"Evet de Çağla neden uyuyor, neden hâla uyanmadı? "
" sakin ol kızım. Arkadaşın iyi, göründüğü kadar kötü değil durumu, emin olabilirsin iki haftaya kalmaz yaraları iyileşmeye, ayaklanmaya başlar bile. " Yaşlı doktor görünüşüne ters bir şekilde yumuşak bir dille söylemişti bunu.
"O zaman neden kalkmadı, niçin içerde öyle hareketsiz yatıyor? "
" Evladım dedim ya bir şeyi yok diye, onu biz uyuttuk. "
" Uyutmanıza ne gerek vardı? "
" Diğer hastaların güvenliği için akıl hastahanesine götürülünceye kadar uyutacağız. "
"Ne akıl hastahanesi? Çağla deli değil ki! " mavi gözlerini kocaman açarak sinirle söylemişti bunu.
"Kendine bu şekilde zarar veren birinin akıllı olduğunu mu iddaa ediyorsun? "
"Sırf anlık bir sinir krizi için deli damgası mı vurucaksınız Çağla'ya? "
"Anlık bir sinir krizi mi? Kızım güldürme beni arkadaşın biz ona pansuman yaptığımız süre içinde dakikalarca Hakan adında ki hayali arkadaşıyla sohbet etti. "
"Hakan burada mı? " Gözleri fal taşı gibi açılmıştı bu defa.
" Sorun da bu ya orada kimse yok. Hakan dediği kişi hayali arkadaşı. Bizim görmediğimiz ama nedense saatlerdir sohbet ettiği hatta bizi tanıştırdığı bir hayali arkadaşı var. "
" Yalan söylüyorsunuz. Çağla deli değil! "
" Eğer o kız akıllıysa ben direk Tımarhaneliğim. Bir an önce etrafındakilerin can güvenliği için arkadaşınızı buradan alıp akıl hastahanesine kapatırsanız iyi olur. " bunları söyledikten sonra sinirle gitmişti yaşlı doktor.
Doktorun ardından "Gerizekalı." diye söylendi Ceyhun kendi kendine.
"Ceyhun ne yapıcağız? Ya ben Çağla'yı oraya kapatmalarına izin veremem. " Az önceki nefret dolu bakışlarının yerini çaresizlik almıştı.
" Merak etme böyle bir şeye bende müsaade etmem. Sen Çağla'nın evine temizlikçi falan gönder, camları yenilesinler biz dönünceye kadar. Çağla'nın evini öyle görünce o anları tekrar yaşamasından korkuyorum."
"Peki. "
İçinde barındırdığı hüznü Deniz fark etmesin diye gülüşüyle kapatarak "Çağla'nın yanına gitmeye ne dersin?" diye sordu
"Olur, sen geç ben kapıcıyı arayıp geliyorum."
Olumlu anlamda başını sallayarak odaya girdi.
"Müsait misin, gelebilir miyim?"
Anlamsızca baktı Ceyhun'a
"Sen kimsin? ""Adım Ceyhun, Deniz'in arkadaşıyım. "
Anladım anlamında başını salladıktan sonra hemen yatağının baş ucunda ki koltuğa dönüp bir şeyler konuşmaya başladı.
İstemsizce şaşırmıştı Ceyhun, doktor haklı olabilir miydi, gerçekten delirmiş miydi?
Çağla bi anda koltuğa bakarak kahkaha atmaya başladı.Gözlerinin önünde ki kısa saçlı, kocaman mavi gözlü kızın aklını kaybetmesine şahit oluyordu. Çağla'nın davranışları onu ürkütmeye başlamıştı.
Tam odadan çıkmak için ayağa kalkmıştı ki Deniz geldi.
"Deniz bende tam gidiyordum."
"Nereye? "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÂRUMAR (DÜZENLENİYOR-KİTAP OLACAK)
Ficción Generalİmkansızların arasından sızıp hayatımıza giren ince bir sızıydı aşk... Uçurum kenarında ki insanların tek sığınağıdır aşk, Her şeyden, herkesten bir kaçış yoludur, Eğer kaybetmişsen, bir kez olsun en afillisinden kaybetmeyi göze aldıysan, hiç düşünm...