüdük.Kapıyı açmam ile rüzgarın suratıma vurması bir oldu.
"Hadi Dolunay yürü"dedi gıcık.Bir izin verse sanki kaçıyoruz.
"Tamam zaten uzun değil yolumuz"dedim.Çok merak ediyordum neler döndüğünü.
Yarım saat sonra"İşte geldik"dedim.Koşa koşa Demir'in yanına gidecektim ki
"Bekle Dolunay"dedi Kağan.
Kapıyı çaldık.Kapıyı açan Demir
"Dolunay ne işin var burada" dedi.Sanki gelemezdim ya.
Sana bir misafir getirdim Demir diyerek Kağan'ı içeri davet ettim.
Evde sadece üçümüz vardık.Demir Kağan'ı görünce"Hoş geldin evime katil"dedi.
Katil ne alaka ya diyordum içimden.Yoksa Kağan'ın lakabı falan mıydı?
Kağan"Dolunay'dan uzak dur ona da yaşatma önce ki olanları"dedi.Bu cümlesinden hiç bir bok anlamamıştım.
"Biri bana da anlatabilir mi lütfen?"dedim.
Demir
"Büyük bir zevkle"diyerek anlatmaya hazırlanıyordu.
Demir ve Kağan göz göze geldikten sonra Demir söze başladı.
"Bak Dolunay Kağan benim çok yakın arkadaşım kardeşim'idi.Bundan iki sene önce bir kıza aşık oldu Kağan.Nasıl oldu bilmiyorum ama kızı gördüğüm andan beri bende bir şeyler hissediyordum.Bunu Kağan'a söyledim.Çünkü kız ile birlikteydi.Sinirlendi ve nereden çıktığını anlamadan bir silah uzattı bana doğru.Tam tetiğe basacaktı ölmeye adeta..Kız önüme geçti ve tam göğsüne bir mermi yedi.Orada öldü.Yetiştiremedik hastaneye..İşte şimdi hesaplaşma zamanı Kağan' dedi.
Kağan'a baktım.Tam gözlerinin içine.Gözleri hala o kızı unutamadığını söylüyordu.Ve ben ona deli gibi aşıkken..
Yanına gittim ve"Doğru mu Kağan"dedim.Yine ağlayacaktım yine ve yine.Bu huyumdan nefret ediyordum her şeye ağlamaktan bıkmıştım.
"Dolunay üzgünüm ama doğru"dedi.
Şok geçiriyordum neredeyse.Koşa koşa çıktım oradan.Artık her şeyin farkındaydım. Peşimden Kağan geldi."Ben,ben seni seviyorum Dolunay ilk defa bu kadar mutluyum ama senin yanında.Sen yoksan bende yokum anla bunu"dedi.
"Artık Dolunay diye birisi yok Kağan..Artık yokum bunu o beynine sok"dedim.Çok sinirliydim.
Suratıma baktı.Ve dudağıma yapıştı.Bırakmak istemiyordum onu...
Çünkü aşk böyle bir şeydi.Onu ittim ve boynuna atladım.İlk aşk,ilk öpüşme,ilk hesaplaşma.Artık tüm siyahlarını öğrenmiştim.
Bir gün mav mavi ben artık siyahın asaletiyle kaplanmış bir Kağan oldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi Sürgün
Gizem / GerilimGenç ve güzel bir kız olan Dolunay'a musallat olan kapşonlunun hikayesi!