-열 여섯-

11.1K 1K 528
                                    

Uzun bir aradan sonra yeni bir bölüm.Aslında pek uzun da değil ama olsun ejlfkjfdo

Bu sırada medyadaki Jungkook ile bir iki saniye aşk yaşadım.Jungkook biaslı olanlara şimdiden özür dlrim. -_-

--------------------------------------

Karşımdaki sınav sonuçlarına hala hiçbir şey yapmadan bakarken Jimin ile konuşmamı yaklaşık bir iki dakika önce bitirmiştim.Karşımda gördüğüm sonuç ile aklıma şimdiden kötü sahneler dolmaya başlamıştı.Umarım bu notlar ebeveynlerimize bildirilmiyordur.Yoksa babam ile iyi bir şey yaşayacağımı hiç sanmıyordum.

Sonunda kendime gelince karşımdaki bilgisayarı kapattım ve umutsuz bir şekilde yatağıma doğru ilerledim.İlk defa bir sınavda okul birinciliğim ikinciliğe düşmüşte ama en fazla ne olurdu ki ? Belki de hiçbir şey demez sadece birazcık bağırırdı.Yatağımın yanında bulunun V'yi elime aldım.Nedense kötü zamanlarımda bu bebek bana iyi geliyordu o yüzden ona sıkıca sarıldım.En azından yanımda bana kendimi iyi hissettirecek biri vardı.

*

*

*

*

*

"Jungkook !!" Aşağıdan gelen ses ile gözlerimi açıp yerimde doğruldum.

"Jeon Jungkook !" Daha sonra ne olduğunu anladığımda hemen kapıma doğru ilerleyerek kapımı kilitledim.Babamın yaklaşan ayak seslerini duyarken odama bulunun sandalyeyi de kapıya tutturarak yatağın üzerinde duran V'yi alıp masamın altına saklandım.Kucağımdaki V'ye sarılırken karanlıktan beni görmemesini umuyordum.

Kapım zorlanmaya başlayınca olduğum yerde daha da büzüşerek gözlerimi kapadım.Dışarıdan babamın bağırışlarını duyabiliyordum şansım yaver giderse belki kapıyı kıramaz ve uzaklaşırdı.Ama her zamanki gibi şans bana götünü dönmüştü resmen.

Kırılan kapım ile ayaklarımı kendime daha çok çekip kendimi V'ye daha da yakınlaştırdım.Babam ilk önce sinirli bir şekilde içeri gelip ilk önce yatağımın olduğu tarafa bakmıştı.Beni görmeyip gitme olasılığı çok yüksekti aslında.Bu düşünce ile yüzümde az da olsa bir umut oluşurken fark etmeden kafamı hafif bir şekilde kaldırmıştım ve bu kaldırma sonucunda kafam masaya çarpmıştı.Ne kadar çok sesli bir şekilde çarpmış olmasam da içimde bulunduğumu sessizlikte bu ses yankılanmıştı.Adımlarımı saklandığım yere çevirince benim yüzüm şimdiden birazdan yapıcak olacağı şeyler yüzünden buruşmuştu.

İlk önce ayaklarımı çekmeye çalışsa da ayaklarım ile etrafa saçma sapan tekmeler atarak bunu engellemiştim.Ama birazcık da olsa aşağı doğru kaymıştım.Ona doğru kaymam ile elimdeki V de ona doğru kaymıştı.

O,V'nin oyuncak ayağından tutmuş kendine doğru çekmeye doğru çalışırken ben ise tam tersi olarak V'yi kendime çekmeye çalışıyordum.En sonunda babamın çekmesiyle ellerim V'den çekilmiş ve birazcık olsa da kafam masanın altından gözükmüş.Babam ilk önce elindeki V'ye bakmış daha sonra bana dönerek konuşmaya başlamıştı.

"Derslerine çalışmayı bırakıp 3 yaşındaki çocuklar gibi oyuncaklarla mı oynuyorsun ha !!!" Bunu demesiyle elindeki V'yi sert bir şekilde yere doğru fırlatmıştı.V'nin kırılabilecek bir malzemeden yapılması sonucu mantık olarak kırılmıştı.Etrafa da onun kırılmasının etkisiyle, bazıları küçük bazıları büyük, keskin parçalar dağılmıştı.

