Bölüm 38

66 4 0
                                    

Demir ve Sinan bulundukları yerde adeta put kesilmişlerdi. Ama ne kadar şaşırsalar azdı. Gecenin bir yarısı, şehrin göbeğinde büyük bir patlama oluyor, bir süre sonra özel bir kuvvete benzer bazı kişilerle birlikte, patronları ile karşılaşıyorlardı.

Bu şekilde özel bir birimin, böyle bir olaya da niçin yer aldıkları sorusuna bir yanıt bulamazken, patronlarının görmeleri onlar da tam bir akıl karışıklığına neden olmuştu.

Demir GAM'da birkaç defa bu özel birimlerle beraber üst düzey kişilerin bulunduğuna şahit olmuştu. Hatta onların bir kez dahi görmelerine izin verilmeyen deney laboratuvarına girebildiklerini biliyordu. Fakat her zaman olduğu gibi, buda onun sorgulamasına müsaade edilmeyen konularda biriydi.

Kısa süren şaşkınlığı Sinan bozu.

"Patroooon" diye bağırmaya çalışırken, son an da Demir onun eliyle ağzını kapatarak engelledi ve hemen yanlarında bulunan, küçük bir ahşap büfenin arkasına çekti.

Sinan'dan sadece bir uğultu çıkmıştı. Birkaç polis başını kaldırıp onların bulunduğu yere bakmışlardı. Bir şey göremediklerinden, tekrar işlerine döndüler.

Sinan ağzındaki eli iterek

Ne yapıyorsun? Kim olduğunu görmedin mi?"

"Şşşşt. Biraz sessiz olur musun?"

Demir fısıldayarak konuşuyordu.

"Neden?"

"Çünkü orda bir şeyler oluyor ve ben bunu öğrenmek istiyorum."

Demir'in sesindeki kararlılığın fark edilmeyecek tarafı yoktu Sinan onun bu haline daha önceleri de şahit olmuştu. İnatçı ve kararlı.

"Yaa... öylemi. Neden onu patrona sormuyoruz.?"

"Tamam, hadi gidip soralım."

Sinan hareketlenir gibi olduğunda, Demir onun yakasından tutarak tekrardan kendine çekti.

"Dur be oğlum. Şu ana kadar patrondan ne öğrendik ki, şimdi bize her şeyi anlatmasını bekliyorsun? Belli ki bizim bilmemizi istemedikleri bazı şeyler dönüyor. Fakat anlamadığım patronun veya GAM'ın böyle bir felaketle ne alakası olduğu" Demir eli, çenesinde düşünceli bir tavır takınarak hafif kirli sakalını sıvazladı.

"Belki de alakası yoktur. Uzman olarak ondan yardım istemiş olamazlar mı?

"Eli silahlı özel birimler mi? Zaten onların burada bulunması bu kadar garipken, birde bizimkinin olması, mantıklı hiçbir açıklamaya yardımcı olmuyor."

"Peki, sormaktan ne kaybederiz?"

"Pek çok şey. Bekleyip neler olacağına görelim."

Silahlı adamlar hemen etraftaki polis ve görevlilere emirler vermeye, talimatlar yağdırmaya başladı. Demir olayın iyice ilginçleşmeye başladığının farkındaydı. Bir şeyler oluyordu ve o bunu öğrenmeden buradan ayrılmaya niyeti yoktu. Bu binadan metroya bir şekilde ulaşım sağlanıyor olmalıydı. Demir başını kaldırarak bir kez daha olanlara baktı.

Yerine geri oturacaktaki içerden bir adam dışarıya fırlayarak ambulans görevlilerine işaretlerle seslendi. Bulunduğumuz yere bu süre zarfında iki tane daha ambulans gelmişti. Çağrıyı alan ekip hareketlendi. Dışarıda bir bankta oturan patron ve yanındakinde de bir hareketlenme oldu. Biraz önce sağlık görevlilerini çağıran adama içeride neler olduğunu sordular. Demir sesleri azda olsa işitebiliyordu. 

"Metroya ulaşmak üzeriyiz. Son birkaç metre kaldı."

Özel birimin başında bulunan siyah takım elbiseli adam, ani bir el hareketiyle sağlık görevlilerini durdurdu.

DENEK (Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin