İyi akşamlar 💕💕 Bu bölüm benim için yazması zor bir bölümdü. Yaşanmış bir hikaye olduğu için gerçekten duygulandım. Destekleriniz için çoook teşekkür ediyorum. Sizinde bölüm sonra duygularınızı merak ediyorum. Yorum yaparsanız çok Mutlu olurum. 💕
Gözyaşlar bazen bedeniniz de ki zehrin kalıntılarıdır. Bazen çok Canınız yanar, o an ölmeyi düşünürsünüz. İnsanlar sizin için ağlıyor, sizi bu hale getiren anneniz babanız ya da her kimse mezarınızın başın da pişmanlıklarını dile getirerek ağlıyordu.
Ağlıyordu...
Ağlıyordu...
Zaman geçerken, artık herkesin acısı dinmişti peki sonra.... Sonra ne oluyor? İnsanlar sizi unutuyor? İnsanlar sizi anmaktan vazgeçiyor. En sevdikleriniz bile adınızı dile getiremiyor, çünkü canı yanacak. İşte siz o saatten sonra mazide gömülü kalacaksınız. Olan size olacak, Meryem gibilere olacak. Onlar acı çekecek sadece acı... Yaşayamadığınız, almak istediğiniz her nefesi, onlar alacak. Yaşamak istediğiniz her saniyeyi onlar yaşayacak.
Meryem oturduğu yerden kalktı. Gözleri yanıyordu, aynaya geçtiğin de yüzüne baktı. Saçları birbirine karışmıştı, gözleri şişmiş, yanağının biri kızarmıştı. Bileği morarmış sol gözü hafiften morarmıştı. Hepsinden yana kalbi çok yanıyordu. Bedenine yapılan şiddetten öte, kalbi yok sayılmıştı. Meryem gerekten bu hayatta hiç önemsenmiyordu?
İşte bu gibi soruları soruyordu sadece kendisine... Sadece sormakla da kalmıyor onların Meryeme yaşattığı şiddeti Meryemde kaderine yapıyordu. Ne acı ki, sonunu artık göremiyordu.
Saçlarını toplayıp eşarbını geçirdi başına ve annesinin hazırladığı kahvaltıya oturdu. Evde annesiyle sadece ikisi vardı, ondan küçük kardeşleri okulda, küçük erkek kardeşi de kreşte abisi ve babası da çalışıyordu. Meryem'in de bugün okulu vardı ama o okula gitmeyecekti. Meryem son savaşını vermeye gidiyordu.
Annesi Meryem'in gözlerine baktığın da için de bir sızlama oluştu. Kızı iyi görünmüyordu, üstelik sürekli öksürüyordu. Meryem'in çayını katarken göz altından onu izliyordu.
"Hele bugün gitme okula, dinlen iyi görünmüyon" diye mırıldanırken Meryem annesinin alttan bakışlarını fark etmişti. Yaptığından pişmanlık duyduğunu da hissediyordu ve onları polise şikayet edeceği için vicdan azabı duyuyordu.
"Yok gidecem zaten son günlerim" dediğin de Ayağa kalktı ve çarşafını giyindi.
"Annem biraz çayını içseydin hele için ısınır"
"Yok iyim ben" sesi kısılmıştı Meryem'in. Gece boyunca hep ağlamış, hiç uyuyamamıştı.
Annesi üstüne gitmedi ve Meryem çıkarken ses etmedi.
Meryem dışarıya çıktığın da Nurcan ve Ahmet'in sohbet ettiğini gördü. Onlara hiç bakmamıştı bile üstelik Nurcana yakalanmakta istemiyor, yine onu gıcık edecek ve Ahmet'in yanında Meryem'i kötüleyip duracak.
Ahmet'in gözünden Meryem kaçmamıştı aynı Zaman'da nurcanın da gözünden kaçmamıştı. Meryeme seslendiklerin de Nurcan için eğlence başlamıştı.
"Ee Meryem, gelinliklere baktın mı kız? Bizim evde bir sürü dergi var sana getireyim de bak" diye Meryem'in üstüne giderken Meryem cevap vermedi. Karakola gideceği için ileride zaten yolları ayrılacaktı. O yüzden sustu.
Ahmet gelinlik lafını duyunca yüzü gerildi ve Nurcana sert çıkışmamak için zor tuttu.
"Meryem , annen Nasıl dün sizin evden bir sürü ses geliyordu. Noldu annen yine mi dövdü."
![](https://img.wattpad.com/cover/88741300-288-k95791.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERYEM
Teen FictionOn iki yaşında, seksek oynarken kaderi ailesi tarafından yazılıp evlenme kararı verildi. Meryem , bilmedi, direndi, tükendi, ölmekte istedi, ama tüm sokaklar , tüm kapılar kapandı. Şimdi GÖZÜ YAŞLI MERYEMİN HİKAYESİNE VAR MISINIZ? •HİKAYENİN TÜM TE...