Ben hala V'nin kırılmasının etkisindeyken babam masanın altından azıcık çıkan kafamın üzerindeki saçları tutup beni odamın ortasına sürüklemeye başlamıştı.Sürüklemenin etkisiyle yerde buluna bazı parçalar bana batmış bazıları ise vücudumu çizikler ile süslemişti.Vücuduma gelen acı dalgası ile gözlerim sulanmaya başlamıştı bile.

Beni odamın ortasında yere bıraktıktan sonra kafamı kaldırıp ona bakmaya başlamıştım.Üzerinde olan göleğin kollarını katlayarak bana ilerliyordu.

"Demek sen derslerine çalışmayıp böyle çocuklar işler peşindeymişsin.Sana bir ders vermek lazım DİMİ !"

Aniden bağırıp üzerime çullanmasıyla kaçacak zamanım dahi olmamıştı.Tek yaptığım elimden geldiği kadarıyla kendimi korumaktı.Saatlerce süren yumruk ve tekmelerden sonra elimi kaldıracak dahi halim yoktu ama babam sanki bu işe yeni başlamış gibi hiç yorulmadan bana vurmaya devam ediyordu.Bir süre sonra vücudumu vurulmadığımı hissetmiştim.O zamandan beri ağlayamıyordum bile.Şu anda yüzümün ve vücudumun ne halde olduğunu düşünmek bile istemiyorum.

Göz kapaklarımı yavaş bir şekilde açmam sonucunda babamın elinde kemer ile bana doğru yaklaştığını gördüm.Gözlerimi korku ile açıp geri geri gitmeye başladım.Bunu çekecek ne yapmıştım ki ! Sadece bir sınavda ikinci olmuştum ! Bunda kötü olan ne vardı ki ?!

Benim geri geri kaçma üzerine o tek eliyle beni tutarak hareket etmemi sağlamıştı.Üzerimdeki tişörtü çıkarmaya çalışırken ona engel olmaya çalışıyordum.Boyun girintimde olan ellerinden bir tanesini ısırdığımda elini geri çekmişti.Tam her şey bitti diyordum ki gözlerini ellerinden benim gözlerimle buluşturduğunda yaptığım şey ile daha fazla sinirlendiğini anlamıştım.Korkum arttığı için göz yaşlarım tekrardan gün yüzüne çıkmıştı.Bir eli ile kafamı kavrayıp daha sonra sert bir şekilde vurmasıyla acı içinde çığlık attım.Gerçekten beni şu anda öldürmek istiyordu.Kafamı dördüncüde sert bir şekilde yere vurmasından sonra gözlerim kaymaya başlamıştı bile.Burada kan kaybından ölmeyi düşünüyordum.Şu anda öyle bir durumdaydım ki..etrafımda ne olduğunu görmüyordum ama yarım bir şekilde duyabiliyordum.

Mesele şu anda babamın kendi kendine bir şeyler dediği duyabiliyordum,üzerimdeki tişörtün yırtılma sesini de duyabiliyordum ve muhtemelen birazdan vücuduma değecek olan kemerin sesini de duyabilecektim.Gözlerim kapalıyken bile akan göz yaşarlımı engellemeden darbenin gelmesini bekledim.

Daha sonra bir ses duydum.İlk başta bu sesin kemerden geldiğini sansam da üzerimde hiçbir acı hissetmemem bu sesin kemerden gelmediğinin kanıtıydı.

Ondan sonra merdivenleri hızla çıkan ayak sesleri duymaya başladım.Gözlerimi açıp kim olduğuna bakmak çok istiyordum ama bunu yapabilecek gücü kendimde göremiyordum.Bir süre kulağıma hiçbir ses gelmeyince bayıldığımı düşünüyordum ki vücuduma değen sıcak kollar ile bayılmadığımı anladım.Eğer bayılsaydım şu anda bana sarılan kişinin kokusunu nasıl alabilirdim ki ?

Yanımdaki kişinin bana bir şeyler dediğini duyabiliyordum ama kulaklarım tıkanmış gibiydi ve her şeyi boğuk bir şekilde duyuyordum.Gözlerimi açmadan ağır bir şekilde yanımdaki bedene daha çok yaklaşarak kokusunun burnumu doldurmasına izin verdim.

Doll | vkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin