''Benimle kış balosuna gelir misin?''
İnsanlar değişebilirdi.Bazıları kalıcı olarak bazıları ise geçici olarak.İyi ya da kötü.Değişim karşımızdaki insan içinde olabilirdi.Sırf onun iyiliği için...
Peki Avran değişmeye mi çalışıyordu?
Düne kadar beni hırpalayan,her şeyi zorla yaptırmaya çalışan Avran şimdi karşıma geçmiş kibar bir dille çekine çekine beni kış balosuna davet ediyordu.
Yüzümde nasıl bir ifade vardı bilmiyordum ama bu Avran'ı gerilmesine yetmişti.
"Yanlış bir şey mi söyledim?" diye sordu.Kendimi toparlamaya çalışarak o çakır rengi gözlerinden gözlerimi hiç ayırmadan "Hayır...hayır...ben sadece..." yutkundum."...şaşırdım." Kahretsin!Niye kekeleyip duruyordum ben?!
Dudağının kenarı kıvrıldı.Ve bu onda çok mükemmel duruyordu.Bir adım bana yaklaştı.Gözlerimin içine öyle güzel bakıyordu ki...Ah kalbim yavaşla...
"Üzerinde böyle bir etki bırakacağını bilseydim bunu daha önce yapardım."
"Neyi?"
Elini yanağıma koydu.Hafifçe okşayarak "Sana hakkettiğin değeri vermeyi,sana daha iyi davranmayı." dedi.
"Anlamıyorum."
Güldü."Şuan bende anlamadım."Dudaklarını yaladı.Derin bir iç çekti."En son görüşmemizden sonra çok düşündüm.Bu yaşadıklarını hakketmiyorsun Hayal.Birinin gerçekten senin arkanda olmasına ihtiyacın var ki bu şekilde olamazdım..."
Ah sonunda biri bunun farkına varmış diye düşündüm.
Kısık ama yumuşak bir sesle "Ya yanımda olmana ihtiyacım varsa?" diye sordum.
Yüzümü ellerinin arasına aldı."Her zaman Hayal'im,her zaman." Alnını alnıma koydu.Gözlerini kapattı."Seni o kadar çok özlüyorum ki...bunu anlatmak imkansız neredeyse..." gözlerini açtı.Yüzüme bakmak için kafasını kaldırdı."Bundan sonra her şeyin düzelmesi için elimden geleni yapmaya çalışacağım.Sadece benimle kal."
"Ben..." ne diyeceğimi bilemedim.Ve sustum.
"Şşş bir şey demek zorunda değilsin.Sadece kış balosuna benimle gelmeni istiyorum,lütfen."
Kafamı salladım evet anlamında.Gülümsedi."Hafta sonu görüşürüz o zaman."
"Görüşürüz." dedim.Arkasını dönüp kapıya yönelmişti ki bana döndü.
"Bu arada senden bir şey rica edebilir miyim?"
Kaşlarım şaşkınlıkla havaya kalkarken "Tabikide." diyiverdim.
"Benim istediğim elbiseyi giyebilir misin? Bu benim için çok önemli cidden."
Anlamayarak ona baktım.Benden neden böyle bir şey istediğini anlamamıştım.Ama çokta sorgulamadım.Sadece bir elbise.Ne olabilirdi ki? İçimde bir huzursuzlukta yoktu.Tam tersi evet diye haykırıyordu."Tamam" dedim.
"Harika.Sana ulaşırım." diyip sınıftan çıktı gülümseyerek.Arkasında beni öylece bırakarak...
Bu sefer iyi şeyler olacağını umut eden beni tek başına bırakarak...
Sonunda zil çalmış ve ben beni kapının önünde bekleyen siyah arabaya doğru yürüyordum.Şoförüm Arkın çoktan gelmişti.Tam zamanında.Bu kadar dakik olmayı nasıl beceriyordu.Arka kapıyı açmış beni bekliyordu.Gülümsedim.Bu durum çok garibime gidiyordu.Ve ben böyle şeylere hiç alışık değilim.
Şoför koltuğunun yanındaki koltuğun kapısına uzandım.Arkın'ın açtığı kapıyı es geçtim.Şoför koltuğunun yanındaki koltuğa oturdum.Kapıyı tam kapatacakken kapıyı tuttu ve bana doğru döndürdü tüm vücudunu.Hafiften bana doğru eğildi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKINTILI AŞK
Teen FictionHayal dunyaya bahsiz doganlardandi.Annesi bir fahise ve uvey babasi bir kadin pazarlamacisi.Hayal bu hayattan kurtulmak icin cok calisip istedigi basariyi saglarken ansizin zengin,umursamaz,sapik,tehlikeli ve psikopat olan genc yakisikli Avran Sönme...