Bölümmm

3.9K 205 16
                                    


Öncelikle geçen sefer parmağımın kırık oldugunu soylemistim. Evet, halen atelde ve bilgisayar mefta moduna gećti. Eh, su an icinde yeni bir bilgisayar alacak bütçede maalesef ayıramıyorum. Haliyel telefondan idare edicez bir süre. Anlayış göstermenizi rica ederekten uzun olmasa da bir bölum birakiyorum. Yeniden gorusmek üzere....

“O halde bir daha  senden kopmama izin verme” dedim yanağından aşağı  doğru  süzülen  gözyaşını  silerek. Burnunu hafifçe çekip kollarını  boynuma doladı  ve titrek nefesini sessizce dışarı bıraktı. Ellerim  onun beline dolanıp  kendime daha çok  çekerken kokusunda yıkanıyordum tekrar.  Onun güvenli  alanında benim kalbim bir yapboz parçasıydı  sadece. İşte  bu şekilde  huzura adım  attığımda  tamamlanıyordum onunla.

Kısa  bir süre daha kollarım arasında  dindirdi gözyaşlarını. Geri çekildiğinde  elini boynumdan  çözüp  masanın üzerindeki kutulara uzandı.  İlk olarak bilekliği  kutusundan çıkarıp  uzattı.  İkimizde hatalarımızdan ders almayı öğrenmiştik  ve biliyordum ki bir daha birbirimizden kolayca kopmayacaktık.

Bilekliğin zincirini avuçlarım arasına bırakırken nazikçe  kolunu öne doğru uzattı Defne. Soğuk metal bileğini sarmaya başlarken olabildiğince  yavaş hareket  ediyor ve bu anı hafızama her ayrıntısıyla kazıyordum. Yaşadıklarımız bir ışık gibi hafızamda belirip kayboluyor  içimin  ne yaparsam yapayım burukluğuna engel olamıyordum. En güzel  anılarımızın sandığımdan daha fazla derin bir kesiği  vardı  acıyla  baş başa bırakan. Üstelik Defne ’nin saklamaya çalışsa da hüzünle bakan gözleri de içimdeki bu burukluğun giderek kalbimi sıkıp  sıkıp  bırakmasına neden olurken kolayca gülümseyemiyordum.

Kolay şeyler  yaşamamıştık her ikimizde. Onun hayata tutunan umut ve güven  dallarının halen  kırık  olduğunu  bilsem de bir yanım  yeniden uzaklaşmasından korkuyordu. Benim kayıplarımın telafisi yoktu hayat karşısında fakat onun kanatlarındaki kırıkları iyileştirmek mümkündü. Ve her ne olursa olsun onun dünyamdan  bir daha uzaklaşamayacağını bilerek, emin olarak yapmalıydım bunu.

Evlilik için onu aceleye getirdiğimin farkındaydım. Benim  aksime gençliğini ve hayatı yaşamaya  daha yeni başlamış bir genç  kız için evlilik gibi sorumlulukların altına çektiğimin  farkındaydım.  Biraz bencilceydi kararlarım Defne’ye karşı.  Yine de onu kaybetme korkum epey büyükken bencil yanım kollarım arasına hapsetmekten geri durmuyordu. Kaçınılmaz yanım oydu. Kaçamayacağı dünyası ise bendim.

Bilekliğin kilidini takıp serbest bıraktığımda avuçlarım arasına çektim elini. Parmak uçlarım alttan nabzı üzerinde dans ediyordu. Derin bir soluk çekerken kokusundan ciğerlerime içimde ki burukluk yüzüme yansıyarak konuştum.

“Bunları teninden koparırken hatırlıyor musun bana hastasın demiştin. Bunun bir sevgi olmadığını ve bencil ama hasta ruhlu bir adam olduğumu söylerken aslında sözlerinin pekte yalan bir tarafı yoktu... Bencilliğimi kabul ediyorum Defne. Her ne olursa olsun seni öyle derinden seviyorum ki,kırıp döksem bile sadece beni sev istiyorum. Benden uzaklaşma, sadece nefesini hep bir adım ötemde hissedeyim istiyorum. Elimden gelse seni bir fanusun içine kapatmak isterken bir diğer yanım seni özgür de  kılmak istiyor. Ona bunu yapma diyorum defalarca ama içimde ki o karanlık taraf hep daha fazlasını istiyor. Seni kaybetmek korkumken en büyük korkum incitip seni yok etmek. Bununla nasıl başa çıkacağımı inan bilmiyorum.”

Karanlık tarafımdan dökülen sözler ile Defne yüzünde ve gözlerinde acı bir ifade ile baķıyordu artık. Avuçlarım arasındaki eli dans eden parmaklarımı durdurup kendi hükmü altına alırken, diğer eli hemen yüzümü avuçları arasına almıştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 02, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SEN ONA AŞIKSIN 2- SIYAHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin