RÜYALARIM (Düzenleniyor)

bölüm 33 (SEVDİM SENİ BİR KERE)

yeni bölüm geldi!

vote ve yorumlarınızı bekliyorum ❤❤❤

keyifli okumalar ❤

*-*-*-

Savaşın söylediğine kahkaha attım ama hepsi bana baktığı için fazla uzun sürdürmedim kahkahamı ''  ben hiçbir zaman senin olmayacağım , sen de bunu unutma '' dediğimde Savaş güldü burada kırılması bozulması falan gerekmez miydi ? Neyse . '' sen zaten benimsin Dünya '' dedi Savaş . '' Dünya benim '' Uzay sadece bunu söylemişti kütük insan bir iltifat eder bir romantik laflar söyler ama yok. Yani ben kafama silah dayamışım , Savaş silahı Uzaya tutuyor bu şekilde bile romantiklik istiyorum . '' kardeşim senin yüzünden öldü ne çabuk unuttun sende ki nasıl bir aşksa artık hemen sildin. Ha şunu bil kardeşimi senin yüzünden kaybettim , Dünyayı da almana izin vermem ''  dedi Savaş . Niye Uzayın yüzünden olsun ki acaba ne oldu bunu bir ara sormam gerek bunu da beyin defterimin bir köşesine 'önemli' olarak kayıt ettim . '' Onun ölümü benim yüzümden değil . Ben onu unutmadım Dünya bana onu unutturdu . Dünya benim ve onu kaybetmeye niyetim yok. Onu benden almana izin vermeyeceğim . Bundan emin olabilirsin '' dedi. ''Kardeşimi çaldın . Sevdiğim kızı almana da izin vermeyeceğim . En iyisi seni öldürmek '' dediğinde ''sakın'' diye bağırdım '' adamsan öldür. Biz sevdiğimiz kız için ölmeyi de göze alırız merak etme senin gibi korkaklık yapıp elimizde silahla arkamızda bir kamyon adamla gelmeyiz de.'' diyerek içimdeki aşık kıza 'ay canım' dedirtti . '' Arkadakiler de köpeklerin olarak mı geldiler '' dediğinde sinirim tavan yaptı . '' Onları ben çağırdım Uzay yalnız geliyordu bu bir , burada tek bir köpek var o da sensin bu da iki '' dediğimde Uzay masumca güldü . ''işte benim kızım'' diye fısıldadı sanırım sadece ben duymuştum . Savaş aramızdaydı ama egolarından bizi duymamıştı . Aslında Savaş çok yakışıklı biriydi ama bir Uzay etmezdi . Allah'ım ne şanslı bir kızım iki yakışıklı psikopat aşığım var aslında bu iyi bir şey gibi duruyor olabilir zaten iyi bir şey bence ama şu silah falan olmayınca iyi bir şey. ''Dünya öyle deme ama bak çok kırıldım '' diyerek gülen Savaşa baktım sahte bir şekilde gülümsedim yani bu benim ' komik değil ' gülümsemem idi tabii bunu yaparken yüzümün nasıl olduğunu merak ediyorum bunu evde aynanın karşısında denemeyi de beyin notuma kayıt ettim . ''Neyse ne artık elindeki silahı bırak '' dediğinde sen ciddi misin bakışımı attım bir şey derdim ama neyse'' sence bırakır mıyım '' dediğimde gülerek '' bırakmazsın dimi inat sevgilim benim '' dediğinde hava sıcaklamıştı neden mi Uzayın gözlerinden ateş fışkırıyordu gözü dönmüştü  . Savaş bana bakarken Uzay ani bir hareket yaparak Savaşın elindeki silahı aldı ama silahı uzağa fırlatarak yumruğunu yüzüne geçirdi . Savaş afallamıştı ama o da yumruk attı o ona o ona atarken ben de şaşkın şaşkın onları izliyordum  Cenk Uzayın fırlattığı silahı aldıktan sonra bana gelip elimdeki silahı istedi ben de al seni mi kıracağım istediğin bir silah olsun diye düşünerek silahı verdim . Uzay '' sen  kime sevgilim diyorsun lan  şerefsiz bir daha Dünyama sevgilim demeni  geçtim ismini bile söylemeyeceksin anladın mı lan yanından bile geçmeyeceksin . Aramayacaksın mesaj çekmeyeceksin yolda görsen selam bile vermeyeceksin ondan uzak duracaksın '' diyerek bir yumruk daha geçirdi . Savaş'ın suratında kanlar olmasına rağmen gülüyordu ama acı bir gülümsemeydi '' bir tane daha vursana '' dedi Savaş. Bu çocuk harbi mal. '' Her vuruşunda Dünyayı ne kadar sevdiğimi anlıyorum . Biz de sevdiğimiz kadın için dayak yeriz ''dediğinde Uzay da güldü '' işte sen anca dayak yersin aramızdaki fark da bu ya sen hep korkaksın '' dedi.  ''Uzay lütfen kalk gidelim '' dedim . etraf karanlıktı ve bu beni korkutuyordu . '' Dünya siz gidin '' dedi Uzay . Onu burada bırakıp gitmeyeceğimi bilmiyor muydu ? beni biraz tanıdıysa bunu bilirdi '' Uzay sence ben seni almadan  gider miyim ? '' dediğimde Savaşın üzerinden kalktı . Evet dizlerinin üstündeydi ve Savaşı yumruklamıştı baya bir dövüştüler film sahnesi gibiydi . '' Gerçekten inadı bıraksan ben bunu bu gün buraya gömmeden gelmem hiç bir yere ''dedi . Savaşa baktım yerde rahatça yatmış kollarını kafasının altına koymuş bir şekilde bizi izliyordu . ''İyi'' diyerek gidip duvara yaslandım ''ne yapıyorsun ? '' dedi Uzay '' hiç öldürücekmişsin ya öldür öyle gidelim bekliyorum '' dedim imalı bir şekilde ''saçmalama Dünya gel şuraya '' dediğinde yanına gittim . Evet bir de söz dinleme modunu denemek istiyorum bakalım o zaman nasıl oluyor . ''Evet'' dedim yanına gidince tam Savaşın ayağının önündeydim yani Savaş dizini bükmüştü ayağını uzatsa bana değerdi . '' benim sınırlarımı zorluyorsun '' dediğinde şaşkınca ona baktım '' ben bir kızın sözünü dinler miyim '' dediğinde tam bir şey diyecekken olanlar oldu . Savaş ayağını uzattı ve 'bilerek' benim ayağımı kaydırdı yani düşünce onun üzerine düşüyordum ki refleksinin iyi olduğunu yeni öğrendiğim kahramanım Uzay beni sağ koluyla belimden tuttu sağ eli belimdeydi benim dudaklarım omuzlarına değiyordu . Uzay beni sadece sol koluyla düşmekten kurtarıp sol tarafa döndürmüştü vallahi çok güzel fotoğraf olurdu bakar mısınız bir fotoğrafımızı çeker misiniz lütfen . ''Ne yaptığını sanıyorsun lan sen '' diyerek beni bıraktı Uzay bunu bana değil Savaşa söylemişti  Savaşın yanına gidip yakasından tuttup kaldırdı o şekilde sert bir yumruk attı ''Uzay yapma '' diye bağırdım ama beni duymuyor gibilerdi bu benim sinirimi bozuyordu . Onlar orada kavga ediyordu beni tınlayan yok . Olduğum yerde yere oturup dizlerimi kendime çektim kollarımı büküp diz kapaklarımın üstüne kollarımı koydum ve koluma yattım gözlerimi sımsıkı kapattım , sanki kabusdaymışım da uyanacakmışım gibi ama olmadı , sadece gözümden yaşlar gelmeye başladı . Sinirim bozulmuştu  . Bir anda bir öküze çarptım . Beni ayağa kaldırıp sarılmıştı . Yüzünü görmemiştim ama kokusundan da anlaşıldığı üzere Uzay . ilk başta kollarımı serbest bırakmıştım Uzay bana sarılıyordu ama Uzay kollarımı zorla boynuna götürmüştü bende mecbur(!) sarılmıştım  '' özür dilerim '' dedi cevap vermedim '' beni değiştiriyorsun alışkanlıklarımdan vazgeçmem kolay olmuyor seni her ağlattığım da kendimden nefret ediyorum '' diyerek kafasını boynuma gömdü '' Alışkanlığın adam öldürmek mi ? ''dediğimde sarılmayı bıraktı sağ kolunu omzuma attı ve arabaya doğru yürüdük . Cenk , yiğit ve murat arabalarına binmişlerdi . Biz de Uzay'ın arabasına bindik '' adam öldürmek alışkanlığım değil  . Benim olana göz koyanlara haddini bildirmek alışkanlığım '' diyerek kemerini taktı . '' Benim için birini dövme ''  dediğimde arabayı sürmeye başlamıştı ben de kemerimi taktım '' istersen seni altın tepsi de vereyim ne dersin ? '' dedi . Omzuna vurdum ''ya ben malmıyım '' diyerek cebimden telefonu çıkardım sabah olmuştu ve abim bir çok kez aramıştı . Ona her şeyi anlatan bir mesaj yazdım ve gönderdim '' mal değilsin ama benimsin ''dedi gülerek