Allah şehit ailelelerine yardımcı olsun. Şehitlerimizi saygıyla anıyoruz.
•••
Eveeett yeni bölüm geldi nihayet iyi okumalar şirinlerim ^^ (bol bol yorum atarsanız çok mutlu olurum çünkü yorumlarınızı okumayı çok seviyorum ^^)Ahmetten
Bileğimden çıkardığım saatle elimde oynarken ara sıra gözümün ucuyla saate bakıyordum. Tik tak sesi beni rahatsız ediyordu ama düşüncelerimi de tıkırında tutuyordu. Elimle koltuğun kenarında istemsizce ritim tutmaya başladığımda bunu hemen durdurdum. Tekrar her şeyin yinelenmesini istemiyordum. Bu endişeli tavırlarımı geride bırakmıştım. Bana deli diyen insanları geride bırakmıştım... Koyu kahverengi deri koltuktan kalkıp elimde oynadığım saati tekrar bileğime taktım ve ardından çıkardığım gri t-shirtü üzerime geçirdim. Cam masanın üzerindeki cüzdanımı elime aldım ve içini açıp kredi kartının arkasındaki resmi çıkarıp bir kez daha kendime neden yaşadığımı hatırlattım.
Kumral saçları büyük ışıltılarla beline dökülüyordu ve gözlerinde hayat vardı. Onun gözlerindeki hayatı hep benimle paylaşmasını istemiştim ama sanırım iyi bir başlangıç yapamamıştım.
Resmi cüzdandaki yerine yerleştirdim ve cüzdanıda arka cebime koyup konsolun üzerinden arabamın anahtarlarını aldım. Sanırım biraz dolaşmak beni rahatlatabilirdi.
Siyah kapıyı açıp ardından kapatıp kitledim ve arabaya doğru ilerledim. Bu aralar kafamda Çağla'nın yüzünü görmek canımı sıkıyordu. Çünkü hayatımın her köşesinde belirmesi ve bu da yetmiyormuş gibi bir de beni sevmiyor oluşu tamamen eksiydi. Her şeyiyle eksiydi. Özellikle Batıyla beraber Ankaraya gitmemiz konusunda anlaşmayla onu kırmıştım. Çünkü Batı'yı seviyordu. Ondan sadece beni sevmesini istemiştim. Tabi bunu ne kadar doğru bir yolla istedim orası tartışılır.
Anlaşma günü Batı'yla olan konuşmalarımız aklımın bir köşesinde canlandı birden, Çağla üzülse de anlaşmayı tek yol olarak görmüştüm...Flashback
"Beni neden çağırdın Batı?" Diyerek bar kafe tarzı koltuğunda biraz daha yayılarak oturdum ve etrafı incelemeye başladım. Gözlerimle kısa bir tur attıktan sonra bakışlarımı tekrar Batı'ya çevirdim.
"Çağla." Dedi. Tek kelimeyle amacını belirtmişti. Ellerine bakışlarımı indirdim. Yumruklarını sıkıyordu. Yüzüme konuyu uzatmak istercesine bir sırıtma yerleştirdim.
"Ne olmuş Çağlaya?" Dedim yüzümden gülümsemeyi silmeyerek. Derin bir nefes alıp verirken eliyle masada ritim tutmaya başladı.
"Anlamazlıktan gelme. Şu an yaşıyor olmanın tek sebebi benim." Dedi gözlerini kısarak. İddialı konuşmasıyla dudaklarım arasından kahkaha tarzı bir ses çıkarken dirseklerimi masaya koyup biraz daha yaklaştım ve kelimeleri tükürürcesine yüzüne çarptım.
"Şu an yaşıyor olmamın tek sebebi Çağla'ya olan sevgim." Dedim ve sinirle yüzümü buruşturdum. "Ne istiyorsun?" Dedim yaklaştığım halimi düzeltip sırtımı tekrar koltuğa yaslarken.
"Seni öyle bir döcveceğim ki..." Dedi bir nefes verip ve ardından konuşmaya başladı. "Anlaşma." Dedi ve elindeki araba anahtarıyla oynamaya başladı "Çağla'yı rahat bırakacağına dair bir anlaşma." Dedi ve masadaki bakışlarını gözlerime çıkardı. Saf nefretini iliklerime kadar hissederken gülümsedim.
"Tabi neden olmasın." Dedim ve cebimdeki sigara paketinden bir sigara çıkarıp çakmak da çıkardım ve sigarayı yakıp dudaklarımın arasına götürdüm. "Bana bunun için geleceğini zaten tahmin etmiştim." Dedim ve sinirinin belirgenleşmesini izledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bıyık 2
HumorBıyıktan başlayan kelimeler binlerce olaya, binlerce olay özenle kaldırılmış bir resim gibi anılara dönüştü belki aklınızda. Bu hikayenin tekrardan başlayarak anıların canlanmasını izleyeceğiz şimdi. Ben Çağla Güney. Bıyıktan başlayan bir hikaye ner...