ARAF

Araf: 5.bölüm

      " Parti "

   Telefonu kapatıp amcam ve Lisa'dan parti için onay aldıktan sonra odama çıkıp 30 dakika sonra kapımda olacak Nancy için hazırlanmaya başladım.İçinde rahat edebileceğim kıyafetlerimi seçmeye başladım.Seçimimi siyah kot pantolon,beyaz kazak ve botlarımdan yana kullandım.Topladığım saçlarımı açıp düzgün bir şekil verdikten sonra hazırdım.Bu sırada Nancy'nin arabası çoktan dışarı da beni bekliyordu.Aşağı indiğimde Lisa ve amcam kanepede oturuyorlardı .Kapıya ulaştığımda

" Haily'e göz kulak ol Amber "

amcamın dediğini duydum.Onu kafamla onaylayıp dışarıda ki arabanın açık camından heyecanla gitmek için sabırsızlanan Nancy'i gördüm.

"Kimler eğlenmeye hazır bakalım "

Roger'ın sorduğu soruya Nancy'nin benden de aynı şekilde beklediği cevap geçikmeden geldi.

"Bu gece tek yapacağımız şey eğlenmek !! "

Partinin olacağı yere yaklaştıkça müzik sesi artıyordu.

" Daha çok erken olmasına rağmen çok kalabalık. Steve bunu gerçekten başarmış "

Steve anladığım kadarıyla partiyi düzenleyen kişiydi.Steve'in evi üç katlı bahçesinde elinde kırmızı bardaklarla kendilerini alkole boğan gençlerden ibaret olan bir yerdi.Nancy ve Roger önümden geçip kalabalığın içinde kaybolurken ben çoktan böyle bir yere geldiğim için pişman olmuştum.Bu gerçekten aptalca bir fikirdi.
Karnımdan aşağı doğru kayan soğuk sıvı ile irkildim.Bakışlarımı üzerime indirdiğimde önümde bana boş boş bakan çocuğu ve beyaz kazağımda ki kırmızı lekeyi daha yeni fark etmiştim.Bir bu eksikti,ne kadar elleriyle silmeye çalışsa da geçmeyeceğine çocuk da farkına vardı.Ardından gelen özürlerden sonra lekeyi yıkamak için mutfağa gitmeyi teklif etti.Yapışık insanların arasından geçip mutfağa ulaştığımda su yardımıyla temizlemeye çalışsam da ıslak kırmızı lekeli bir kazaktan başka bir şey elde edemedim.Buradan tanıdığım biri olmadan çıkamazdım.Kalabalığın arasında Nancy'i yada Haily'i bulma umudu ile etrafa baktım.Birbiri ile öpüşen ,üzerinde hiçbir şey olmadan masanın üzerinde dans edenler,içki ile oynanan saçma oyunları oynayanlardan başka hiçbir şey yoktu.Nancy'nin bahçe de olmadığını bildiğime göre üst katlarda aramak zorundaydım.Böyle bir şeye bulaştığım için kendimi tekmelemek istiyordum.Merdivenlerden yukarı çıkıp birkaç kişi dışında boş olan koridorda ilerledim.Bir kapı dışında tüm kapılar kapalıydı.Açık kapıdan baktığımda ise iğrenç bir sevişme sahnesinin ortasında kalakalmıştım.Bunu canlı olarak görmek mi daha kötüydü yoksa beni fark ettiklerinde

" Hey kapıyı kapatsana !! Burada özel bir şey yaşıyoruz "

Demeleri miydi karar veremiyordum.Buradan hemen ve gerekirse yalnız başıma gitmek zorundaydım.Geldiğim merdivenlere döndüğüm de önümü kesen sarhoş sayesinde gidemedim.

" Nereye gidiyorsun ? Neden biraz da benimle kalmıyorsun ? "

Alkol kokan nefesini yüzümde hissettiğim de hissettiğim tek şey tiksintiydi.Daha da ileri gitmeye çalışırcasına üzerime gelmeye başladı.

"Rahat bırak beni !! "

İttirmeye çalışsam da hiçbir etkisi olmadı.

"Emin ol ben seni rahat ettireceğim. "

Daha fazla dayanamıyordum ki üzerimdeki baskısı bir anda kayboldu.Yere kapaklanıp yüzüne yumruklar savuran kişiden korunmak için ellerini siper etse de bayılması hiçbir işe yaramadığının ispatlıyordu. Kendimi zorlayıp duvardan ayırdığımda baygın kişinin bedenini kapatan bedenin kimin olduğunu öğrenebilmiştim.Yine o ydu.

Bir kaç kişi gelip çocuğu yerden kaldırmak için yardım ederken,o beni kolumdan iz kalacağına emin olduğum sıkış ile üst katta çıkan merdivenlere çekti.Odalardan birine girdiğimizde gözüm karanlığa yeni alışıyordu ki kapı kilidinin sesi ile irkildim.Arkama döndüğüm de gitmiş ve beni bu odaya kilitlemişti.

" Beni buraya kitleyemezsin !! Çıkar beni buradan "

Aşağıdan gelen kısık müzik sesinden başka bir şey yoktu.Odanın ışığını açmak için düğmeleri aradım,bulduğumda ise bozuk olması tam bir hayal kırıklığıydı. Hislerimin beni yanıltmadığını buraya bir kez daha gelmemem gerektiğini anladım.Tüm bunlar olup biterken kapıda bir anahtar sesi duyup açılması için önünden çekildim.Dışarıdan odaya giren ışık gözlerimi acıtırken içeri girdikten sonra kapıyı arkasından kapatması buna bir son verdi.

" Bu tişörtü giy, üzerindeki berbat bir durumda "

dedikten sonra tişortü bana verdi.Ben orada durup beklerken

" Ne bekliyorsun ? Giysene !! "

bunları söylerken ciddi miydi .Burada onun önünde soyunmamı mı istemişti gerçekten.

" Arkanı dön o zaman "

bana tuhafmışım gibi bakış atarken dediğimi yaptı.Temiz tişörtü kirli kazağım ile değiştirdim.

" Artık dönebilirsin."

Bana döndüğünde siyah gözleriyle karşılaştım.Sadece baktı.Artık bu bakışmaların sebebi ne öğrenmek zorundaydım.

" Sen kimsin ? "

Bunu gerçekten bilmek istiyordum.Bu soruyu onun da beklemediği belliydi.Bundan artık kaçamayacaktı.Artık değil.

"Neden buraya geldiğimden beri sürekli karşıma çıkıyorsun? Neden aşağıda ki alkoliğin tekinden kurtardın beni ? "

gözyaşlarıma daha fazla hakim olamadım.Bu eve gelip bunları yaşamak ve bu şehre gelmek beni yeterince zorlamıştı.Ama daha fazla bu yabancının karşısında ağlayamazdım.Gözyaşlarımı silerken susma sırası bendeydi.

" Yorumlarınızı bekliyorum "