19.BÖLÜM

1.5K 113 112
                                        

BÖLÜM ŞARKISI: SEZEN AKSU-GİDİYORUM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM ŞARKISI: SEZEN AKSU-GİDİYORUM

Tam olarak bölüm şarkısı bundan başka gerçekten olamazdı. Evet arkadaşlar küçük bir minnacık bir konuşma yapmak istiyorum. Öncelikle bu kitaba gösterdiğiniz o yoğun ilgi ve gerçekten yorumlarınız çok teşekkür ederim. Hepiniz böyle yazınca içimde kelebekler uçuşuyor ve gaza gelip bir bölüm daha yazıyorum. Bildiğiniz üzere iki günde bir bölüm düzenli olarak geliyor ve İnan'ın bu sizin sayeniz de o yüzden gerçekten yorumlarınızı benden eksik etmeyin. 🙏 Bende dedim ki hazır okuyanlar için veya çalışanlar için Pazartesi sendromu başlamışken neden Yen'i bölüm bekleyen okurlarına Yen'i bölüm atmıyorum dedim ve yorumlarınızı okurken gaza geldim . O yüzden napıyoruz çokça bölüm için, güzel yürekleriniz minnacık bir cümle alırım , hepiniz çok seviliyorsunuz 💕

"🤡" Palyonça emojisine bayılan hanginiz??? Ben bayılıyorum da 😂

Hadi tamam tamam amma konuştum diyorum ve bölüme uğurluyorum sizi❤

🚪 'yı açtım buyurun.

🍂

"Söylesene anne, en son biz ne zaman birbirimize sarıldık, sen ne zaman beni öptün.Ne zaman bir derdimi dinleyip beni teskin ettin. Ben küçüğüm ya hatırlamam belki, ama sen hatırlarsın"

Başını eğdi. Sanki ağır bir suç işlemiş gibi. Konuşmadı mesela. Meryem konuşmasını beklerken annesi sessiz kaldı. En çokta bu zoruna gitti. Hani dese ki sen hatırlamıyorsun ben seni bebekken , öperdim koklardım dese, yemin ederim inanacaktı.

"Susma anne, konuş işte. Bak kızın büyüdü. Artık karşında ağlayan bir kız Yok. Sana yalvaracak bir kız da Yok." Dediğin de oda bakışlarını kaçırdı. Kalbinde fokur fokur kaynayan o dalgalar gözlerinden fışkırmak istiyordu. Ama Meryem izin vermedi çünkü kontrol altına almayı çoktan başarmıştı. (Yakında...)

•••••••

Yollar dikenliydi. Meryem eve doğru ilerlerken , dikenler çorabını yırtmış ve derisini çizmişti. Bedeninden çok aldatılmışlığın o ezik duygusu yakıyordu canını. Sanki o histe bir diken gibiydi ve beynini derinden çiziyordu.

Derin bir nefes aldı eve girmeden önce. Yol boyunca kimse konuşmamıştı.

Meryem elini yüzünü yıkamak için banyoya gitmek istediği an kolundan biri tuttu ve sürükleyerek odaya soktu. Kolundan tutan kişi nurettindi. Belli ki, Meryemi almadan önce dolduruşa getirmişlerdi. Yol boyunca konuşmamalarının tek sebebi buydu. Bunu anlamayacak kadar aptal değildi Meryem.

"Sen ne biçim kadınsın!, niye elaleme evdeki sırları anlatıyorsun" dediğin de Meryemi geri itti.

"Elalem dediğin benim ailem!" İlk kez kocasına ses çıkarmıştı Meryem. Tüm bu olanlardan sonra dayanacak ne gücü ne de mecali kalmıştı.Herkes onu üzmekten canını yakmaktan zevk alıyordu sanki. Ve herkes, onun mutsuzluğundan nemalanıyordu. Onun mutsuzluğunun üzerine mutluluk inşa ediyorlardı. Ne kadar dayanabilir o mutlulukları bilmiyor ama kendisi dayanmadığı aşikar.

MERYEM Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin