Bölüm 2: Yeniden Buluşma Part 3

1.5K 174 6
                                    

Bir kez daha karşılaşmalarından sonra Nie Yan'ın aklı bir tür şaşkınlık içerisindeydi. Geçmiş ve şimdiki yaşamında, o ve Xie Yao kaderin kırılmaz ağlarıyla bağlanmıştılar.

Berrak gözleriyle Nie Yan'ın yüzüne gizlice bir bakış atarak onu süzdü. Nie Yan yakışıklı olmasa da, hatta ilk bakışta sıradan görünmesine ve çocuksu bir yüzü olmasına rağmen, tarif edilemeyen bir sakinliğe sahipti. Belki de kişiliğiyle alakalıdır?

"Benim adım Nie Yan (聂言). Nie karakteri 'çift'(双) ve 'kulak'(耳) ile, Yan karakteri ise 'lisan' (語言)daki 'kelime' (言) ile yazılıyor" Nie Yan, Xie Yao'nun gözlerine bakarak söyledi.

Xie Yao'nun yüzü, Nie Yan'ın bakışlarından kaçınmaya çalışırken kızardı.

"Ben de Xie Yao..."

Nie Yan bakışlarını aşağı çevirdi ve Xie Yao'nun dudaklarına odaklandı. Hafif pembe—yumuşak, parlak ve çekici. Lise son sınıftaki eski Nie Yan, Xie Yao'ya böyle bakmaya asla cesaret edemezdi. Ona sadece göz ucuyla gizli bakışlar atabilirdi.

"Babam hala beni bekliyor, b-ben artık gideyim... Tanışmamıza memnun oldum. Ama sakın unutma, bandajlarını en erken yarın çıkarabilirsin! Yarından önce kesinlikle çıkaramamalısın!" Xie Yao emin olamadığı için kalkarken Nie Yan'ı defalarca uyardı.

Nie Yan dizini hafifçe oynatmayı denedi ve hiçbir sorun olmadığını fark etti— yara sadece yüzeyseldi.

"Ben iyiyim. Yeniden yürüyebilirim, sen de artık geri dönmelisin. Ayrıca bugün için teşekkürler." Nie Yan cevapladı. Xie Yao ile daha fazla konuşmak istemesine rağmen en sonunda kaldırıma geri döndü. Gelecekte aynı liseye gidecektiler, o zaman onunla konuşmak için bolca vakti olacaktı.

"O zaman ben gidiyorum..."

"Güle güle."Nie yan yürümeye başladığı sırada gülümseyerek cevapladı. Eczaneye doğru yürürken elinde olmadan biraz duygusallaştı. Karşılaşmalarından kısa bir süre sonra tekrar ayrıldılar.

Xie yao uçarmobiline oturdu ve gerilemeye başladı.

Nie Yan kafasını çevirdi ve arkasına baktı ancak Xie Yao'nun uçarmobili çoktan gitmişti. Geçmişte de böyle karşılaşmıştılar, tamamen şans eseri. Ancak o zaman şimdiki gibi iyi gitmemişti. Xie Yao ile tek kelime muhabbet kuramamıştı. Geçmişte Xie Yao, onun bacağını bandajla sarıp hemen ardından gitmişti. Buna ramen dikkatsizliğinden kaynaklanan bu karşılaşma, Xie Yao'nun onun kalbinde bir iz bırakmasına vesile olmuştu. Öyle bir izdi ki bu, onu bir daha unutamamıştı.

Yeniden doğmak ne kadar da harika bir şey; her şey baştan başlayabilir. Nie Yan daha sonra düşündü, birkaç yıl içerisinde her şeyi büyük olasılıkla Cao Xu tarafında elinden alınacaktı. Aklında büyük bir aciliyet hissi oluştu... Değer verdiği şeyleri korumak için güçlenmesi gerekiyordu.

Cao Xu'yu düşündükçe kalbi soğuklaşmaya başladı. İliklerine kadar işleyen bu nefret o kadar büyüktü ki düşmanın kafasına kurşunu sıkarken bile hiç tereddüt etmemesini sağlamıştı.

Ancak şu anda yapabileceği tek şey elindeki fırsatı değerlendirerek Conviction'a olabildiğince erken girip oyundaki erken temellerini kurmaktı. Conviction diğer oyunlar gibi değildi, bunun nedeni ise insanlık için ikinci bir dünya olmasıydı. Oyun tam bir dünyaya dönüşmüştü. Nie Yan istediği şeyi Conviction'ı oynayarak elde edebilirdi.

Eczaneden birkaç paket soğuk ilacı aldı. İlacı yuttuğu gibi ateşi düştü ve vücudunun rahatladığını hissetti. İlacın etkisinden memnun kalmıştı.

Eczanede işini bitirdikten sonra temsilci mağazaya doğru yürümeye başladı. Bir Sanal Gerçeklik kaskı almayı planlıyordu.

Her temsilci mağazada göz alıcı ürünlerle dolu raflar vardı. Bir sürü makine ve cihaz vardı; o kadar çok ki sayılamayacak kadar. Çoğu, akıllı cihazlardı. Nie Yan bazı aletlerin isimleri bile bilmiyordu. Ayrıca bu mağazada hiç bir satış görevlisi yoktu; bir şey almak istediğinde tek yapman gereken kartını okutmaktı.

Nie Yan evden çıktığından beri yarım gün geçmişti ve sonunda Sanal Gerçekli kasklarını sattıkları bölüme ulaştı. Kasklar duvarın üzerinde tek tek sergilenmiştiler. Gözler için tam bir ziyafetti; binlerce farklı tasarımda üç farklı giriş modeli vardı.

En ucuzu 1,300 krediyken en pahalısı bir 1,200,000 krediye kadar çıkıyordu.

Daha yüksek fiyat, daha iyi bir yapılandırma demekti. Ne kadar ödersen karşılığını o kadar alıyordun. Nie Yan'ın parası yalnızca en ucuz yapılandırmaya yetiyordu.

Ayrıca şu anki alınabilir Sanal Gerçeklik kasklarının yanında, sadece rezervasyon yapılarak alınabilen sınırlı seri kasklar da vardı. Onların fiyatları ise altmış milyon krediye kadar çıkıyordu.

Nie Yan şu anki durumuyla bu kasklara sahip olmanın hayallerini kurmaktan başka bir şey yapamıyordu.

Nie Yan kartını kayıtta okuttu. Açık mavi renkli bir kaskı seçmişti ve kimliğini kaska bağladı. Kimliği kaska bir kere bağlandıktan sonra artık kask sadece onun tarafından kullanılabilirdi.

Conviction çıkalı daha sadece yedi gün olmuştu, bu yüzden en yüksek seviyeli oyuncu muhtemelen seviye 5 olmalıydı. Yani diğerlerini yakalamak için zamanı çoktu.

Yeniden doğduktan sonra yoluna çıkan tüm rakipleri büyük ve görkemli bir şekilde ezip geçebilmeliydi. "En yüksek tepeye çık, ve altındaki tüm dağlar önemsiz görünecek."

Rebirth of the Thief Who Roamed the World ÇeviriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin