TEK HAYAL ~23. Bölüm~

75 5 0
                                    

23.Bölüm (2. Sezon 1. Bölüm)

Miley Cyrus- I'll Always Remember You (Multimedyada Var) (Bitince kesinlikle tekrar açın)

Finn Anlatıyor

-1 Hafta Sonra-

  Gözlerimi iki odanın arasında kaydırmaktan yoruldum artık! Lanet olası bir hafta geçti ama hala sonuç yok! İkisi de nefes alıp-vermekten başka hiç bi bok yapmıyorlar! Kimden bahsediyorum? Tabii ki Daisy ile Austin!

   Bir hafta önce arabayla uçurumdan yuvarlandılar. Hava yastıkları çalıştığı için fiziksel zarar fazla görmemişler ama Austin'in kafası arabanın sanrufuna çarpış. Onu durumu daha hafif. Hayati tehlikesi yok. Daisy ise daha kötü. Kazadan sonra travma geçirmiş. Hayati tehlikesi sürüyor.

     Şu an herkes burda. Ben, Ellie, Micheal, Grace, Jack, Tess, Joe, abim Logan, Ellie'nin ablası  aynı zamanda Joe'nun sevgilisi Bella, Austin'in babası ve abisi, Daisy'nin annesi... Herkes çok yorgun. Bu kadar kişinin içinde gözlerim Ellie'nin gözlerini buldu. Gözleri kıpkırmızıydı. En son üç gün önce; onu ve Daisy'nin annesini uyuması için ikna edebilmiştim. İkiside en fazla 5 saat uyuyup kalkmışlardı. Yavaşça ona doğru adımladım. Önünde diz çöküp ellerini tuttum. 

"Biraz uyumaya ne dersin bebeğim? Seni eve bırakıyım mı?"

"Hayır. O burada böyle dururken uyuyamıyorum Finn."

"Şöyle düşün ama; o senin bu kadar hırpalanmanı istemezdi."

"Tamam."

  Yavaşça yükseldim ve alnına minik bi öpücük kondurdum. Sonra da yanında ki Daisy'nin annesine döndüm. 

"Lütfen sende uyu artık."

"Finn. Yapamam. Kızım burda öyle durarken yapamam. Zorlama."

  Bu sesi biliyordum. Yapmam imkansızdı Asla onu ikna edemezdim. Ayağa kalktım ve Ellie'nin elinden tutup onu da kaldırdım. Kolidorun sonunda duran Micheal'e doğru yürüdük. Ona gideceğimizi söyledikten sonra merdivenlerden hızlı adımlarla indik. Arabaya bindik. Kısa süre içinde evdeydik. Onu kendi odama çıkardım. Ona siyah tişörtümü giydirmeye çalıştım. İtiraz etmedi ve kabul etti. Tişört, dizlerinin 15 cm yüksekliğindeydi. Bu yüzden altına bi şey giymeden pikenin altına girdi. Alnına minik bi öpücük kondurdum.

"Uyu bebeğim."

"Sen de."

     Kafamla onayladım ve pikeyi açıp bende içine girdim. Kafasını göğsüme bastırıp pikeyi üstümüze bastırdım.

"O, iyleşecek değil mi Finn?"

"Tabii ki iyilşecek bebeğim. O seni bırakmaz."

"Öp beni."

  Kıkırdadım ve dudağına öpücük bıraktım.

"Uyu hadi bebeğim."

 İç çekti ve gözlerini kapattı. Kısa süre içinde uyuya kaldı. Bende yataktan kalktım ve evden çıktım. Kısa bir araba yolculuğunun ardından küçük marketin önünde durdum. En son üç yıl önce sigara içmiştim. Ama şu an ihtiyacım vardı. Eskiden içtiğim sigaradan ve bir çakmak alıp ordan çıktım. Arabada sigaramı yakıp, kolumu dışarıya sallandırarak tekrar gaza yüklendim. Hastanenin önüne kısa sürede varmıştım. Ve sigaram bitmişti. Hastaneye girmeden önce bir tane daha yakıp bahçede onuda bitirdim. 

    Merdivenlerden ikişer ikişer bir haftadır sürekli çıktığım kata çıktım. 7. kat. Kata girdiğimde herkes bıraktığım şekildeydi. Micheal'in yanına gittim. 

TEK HAYALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin