-넷-

18K 1.6K 1K
                                    

''Jungkook !!''

Kulağımın dibinde adımı bağıran ve beni sarsan kişi tarafından güzel uykumdan uyandırıldım.Bu kişi kim biliyordum babamdı ve uyanma ile uyuma arası evrede aldığım koku ise babamın içkili olduğunu kanıtlıyordu.Eğer şimdi uyanmazsam başıma bir beal gelebilirdi.Bu yüzden yavaş yavaş gözlerimi açtım.Gördüğüm ilk şey yatmadan önce temizlediğim oyuncak bebeğimdi.Daha sonra kafamı yukarı kaldırarak babama baktım.Evet,içki kokusu geliyordu ama görünüşe göre babam içkiden etkilenmişe benzemiyordu.

''İki saniye içerisinde aşağı geliyorsun !'' Yüzüme bağırıp odadan çıktıktan sonra ilk önce bir ne olduğunu anlamaya çalıştım.Kötü bir şey yapmamıştım dimi ? Kafamı kaldırıp saate baktım.

03.15

Saate baktıktan sonra aklıma babamın dedikleri geldi.İstemiye istemiye yataktan kalkıp odamın kapısına ilerledim.Merdivenlerden inerken endişeliydim.Çünkü her an babamın elinden bir kaza çıkabilirdi.'Ahh..şu anda Jimin'e çok ihtiyacım var'

Aşağı indiğimde babamın salondaki koltukta oturduğunu ve karşısındaki televizyondan bir şeyler izlediğini gördüm.Tahminen bir aksiyon filmiydi.

Yanına geldiğimde koltuğa oturmadım,koltuğun kenarında ayakta beklemeye başladım.Beş altı dakika öyle bekledikten sonra babam konuşmaya başladı.

''Bugün ben davetteyken okulunuzdan bir öğretmen aradı beni kimya öğretmenimiymiş neymiş.'' Seslice yutkundum.Pis kadın hemen yetiştirmişti.

''Bana yazılından 99 aldığını söyledi.O an şok oldum Jungkook ve düşündüm neden 100 değil diye.Sonra aklıma geldi.Yazılıdan 99 aldın çünkü yeterince çalışmadın ! Sana kaç kere derslerine düzgün çalış dicem Jeon Jungkook !! '' Sakin başlayan konuşması sesini yükseltmesi ile son buldu.Yanlış anlaşılma vardı ve kendimi savunmalıydım.

''Baba gerçekten benim kağıdım 100'lük bir kağıttı ama kimya öğretmeni benden nefret ediyor bu yüzden notumu bilerek kı-'' Cümlem yanağıma değen ve ortamı inleten el yüzünden yarıda kalmıştı.Kafam sağa dönmüş bir halde yere bakıyordum.

''Sakın bir daha kendi suçunu başkalarının üzerine atma Jungkook ! Bu yalana girer bunu biliyorsun değil mi ? Ayrıca sen yalan söyleyince sana ne yapabileceğimi de umarım tahmin ediyorsundur ? '' Cevap bekleyen sesi karşısında kafamı olumlu anlamda salladım.

''Aferin şimdi yukarı çık ve bir iki test çöz ! '' Yavaş yavaş geri merdivenlere doğru giderken gözyaşlarımı tutmak için kendimi paralıyordum resmen.Merdivenin ilk basamağında babamın sesi ile yerimde durdum.

''Jeon soyadını kirletiyorsun resmen.'' İşte bu son darbeydi.Koşarak odama çıktım ve arkamdan kapıyı kapatıp kafamı kapıya yasladım.Daha ben ne zaman olduğunu anlamadan gözyaşlarım bir bir dökülmeye başlamıştı bile.

Babamın bana vurmasına değil o son söylediği söze ağlıyordum.Zaten bu babamın bana ilk vurması falan da değildi.

'Jeon soyadını kirletiyorsun..'

'Jeon soyadı..'

'Jeon..'

Gerçekten bazen düşünüyordum.Eğer o trafik kazasında annem yerine ben ölseydim belki babam daha mutlu olurdu,ben daha mutlu olurdum ve beklide 'Jeon' soyadını kirletmezdim.

Ama bir yandan da 'Jeon' soyadını kirletmediğimi düşünüyordum.Çünkü kürletecek bir yapmamıştım.Babam annemin ölümünden beni sorumlu tutmuştu ve ben de onu mutlu etmek için çok çalışmıştım.Belki benle gurur duyar diye ama boşunaymış.Şu zamana kadar bir kez bile bana karnem çok iyi diye ya da her zaman okul birincisiyim diye beni kutlamak için hediye almadı,sarılmadı..hatta onu bile geçtim bana içimi ısıtacak bir gülümseme bile sunmadı.Gerçekten bazen kendimi öldürmek istemiyorum değil ama arkamda sadece babam gibi beni sevmeyen insanlar yokru.Jimin,Bayan Park,Bay Park..olar vardı.Eğer öyle bir şey yaparsam Jimin'i üzmüş olacaktım ve onun bana yaptığı onca şeyden sonra onu üzmeye hakkım yoktu.

Burnumu çekip biraz önce mışıl mışıl uyuduğum yatağa baktım.Şu anda çok uyumak istiyordum ama babamın odaya gelip bana kızmasından da korkuyordum.Daha sonra dikkatimi bir şey çekti.Emin olmak için gözlerimdeki yaşları sildim ve burnu tekrar çekip yatağa doğru baktım.

V-yani oyuncak bebek- babam gelip beni kaldırdığında kafası sağa dönüktü şimdi ise kafası sola dünmüş ve dosdoğru bana bakıyordu.İlk önce ne olduğunu anlamasam da daha sonra herhalde yataktan kalkarken hafif uyku sersemliği ile ona vurmuştum.Kendi düşüncemi doğrularken V'yi tekrar aynı pozisyona getirmek için yanına doğru ilerledim.Anlaşılan bana bu gece korkudan uyku yoktu en azından o rahat uyusun.

Yanına geldiğimde onu tekrar sağ tarafı döndürmek için hafif havaya kaldırdım ve o sırada üzerinden yatağımın üzerine demirden,parlak bir şey düştü.V'yi geri bırakıp yatağa düşen şeyi elime aldım.Işık çok az olduğu için dikkatli bir şekilde elimdeki şeyi inceledim ve anahtar olduğu kanıtına vardım.İlk başta umursamıcakken daha sonra aklıma babamın odamın anahtarını aldığı aklıma geldi ve ondan sonra ise az önce beni kaldırırken üzerime eğildiği aklıma geldi.

Hemen kapıya doğru koştum ve anahtarı yavaş bir şekilde anahtar deliğine soktum.Şansın varsa bugün raht uyuma ihtimalim vardı.Aşağıya ses gitmesin diye çok yavaş bir şekilde anahtarı çevirdim.Resmen heyecandan ellerim titriyordu.Anahtar bir kere 'tık' ettikten sonra mutlu bir şekilde yerimde zıpladım.Eğer bu anahtarı babama çaktırmadan kullanabilirsem çok iyi olurdu.Özellikle içkili olduğu zamanlar.Kapı sıkışmış falan diye bahane uydurabilirdim ve o farkına bile varmazdı içkili olduğu için.

Yatağıma mutlu bir şekilde giderken yatağımdaki az önce bana dolaylı yoldan anahtarı veren V'yi gördüm.Yatağa girmeden önce onu havaya kaldırıp sarıldım.

''Kesinlikle bu senin şansındı.Çok ama çok teşekkür ederim V.'' Kafamı sarıldığım için boynuna koyduğum yerden ayırdım ve yüzüne bakarak konuşmaya başladım.

''Bundan sonra sen benim şanslı oyuncağımsın.'' Kendi dediklerime sırıtıp V'yi yanağından öptüm ve yatağımda eski yerine koyarak ben de yanındaki yerime geçtim.

Kendimi uyanmadan önceki gibi uykunun kollarına bırakırken yanımdaki V'ye daha sıkı sarıldım.

Doll | vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin