Elden geldiği kadar suya sabuna dokunmadan, korkmasına mahal vermeden gerçekleri anlatsa da Gülizar'ın ellerinin titrediğini, renginin solduğunu fark edince, yerinden kalkarak usulca yanına oturdu. Gözüne iyice ufalmış ve savunmasız görünen kızın omuzlarından tutarak, canının sıkılmasına sebep olan tepkisi karşısında kendisini hissetmesini sağladı.
"Gözlerime bak Gülizar."
"Bakı... Bakıyorum!"
"İyice bak, bana, yüzüme."
"Asaf!"
"Benim, Asaf... Ben sözümü tutar mıyım?"
"Evet! Her zaman."
"Sana abinler konusunda ne söz verdim?"
"Do... Dokun... Dokunmayacaklar dedin!"
"Güzel... Sana zarar vermelerine izin verir miyim?"
"Hayır! Vermez... Vermezsin Asaf!"
"Peki, söylediklerime inanıyor musun?"
"Bütün kalbimle!"
"İşte bu." Masumiyet saklı gözlerinde büyük bir inanç okunan tatlı kızına gülümserken, "Güvenine layık olacağıma garanti veriyorum." diyerek omuzlarını serbest bıraktıktan sonra arkasına yaslandı. Dudakların yukarı meyilli hareketinden nispeten rahatladığına kanaat getirince sözlerine kaldığı yerden devam etti.
"O zaman hemen kendine geliyorsun. Seni o şerefsizler yüzünden üzülmekten men ederim. Daha önce de söyledim şimdi de tekrarlıyorum Gülizar, ben hafife alınacak bir adam değilim. Sana ulaşmaları için önce cesedimi çiğnemeleri gerek."
"Allah korusun! Lütfen böyle şeyler söyleme Asaf ya." 'Deli!.. Sana sıra kalmadan ölmeyi yeğlerim.'
"Kabul ama bir şartla, sen de korkmayı bırakacaksın."
"Elimde değil. Aslında korkudan ziyade çok garip bir duygu! Fobi gibi istem dışı bedenim tepki veriyor, kendime engel olamıyorum."
"Biliyorum güzelim... Sana ulaşamazlar, biz istemediğimiz sürece yanına yaklaşamazlar."
"Tamam, sakin olacağım Asaf."
"Anlaştık."
"Yakın çevrede mi dolaşıyorlarmış?"
"Evet."
"Buraya giremezler değil mi? Yani bahçeye."
"Kesinlikle giremezler."
"Ooohhh... Çok şükür."
"Rahat ol, bahçe sınırları içinde tehlikede değilsin... Gülizar, abinin paraya sıkıştığını anlattım. Seni bulmak için yaramaz bir takım insanlara başvurmayı planlıyor."
"Çete!.. Yaşadığım muhitte o pislikleri bilmeyen yoktur, çok tehlikeli olduklarını duymuştum. İçlerinde bölgenin en gözü kara ve problemli adamlarının bulunduğunu söylüyorlar. Hiç kimse onlara bulaşmayı istemez."
"Aslında istemediklerini biliyorum. Özellikle Muzaffer'in."
"Söze dökmez ama onlardan korktuğunu biliyorum! Sizin de başınızı derde sokacağım Asaf!.. 'Hayır, buna izin veremem. Kahretsin!' "Belki de en iyisi bir an evvel buradan ayrılmam..."
"Senin tehlikeli dediğin herifler benim için çapulcu sürüsü. Dua etsinler dürüst bir yolda ilerlemeyi seçtim, yoksa topunu neye uğradıklarını anlamadan bir kaç hafta içinde... Tövbe tövbe, neyse... Kısaca, ruhları bile duymadan hepsini hizaya sokarım diyelim. Onların serseriliği, birlik oldukları sürüyle gücü yetmeyenlere söker. Kendilerini bana tek tek avlatmasınlar. Sen de şu düşünceyi kafandan at artık, zaten şu aşamada asıl konumuza dahil bile değiller. Çeteye bulaşmadan Mahmut'la görüşmek için önlemlerimizi aldık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gül'e Ait (TAMAMLANDI)
Lãng mạnDuygularını rafa kaldırmayı hayat biçimi olarak seçen genç adam, sevmenin ne demek olduğunu bilse de sorumluluğunu almak istemez. Kendisi için biçtiği gelecek yalnızlık üzerine kuruluyken, hele kendi şeytanlarıyla savaş verirken hiç istemez. Tabi m...