TEK HAYAL

TEK HAYAL ~4.Bölüm~

~4.Bölüm~

Demi Lovato-  Made In The USA

| 1 Ay Sonra |

Bugün benim doğum günüm!  12 Mayıs! Annem parti yapabilirsin dedi ama ben istemedim.  Çok uğraştırıcı. Üşendim yani. Size asıl olayı açıklıyorum.  Annem ve babam bana doğum günü hediyesi Mini Cooper aldı! 

  Şu kıvırcığa gelirsek.  O ailenin çocuğu bizim kıvırcıktı. Ama babam onlar geçtikten sonra homurdandı. Yani, boşver küfretmeyeceğim.

   Ed'in gerçekten benim için Juilliard'a geldiğini öğrendim.  Ne yapayım yani?  Ben onu sevmiyorum!

  Baloda ki çift işini de çözdük.  Ben, Ellie, Finn ve Micheal gidiyoruz. Biz Micheal ile çiftiz. Bu arada sanırım söylemeyi unuttum. Biz hep bu dörtlüyüz. En en en ve en yakın arkadaşlar. 

   Yani başka olay yok. Ve şu an canım sıkılıyor.  Tabi ki de ben ne yapacağım? Yeni arabama atlayıp şehri turlayacağım. Pembe çiçekli elbisemi giydim ve pembe converse ayakkabılarımı ayağıma geçirdim.  Saçlarımı salık bırakıp, şeftali rengi parlatıcımı sürdüm.  Cüzdanımı ve telefonumu alıp arabama bindim. Cüzdanımın içindeki USB'yi çıkarıp taktım. USB' de ki şarkı listesinden Avril Lavigne- I Love You çalmaya başladı. Ritim tutarak arabayı çalıştırdım.  Ehliyetim zaten vardı. 

    Bi kaç şarkı sonra telefonum çalmaya başladı. Açıp hoparlöre aldım.

"Daisy!"

"Ellie!"

"Hadi bize gel. Doğum gününü kutlarız."

"Tamam Mini Cooper'ım ile geliyorum!"

"Ne Mini Cooper mı? Yoksa- "

Telefonu yüzüne kapattım. Gidince görür. 10 dakika sonra Ellie'nin evindeydim. Kapıyı çaldım. Ellie'nin annesi, Suzie kapıyı açtı.

"Merhaba Suzie! "

"Merhaba tatlım! Doğum günün kutlu olsun!"

"Teşekkürler! Ellie nerede? "

"Üst katta."

Gülümseyip merdivenlere yöneldim. Ellie'nin odasına girdim. Burada yoktu. O zaman bu katta ki oturma odasında olmalıydı. Oturma odasında gittim ve kapıyı açtım.  'Süpriz!' bağırışları kullağımı doldurdu.

    Evet, evet şimdi konuşmaları es geçip olayı anlatıyorum.  Bu Ellie bana süpriz hazırlamış. 10-15 yakın arkadaşımdan oluşan bi parti. Pasta kestik. Şimdi hediye faslı.  En sevdiğim kısım! İlk önce Ellie, Finn ve Micheal hediyesini verdi. Beraber almışlar. Kocaman kalp şeklinde bi yastık.  Üçünün resimleri var ve 'seni seviyoruz' yazıyor.  Kim ne almış tek tek söylemeden gelen hediyeleri sayıyorum. Tişört, tişört, şort, makyaj seti, şort, kolye, bardak, albüm, bileklik seti,  gömlek, tişört, toka, pantolon bunlar işte. 

   Ellie müzik çaların yanına gitti ve şarkı açtı. Tam herkes dans etmeye başlamıştı ki kapı açıldı.  Gelen kişi Ed'di.

"Sanırım geciktim."

"Yo- yok. Daha eğlenmeye başlamamıştık."

Finn Ed' e cevap verince herkes eğlenmesine geri döndü. Bizimkilere baktığımda 'ben haber vermedim' şeklinde bakıyorlardı. Ed yanıma geldi ve elinde ki küçük kutuyu bana uzattı. 

"Fazla kalmayacağım. Sadece hediyeni verip gideceğim."

"Benle gelir misin? Bi şey konuşmamız lazım.  Ellie odana geçiyoruz."

Ed'i kolundan sürükleyerek odaya götürdüm.  Hızla konuşmaya başladım.

"Neden geldin?!"

"Sana hediyeni vermek için. Hatta tek başımıza iken ben takmak istiyorum."

Kutuyu açıp içinden bi kolye çıkardı.  Arkama geçti ve kolyeyi taktı.  Kolyenin ucuna baktığımda, lise 1'de ilk çekildiğimiz fotoğraf vardı. Ve seni seviyorum yazıyordu.  Beni kendine çevirdi. Gözlerim dudaklarının hizasına geliyordu. Sessizce konuşmaya başladı.

" Barışmaya biliriz, beni affetmeyebilirsin. Bunları affet diye söylemiyorum zaten. Ama bilki seni gerçekten seviyorum. Sana karşı yaptığım her hata yüzünden kendimden nefret ediyorum.  Yani ben böyle konuşamam aslında ama. Şey yani seni seviyorum. "

Alınma minik bi öpücük kondurdu ve kapıya doğru yürümeye başladı. 

   Ya ben ne yapıyorum?  O kıvırcık sadece çok tatlı.  Ama o çocuk ve ben arasında bi şey olamaz ve ben Ed'e güveniyorum. 

"Seni seviyorum Ed."

Aniden arkasını döndü. Gidip ona sarıldım. 

"Beni affeder misin Edde?"

"Sen affedilecek bi şey yapmadın Dassde. Seni seviyorum."

Parmak uçlarımda yükselip dudağına yetiştim.  Kolunu belime sardı ve beni kendine yakınlaştırdı.  Dudağına minik bi öpücük kondurup yere indim. Bana sıkıca güven verircesine sarıldı. 

"Bi daha bu kadar kısa giyme. İçeride ki erkekler sana bakıyor. "

"Desene daha kısa giymeliyim."

"Daisy!"

  Gecenin bu saatinde yeni bölüm yayınlıyorum değerimi bilin. :D Ed ile barıştılar. Ama her sey yeni başlıyor.  Yarın akşam yeni bölüm koymaya çalışırım x