Arkadaşlar herkese benden selamlar. Umarım hepiniz iyisinizdir ve hayatınız da herşey iyiye gidiyordur. Askıma bakarsanız benim ki inişli çıkışlı. Hayat bazen tam istediğim gibi oldu derken öyle bir şey oluyor ki bir anda tepetaklak oluyorum. Tıpkı Meryem gibi.
Meryem'in bende yeri o kadar farklı ki, çünkü onu ilk kez gecenin üçünde yazarken , göz yaşlarımın nasıl aktığını, içimin nasıl yandığını kimse bilemez. O gün dedim ki, ben Meryem'le büyüyeceğim. Ben Meryem'le acılarımı tadıp, onları onarıp sonra da Meryemi yaşatacağım. Onunla annelik duygusunu tadacağım, omunla ağlayacağım, güleceğim. Nitekim öyle de oldu.
Sonra onu yazdım ve hiç pişman olmadım. Hayatım da sizin gibi güzel, ve gerçekten kitabıma değer verem insanları görünce öyle mutlu oluyorum ki. İyi ki vardınız, umarım benden, Meryem'den hiç gitmezsiniz.
Normal de bölüm şarkısı eklemem ama bu şarkıyı dinledikten sonra çok etkilendim.
BÖLÜM ŞARKISI: GÖKÇE ÖZGÜL: VUR YÜREĞİM.
•••••ALMANYA-LENTİNG••••
Meryem, parkta Ahmet'i beklerken bakışları gök yüzündeydi. Gök yüzünün parıltılarında yaşamak isterdi. Mesele şu an tam olarak gördüğü o bulut olmak istedi.
Bulutları hep severdi. O yüzden yine gözüne bir bulutu kestirdi. O kadar dalmıştı ki, Ahmet'in geldiğini dahi fark edememişti.
"Meryem" Ahmet , Meryem'in yanına oturduğun da ilk olarak neye baktığını fark edememişti. Yeşil gözlerinin parladığı yere baktığın da anlayamadı.
"Ben geldim" o anda Meryem Ahmet'i fark ettiğin de hemen toparlanıp az önce kendi kendine bulutları bakıp güldüğü için utanmaya başladı. Sanki ayıp bir şey yapmıştı.
"Şey... Ben... kuş geçiyordu da ona bakıyordum" Dudaklarını birbirine bastırırken, gözlerini kıstı.
"Öyle mi çok mu seversin kuşları"
"Yani çok severim ama kelebekleri daha çok severim"
"Neden?"
"Çünkü ömürleri kısa olur. Acı çekemeye vakitleri bile olmaz"
Ahmet omdan yaşça da büyük olsa bazen Meryem'in söylediği şeylere şaşırıyordu. Bazen gerçekten karşısın da ablası varmış gibi hissediyordu.
"Meryem, ben şey soracaktım. Hani Nurcan senin nişanlandığını..." devamını getiremedi Ahmet. Meryem'in gözlerine acının gölgelerinin düştüğünü fark ettiğin de dediğine gerçekten pişman olmuştu.
"Hayır, şey yani ailem bozdu nişanı. Ben artık nişanlı değilim ki" işte o an ileri de söylediği o yalanın ne kadar ağır alacağını tahmin bile edemezdi.
"Gerçekten mi" Ahmet fazlasıyla şaşkındı. Aslında diyecek pek bir şeyde Yoktu. Onu üzmemek için sadece sessiz kaldı.
"Hani geçen gün bana bir hikaye anlatacaktın, ama aklıma gelmedi adı"
Kısa bir süre düşündüğün de Ahmet hatırlamıştı.
"Tilki yağmuru" dediğin de Meryem sevinerek alkış tuttu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
MERYEM
Novela JuvenilOn iki yaşında, seksek oynarken kaderi ailesi tarafından yazılıp evlenme kararı verildi. Meryem , bilmedi, direndi, tükendi, ölmekte istedi, ama tüm sokaklar , tüm kapılar kapandı. Şimdi GÖZÜ YAŞLI MERYEMİN HİKAYESİNE VAR MISINIZ? •HİKAYENİN TÜM TE...