Doll | vkook

-아홉-

Üçümüzde hiçbir şey yapmadan birbirimize bakıyo- Pardon.Üçümüz mü dedim? Sadece Jimin ile ben birbirimize bakıyorduk.Taehyung,Jimin'in dediğinden sonra hiçbir şey demeyip uzanmaya kaldığı yerden devam etmişti.Jimin en sonunda dayanamayıp beni kolumdan tutup ayağa kaldırdı.Ama bilmiyordu ki tuttuğu kolum bugün sabah kapıda sıkıştırdığım kolumdu.Ağzımdan istemsizce çıkan acı dolu bir inleme ile Taehyung Jimin geldiğinden beri ilk defa bizim olduğumuz tarafa bakmıştı.Gözleri ikimizden benim morarmış koluma doğru kaydığında gözlerini irileştirip hızla yerinden doğruldu.O kadar hızlı doğrulmuştu ki Jimin bir iki adım geriye gitmişti.Tabi o benim kolumu tuttuğundan beni de kendi ile birlikte geriye çekmişti.Kolumun tekrar acıması üzerine ağzımdan tıslamaya benzer bir ses çıkardım.

Taehyung yanıma gelince kolumu Jimin'in ellerinden kurtarım kendi elleri arasına almıştı.Yavaş bir şekilde kolumu inceliyordu.

"Koluna ne oldu ?"

"Kapıya sıkıştırdım." Sessim Taehyung'ın sesi aksine o kadar kısık çıkmıştı ki şu anda teneffüste olsaydık eminim ikisi de beni duyamazdı.Tanıştığımız andan beri Taehyung'ı ilk defa gülmeden ve ciddi görüyordum ve kabul etmek gerekirse bu hali gerçekten çok havalıydı.

"İlgilendiğin için teşekkürler ama şimdi izninle (!) Jungkook ile beraber revire gitmeliyiz." Arkamdan gelen Jimin'in sesi ile kendime gelip kolumu Taehyung'ın elleri arasından çektim.Jimin diğer kolumu hızla çekip beni çalıların arasından çıkarmıştı.Çıkarken kafamı döndürüp Taehyung'a baktım tekrar eski gülümsemesi ile bana el sallıyordu.Olabildiğince hızlı bir şekilde ben de ona el sallamaya benzer bir şey yaptım.Daha sonra ise revirde başıma gelecekleri düşünerek Jimin'in beni sürüklemesine izin verdim.

*

*

*

*

Revirdeki görevli kadın elime jelatin kıvamında bir krem sürüp elimi sardıktan sonra dışarı çıkmıştı.O zamandan beri ben kafamı eğmiş elime,Jimin ise bu süre boyunca bana bakmıştı.Bana kızacağını biliyordum bu yüzden sessiz kalmaya devam ettim.

"Tamam sakin olacağım." Derin bir nefes alıp gözlerini kapattı ve nefesini yavaş bir şekilde geri verip gözlerini açtı.

"İlk önce o çocuk kim ?"

"Taehyung." Cevabım çok kısa ve netti.Ama benim cevabımdan sonra sinirlenmeye başlıyo gibi gözükmeye başlamıştı.

"İsmini sormadım Jungkook,kim dedim !? Nerden tanışıyorsunuz !? Nasıl arkadaş oldunuz ? En önemlisi bu okulda mı okuyor !?" Gittikçe yükselen sesi ile kafamı daha da aşağı indirebilirmiş gibi eğmeye devam ettim.Son sorusundan sonra kafamı olumsuz anlamda salladım.

"Jungkook ?" Daha iyi çıkan sesi ile kafamı kaldırıp Jimin'e baktım.Daha da sakinleşmiş gözüküyordu.

"Bana olayı baştan anlatır mısın ?"

"Anlatacak bir şey yok ki."

"Nasıl yok ha !? Nasıl yok !? Neden o zaman bugün birlikte orada yatıyordunuz !? (Y/N : yatıyordunuz kjefkrf) Jungkook bak seni korumak istediğimi biliyorsun dimi ? Lütfen bana nasıl tanıştığınızı anlatır mısın hı ?" Benim farkında olmadan gözlerimden akan yaşarlı silip sordu.

"Aslında biz tanışmadık.Sen bana o gün kantinden bir şeyler almaya gittiğinde demiştin ya 'Kime el sallıyorsun?' diye.İşte o zaman onu gördüm.Bana uzaktan el sallayınca beni tanıyor olabileceğini sanıp ben de ona el salladım.Daha sonra sen basketbol seçmelerine kaldığında onu kapımın önünde gördüm.Okulda unuttuğum biyoloji defterimi bana getirmeye gelmişti.Ondan sonra da ben markete yiyecek bir şeyler almaya gittiğimde aldığım şeylerin parasını ödedikten sonra kapıda ona rastladım.Teşekkür etmek amaçlı aldığım çikolatayı ona verdim ve adını öğrendim.Bu sırada ismi Taehyung.Bugün de onu ben dersteyken bahçede otururken gördüm ve yanına gitmek istedim.Yanına gitmek için dersten dışarı çıktı-''

"Bir dakika sen az önce 'Dersten dışarı çıktım.' Mı dedin ? Yoksa ben mi yanlış duydum ?"

"Hayır yanlış duymadın."

"Vayy canına sonunda seni derslerinden alı koyabilecek birini bulduk.Tamam,devamı anlatmana gerek yok onla sevgili olabilirsin.İzin veriyorum." Duyduklarım ile gözlerimi kocaman açıp Jimin'e baktım.Sinirlenip koluna,sağlam kolumla bir tane geçirdim.Ne kadar utanç verici bir arkadaşım var.

"Ne sevgili olmasından bahsediyorsun Jimin ! Sadece onla konuşuyoruz işte."

"Neyse neyse anladım ben.Sen devam et."

"Sonra bir şey olmadı zaten.İşte onu aradım falan sonra dalların arasında gördüm.Sonra da sen geldin zaten.Bu sırada daha önce söylemiştim ama unutmuşsan söyleyeyim.Burada okumuyormuş"

"O zaman nasıl içeri girmiş ?" Jimin'in soru ile ilk defa o zaman aklıma geldi.Bizim güvenlik görevlimiz okula bizim dışımızda asla ama asla kimseyi almazdı.Omuzlarımı bilmiyorum anlamında kaldırdım.

"Bu sırada Jimin.Sana da Taehyung ismi çok tanıdık gelmiyor mu ? Bana çok tanıdık geliyor çünkü."

"Yoksa rüyalarını süsleyen adam olabilir mi~~??" Pis bir sırıtışla beni cevapladığında yanaklarımın kızarmaya başladığını ve sinirlenmeye başladığımı hissedebiliyordum.

"Jimin.Zorlama istersen."

"Tamam tamam.Bir şey demedik.Bilmiyorum bana tanıdık gelmedi.Belki başka bir isim ile karıştırıyorsundur." Böyle bir şeyin mümkün olabileceğini düşünüp ona kafam ile onay verdim.

"Neyse bu sorunumuz da bittiğine göre artık gidebiliriz~~" İşte bizim aramızdaki ilişki buydu.Bir an kavga edip sonra işi şakaya verip unutabiliyorduk.

Gülümseyip arkasından arkaya çıktım ve Jimin'i takip ettim.Okulun koridorlarından geçerken solumdaki pencerelerden Taehyung'ı görme ihtimali ile dışarı bakıyordum.Ama hiçbir yere gözükmüyordu.Herhalde Jimin beni çekip götürdükten sonra o da gitmiş olmalıydı.Eğer bir daha onu görürsem ondan özür dilemeliydim.Ne kadar yakın olmasak da orada onu öylece bırakarak gitmem doğru bir davranış değildi.

"Ama bence yine de onla sevgili olma ihtimalini düşünmeni öneririm.Yani yakışıklı çocuk,çabuk kapılır." Aklımdaki düşünceler Jimin'in dediği ile anında uçarken dediği şeye mi sinirlensem yoksa sonda bana pisçe göz kırpmasına mı sinirlensem bilemiyordum.Derin bir nefes alıp konuştum.

"Jimin hala bir kolum sağlam.Haberin olsun !"Dişlerimi sıkarak konuşurken.Sanırım korkutucu yüzümü göstermeye başlamıştım ki Jimin'in yüzündeki pis sırıtma yok olmuştu.

"Tamam o zaman gidip bir bakim,bakalım ben kantindeymiş miyim ?" Aptalca söylediği şeye gülmek istesem de ifademi bozmayıp ona bakmaya devam ettim.

"Bence de bir bakmalısın."

Daha sonra hızlıca koşmaya başlamıştı.Jimin gözden kaybolunca kendimi tutamayıp gülmeye başlamıştım.Gerçekten onun canını acıtabileceğime inanabiliyor muydu ? Onun gücü ile benim gücüm bile karşılaştırılamazdı.Sadece bakışımla bile insanları korkutabiliyordum.

Ahh..aptal Jimin.

-------------------------------------------------

Desteklerinizi bekliyorum A.R.M.Y'ler ^-^