" Prenses "
" Minik prenses de buradaymış "
Bakışlarımı yere indirirken bana doğru adım atan ayak sesleriyle yerdeki bir yere odaklandım.Kendimi hiç iyi hissetmiyordum.Midemde tuhaf kıpırdanma kendini gösterirken huzursuzca olduğum yerde kıpırdandım.
Yanıma oturup sigarasını bitirirken kafasını bana doğru çevirip baştan aşağı vücudumu süzdü.
" İçeride ki partinin kostümlü balo olduğunu bilmiyordum "
Ne söylediğini algılamaya çalışırken yüzüne baktım.
" Karakterini yansıtmasa da üzerindeki yeni fahişe kostümünü beğendim."
Komik olmadığı halde söylediklerine kahkahalarım ile karşılık verdim.Durmadan ve durmadan .
" Sen sarhoş musun ? "
Biraz olsun konuşabilmek için ciddileşir iken
" Birazcık "
Elimi miktarını göstermeye çabalarcasına salladım.Elimi sıkıca tutan soğuk elleri ile durdurdu.Sessizce o anın keyfini çıkarırken başımı ona doğru çevirdim.Aynısını o da yaparken nefeslerimiz birbirine karıştı.Gözlerimi gözlerinden soğuktan kızarmış burnuna oradan da hiç fark edemediğim zincirlere vurup kimsenin sahip olmasını istemediğim dolgun kırmızı dudaklarına kaydı.Yavaşça öpmek için eğilirken gözlerimi kapadım.Arada milimetreler varken beni onlardan ayıran tek şey boğazıma kadar gelip dışarı çıkmak istercesine bulanan midemdi.
Bir kaç adım ilerleyip içimde ne varsa çıkarırken saçlarımı yüzümden çekip elini sırtıma koydu.Olduğum yerden doğrulurken az önceki kaldırıma tekrar oturmak için yürümeye başladım.Yer ayaklarımın altında kayarken dengemi sağlamaya çalıştım.Kolumdan tutup oturmam için yardım etti.Şimdi biraz daha iyiydim.Derin nefesler alıp kendime gelmeye çalıştım." Seni evine bırakmamı ister misin? pek iyi görünmüyorsun "
Başım delice dönerken ayaklarımın yere bastığına emin olmak için bakarken elimde ki seçenekleri düşündüm.Burada kalıp Nancy'i bulamazdım ,hele ki böyle bir haldeyken.Amcamı arayıp beni geri götürmesini istesem bütün romantik gecelerinin içine etmiş olurdum.
" Eve gidemem çünkü anahtarlarım Nancy 'nin arabasındaki çantamda kaldı. "
" O zaman geriye gidecek tek bir yer kalıyor. Evime girecek olan sayılı kızlardansın prenses "
Kolumdan tutup beni ayağa kaldırıp binanın etrafından dolanmak için yürümeye başladık.Geçen gece bindiğim araba boş alanda park edilmiş beklerken anahtarların kilitlerini açması ile farları etrafı aydınlattı.
Kapıyı açarken içeri binmemi bekledi.Başka bir zaman böyle bir jestte bulunsa kibar ,yakışıklı bir beyefendi derdim şimdiyse içinde ki pisliği dışarıya yansıtıyordu.Koltuğa yerleşip gözlerimi açık tutmaya çabalarken emniyet kemerimi bağlarken kokusunu içime çekerek daha fazla açık kalamayan göz kapaklarımı kapatıp kendimi uykunun kollarına bıraktım.Bir hareketlilik hissettim.Ayaklarım yere basmıyordu.Daha doğrusu biri beni kucağında taşıyordu.Gözlerim yarı açık bakarken üzerimden spot lambaları geçiyordu.Bedenimi yumuşak, rahat tahminimce bir kanepeye bıraktı.Gözlerim kapalı neler olduğunu anlamaya çalışırken odada başka bir erkek sesi daha duydum.
" Sence burada kalması doğru mu ? Birileri görmüş olabilir. "
" Merak etme kimse takip etmedi.Burada kalması her şeyden habersiz orada kalmasından çok daha iyi "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ARAF
Teen FictionHer şey olup biterken ağır çekimde olan bizdik.Akışına bırakma gibi bir lüksümüz en başından beri hiç olmamıştı.İkimizinde yaralı geçmişi bizi amansız geleceğe götüren engellerle dolu yoldu.Belki de savaşmadan,silahlanmış sözlerimiz olmadan,kırmadan...