Yeni hayatın ilk gününün devamı... + Yıldız teknikde ilk gün.+ kareoke barda kavga.
Not: O yıllarda yıldız teknikte okuyan varsa belkide kahramanları tanıyor, hatta yakından tanıyor olabilirsiniz isimleri değiştirdim tabiki hikaye olduğu gibi aynı yalnız ilerde bazı bölümlerde kurguyla harmanlayacağım. Sizden isteğim, Çaktırmayın ki hikayenin sürprizi kaçmasın. Zaten benim gibi ayrıntıları bilmeniz mümkün degil... :)
Hadi başlayalım,
Eve gelip odaya çıktım. Valizimi boşalttım önce kıyafetleri yerleştirdim dolaba, kemerleri vs. çekmecelere koydum. Yarım saat geçti uyuşuk emre hala aslılarda hayır arkadaş işi gücü yok sanki kızlarla ne oturuyosun. Aslı... Tripler kraliçesi neyin tribini yaptın yine bana acep neyse.
Geldik işin en can alıcı kısmına... Merdiven bakayım aşagı inip perdeleri asmak için yardımcılar kullanmıştı nereye koydular acaba. Biraz aradıktan sonra alt kattaki ardiyede buldum yukarı çıkardım. Orta koliyi açıp derinimin fotoğraflarını yatağın üzerine döktüm çift taraflı banti küçük küçük kestim kimi fotograflarda iplikleri banta tutturdum tavana astığımda iyice görebileyim diye bu yaptıklarım bazılarına saçma, bazılarınızada belki abartı gelecek ama beni ancak sevdiğiyle sınanan anlar. Hayatıma kim girerse girsin derinin boşlugu asla dolmayacak... Dolmasında zaten.
2 saat sonra...
Nerdeyse tavanın tamamı derinin resimleriyle doluydu.
Herşeyi yerlestirdikten sonra havluyu alıp banyoya geçtim duşu actım ılık su bedenimi esir alırken o günü düşünüyordum derin istanbula gelicek diye olay çıkarmıştım ben gelemem demiştim...
Ah aptal ben aptal ben koca bir aptal... Canım bana küs gitti.
Düşünceler beynimi kemirirken çıktım. Kurulanıp giyindim yataga uzandım. Derin... Her fotoğrafı ayrı güzel cadımın gülüşleri hala canlı hele elâ gözleri. Kimileri için hayat dolu derler ya hani, derin hayatın ta kendisiydi. O gülünce hayat dururdu en güzel an o an olurdu. Elini tuttuğumda saçlarını okşadığımda, kalbimde atlar eşsekler tepinirdi be heycandan o aşka ilk uyanışım, kara sevdam, arkadaşım dostum sevgilim herşeyim... En sevdiğimiz mevsim sonbahardı galez yapraklarına bastığımızda çıkan sese bayılırdı. Elele yürürdük kimse yoksa etrafta kulaklığı takıp dans ederdik. Derini anlatmak için bir ömür gerek. ''O bende saklı bende ona tutuklu...''Aşagı inip bir kahve yapayım en iyisi kendime. Merdivenlerden inerken aynadan ardiye kapısının kapalı olduğunu gördüm iyide ben kapatmamıştım ki Allah Allah emre mi geldi acaba
- Emre, Emree! Sen mi geldin lan.
Ses yok! Şeytan dürttü bir kere etrafa bakındım birşey yok ardiyeye baktım kapıyı açıp birşey yok ulan pencerede yok ki burda rüzgar çarptı diyeyim. İyice paranoyaya bağladim ben he! Herhalde kapattım hatırlamıyorum. Mutfaga geçip kahvemi hazırlıyordum ki kapı çarptı noluyo lan? Dingil geldi kesin.E - Kardeşim kolay gelsin bana yapma, ben hatunda içtim :)
N - Hiç öyle bir niyetim yok vitaminsiz az yede bir uşak tut kendine :)
E - Arza herif ya! Eee nittin yerleştirdin mi herşeyi
N - Aynen bitti.
E- Off banada yardım etsene.
N- hiiiç umma kardeşim uğraşamam... Oğlum bir tek kıyafetler yok mu lan. Ne var ki?
E- Kitaplar, oyunlar, konsol vs. Kolilerdeki ıvır zıvırlar var ya onları halletsen bana yeter.
N-Yürü git! Ne kalıyor geriye zaten. Hallet işlerini bende dinleneyim sonra konsolu getir maç yapalım.
E- Maç mı? Lan akşam ipekleri yemeğe çagırdım.
N- Aferin mal mısın oğlum ya! yoldan gelmişiz, yorgunuz.
E- Oğlum kahvaltıya gittik ya, iade-i davet ettim işte.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI KALAN
General FictionBen Derin'i kaybedeli 821 gün oldu. ...Kaybettik! O an taş kesilmiştim. Nasıl denir, acının nefes alan haliydim! ### Adamın gözlerinden firar ediyordu gözyaşları yavaş yavaş, Derin! sen? Hikayemi okurken kaybetmenin acısına ve aşkın en güzel halin...