eylülde düştük yollara

418 49 3
                                    

Mesaj aslı'dandı.
Nihat bugün çok güzeldi, teşekkür etmek istedim.
İyi akşamlar.

Rica ederim, iyi akşamlar yazıp gönderdim.
Aslının yanındayken herşey çok güzeldi. İyi geliyordu bana fakat ayrıldıktan sonra sebepsiz bir suçluluk duygusu kaplıyordu içimi. Odama çıktım uzandım, eğlenceli ve yorucu bir gündü aslı gitgide dahada kafamı karıştırıyordu fazla düşünür olmuştum. Bugün ki o korkarken sarılması kafasını göğsüme gömüşü savunmasız bir çocuk gibi çok tatlıydı. Derine ihanet miydi bu bilmiyorum... Ama bildiğim birşey var ki o da aslı bana iyi geliyordu beni iyileştiriyordu. Bunu hissedebiliyordum.
Gözlerim tavandaki derinin resimlerine takıldı. Bir sürü farklı, farklı pozu vardı her haliyle gûzeldi güzelim...
Kalktım duşa girdim sıcak su tüm yorgunluğmu alıp götürürken kendime gelmiştim çıkıp odaya geçtim giyinirken aynadaki aksime baktığımda gülümsediğimi farkettim. Neye gülüyordum ben böyle, neydi bu mutlu yüzün sebebi? İç sesim aslııı diye bağırırken gülümseyerek duymamazlıktan geldim. Mutfağa geçtim pek aç değildim birşey yiyesim yoktu dolabı açtım kola vardı buz gibi. İçim yanıyordu en iyisi sadece kola içeyim. Bir bardak içip salona geçtim. Televizyonu açıp kanallar arası zapinglemeye başladım birşey bulamadım. Odama çıkıp yarım kalan kitabım Arsen Lüpen'i açıp okumaya başladım. Sherlock holmes idolümdü. Sherlock holmes ne kadar iyi bir dedektifse arsen lüpende o kadar zeki bir hırsızdı bana göre. Biraz okuduktan sonra gözlerim acımaya başladı. Saate baktığımda 01:57 diydi. Acaba aslı uyumuş mudur? Mesaj atsam şimdi bu saatte abuk olur yada yanlış anlaşılabilir. Neyse yat nihat, yat! yeter bugünlük bu kadar atraksiyon dedim kendi kendime. Gidip yattım, karmakarışık aklım ve kalbim düşünüp dururken uyuya kalmışım.

Uyandığımda sabah saat 10 a geliyordu oha ne çok uyumuşum ben böyle!
Elimi yüzümü yıkadım buz gibi su ürpertti beni. Kahvaltıya iniyordum ki kapı çalmaya başladı gelen emreydi.

E: günaydın kardeşim
N: günaydın hoşgeldin kardeşim gel kahvaltı edelim. Benimde yalnız edesim yoktu zaten.
E: olur da. Bir an önce çıkalım nihat şu bilet işlerini halledelim birde arabaları bir gün önceden gönderelim istanbula diyorum sonra orda uğraşmayalım.
N: tamam lan hallolur hepsi ya.
Kahvaltımızı ettik çıktık can'ın kafesine gittik beraber. Zaferle muratta gelmişti selamlastık can da geldi.

Can: milet hosgeldiniz ne alıyoruz?

Hepimiz nargile istedik. Can'da oturdu bir yandan tüttürüp, bir yandan da muhabbet ettik.
Emre su aşağı bankalar sokağında bir acente gördüm gidelimde uçak biletlerini halledelim dedim. Tamam dedi gittik iki adet uçak bileti aldık.
Nihat beklediğmiz film vardı ya "ıron man" sinemaya gelmiş. Çoçuklara haber vereyim mi hep beraber gidelim. Tamam ara geçsinler klas 2 ye bizde gidelim dedim.
Sinemaya vardığmızda murat ve zafer gelmişti. Can nerede lan diye sordum
Murat: kafe çok doluydu çıkamadı o.
Geldim lan geldim diye söylenerek geldi canda 16:45 seansına girdik. Film dehşet güzeldi serisi olmalı bence dedim.
Cıktıktan sonra markete gittik et ve içecek alıp mekana gectik birlikte.
Can: ben bi cafeye gideyim durumlar nasıl ordan gelirim.
Tamam geç kalma dedi emre.

Gittik murat mangalı yaktı bu işte o en iyimizdir.
Yarım saat geçti etler olmustu, can'da salata ve acılı meze getirmişti. Muratla bende masayı hazırlayıp içkileri doldurduk.
Zafer paşa her zamanki uyuşuk oturmuş cık cık telefonda biriyle yazışıyordu.

Murat: nihat bu aksam birşeyler tıngırdatsana kardesim bize gitmeden.
Murat ve emre saz derken, can ve zafer gitar dedi.
İyi anlaşıldı ortaya birşeyler harmanlayacağız tamamdır.
Yedik, ictik biryandan çaldım bir yandan hep birlikte türkü,şarkı söyledik. Ben söylerken kötü oldum çünkü her şarkı sanki derin için yazılmıştı canım yanıyordu, müzik yarama tuz basıyordu.
"Haram geceler" adlı şarkıyla kapanışı yaptık.
Toplanıyorduk ki, emre telefonunu kapatıp yanıma geldi. Nihat aslının selamı var dedi.
Aleykümselâm, nasılmıs yoldalar değil mi nerdeymişler dedim.

SAKLI KALANHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin