*Kai Hartman
Puhahaha! Bir saniye..bir saniye. Şu an karşımda hani şu masallardaki şık giyinimli prens birde kurderelerle süslü pespembe -kısa etekli- güzel elbise giyen prenses var ya, hatırladınız mı? Işte Emily ve Lukas onların kostümlerini giymişler. Neye mi gülüyorum? Prenses olan Lukas'ta ondan! Sarı uzun bir perukta takmış! Puhahaha! Tamam..tamam. Sakinim. Uh~
Emily Lukas' ı sürükleyerek yanımıza geldi. Tabi önce onları tanıyamadık. Ama Asher onları biraz süzdükten sonra isimlerini söyleyerek bağırdı. Üç saniye sesizlikten sonra hepimiz katıla katıla gülmeye başladık. Asher kendini zorlayarak gülmemeye çalıştı. Çalıştı.. ama başaramadı. En son o da dayanamayarak bize -gülmeye- katıldı.
Ha bu arada Asher vampir olmuştu. Ama o da bir Japon çizgi dizisinden bir vampirdi. Dizinin adı serap mı neydi? Neyse. Lukas utanıp elleriyle yüzünü kapanmıştı. Gerçi yüzündeki makyajla tanınmaz halde.
Müdür Yardımcısı -okulda sevdiğim tek hoca oluyor kendisi- konuşmaya başlamasıyla gülmeyi kestik.
Müdür Yardımcısının söylediğine göre okul Korku Evi ve Şeker Evi olarak ikiye ayrılarak dekore edilmişti. Çeşitli yarışmalar da yapılacaktı. Saat 13:30'da ise tiyatro gösterileri başlayacak. Tiyatro gösterilerinde sonra -bizim gibi- gönüllü olarak gösteride bulunacaklar sahneye çıkacaktı.
Müdür Yardımcısı konuşmasını bitirdiğinde hoparlörlerden bilmediğim garip bir müzik çalmaya başladı. Ne alaka şimdi demeye kalmadan. Okuldan tek tekerlekli uzun bir bisiklet süren on tane kadar palyaço çıktı. Palyaço...
PALYAAAÇOOO!!!
Yarım saat sonra:Kai : Nerdeyim..ben?
Asher : Revirdeyiz.
Ne olduğunu hatırlamaya çalışırken Asher gülmeye başladı. Yataktan inip sandalye çekip Asher'in önüne oturdum.
Kai : Tabi ya palyaçolar! Piç badana yüzlü herifler! Komik kostümlü şeytanlar!
Asher : Bu biraz ağır olmadı mı?
Kai : Hiçte bile. Kes gülmeyi sende. Hem buna ne oldu? Diğerleri nerede?
Asher : Tamam, gülmeyi kesiyorum. Lukas'a gelince bir kaç kişi onu korkutmuş. O da bayılmış. Lukas bayılınca Emily bir prensese ihtiyaç duyduklarını söyleyip Amy'yi götürdü. Size göz kulak olucağımı söyleyip diğerlerini gönderdim. Atticus sabah konuştuğumuz gibi Mia ile birlikte. Noah ve Jordan birlikte gezeceklerini söylediler. Jayden ise birinci sınıf olan arkadaşlarıyla birlikte gitti.
Kai : Birinci sınıf mı?
Asher : Biri korsan, biri cadı biri de iskelet kostümü giymişlerdi. Ha birde kızlar basketbol takımında ki Atticus kadar uzun olan kız varya, o da vardı ama o kostüm giymemişti.
Kai : Ha...anladım. Asher?
Asher : Hmm.. Ne var?
Kai : ...Benim bu.. değişme olayı..
Asher : Evet. Nerden çıktığını bilmiyorum ama adam oluyorsun be arkadaşım.
Kai : Iyi mi..oluyorum yani?
Asher : Tabi. Çok iyi hatta. Gereksiz kavgalar çıkamıyorsun. Önüne çıkanı ezmeye kalkışmıyorsun. Daha önemlisi başkalarına değer vermeye başladın.
Kai : Aslında birisi istedi..
Asher : Sadece birisi istediği için mi bu kadar değiştin?
Kai : Evet.
Asher : Peki. Bu seni rahatsız mı ediyor? Yani-
Kai : Hayır..hayır. Kesinlikle hayır. Doğrusunu söylemek gerekirse daha mutluyum.
Asher : Buna sevindim. Peki..kim bu değişmeni isteyen kişi?
Asher'e bir süre baktıktan sonra iç çektim.
Kai : Jayden.
Asher : Ne!?...Nasıl!?
(Y.N: Bu kısmı Kai çok hızlı söylüyor.)
Kai : Ilk önce ödevlerimi zorla yaptırmaya kalkıştım. Onu tehdit ettim. Sonra nedense ondan etkilenmeye başladım. Alış veriş merkezine gittiğimizde Noah'ın gösterdiği kişiyi Jayden zannettim. Meğersem Jordan'mış. Tabi daha biz bunu bilmiyoruz. O zaman çok kıskandım. Lanet olsun! Kendimi tutamayarak onunla oldum! Resmen onu taciz ettim. Sonra o bir haftalığına anneannesine gitti. Her yerde onu aradım. Onu göremediğim için çıldırmak üzereydim. Sonra o geldiğinde ona çıkma teklifi ettim. O da eğer iyi birisi olursam kabul edeceğini söyledi. Ondan sonra iyi olmaya çalıştım. Sonra Jordan geldi. Noah'la çıktıklarını öğrendim. Sinemada rastlantı sonucu buluşmadık. Onlara gelmesini söyleyen Noah'tı. Tabi işin içinde bende vardım. Işte sahile giderken arabada Jayden'e bir kez daha çıkma teklif ettim. O da kabul etti. Yani biz şimdi sevgiliyiz. Ben şeyi düşünüyordum.. Iyi birisi olup olamdığımı düşünüyordum. Neyse boş ver gitsin.
Asher gözlerini pörtleterek bana bakıyor. Ben ise gözlerimi kaçırıyorum. Bir süre sesizlikten sonra Asher konuştu.
Asher : Çıktığınızı başka birisi biliyor mu?
Kai : Aslında hayır. Nedense sana söylemek istedim. Ama galiba Jayden saklamak istiyor. Yani bir süreliğine.. Yaa~ Ne gülüyorsun? Arkadaş saydık sırrımızı anlattık, senin yaptığına bak!
Asher : Özür dilerim. Aslında benimde bir sırrım var. Ama anlatıp anlatmamakta şüpheliyim.
Kai : Ben bir sırrımı anlattım diye seninde anlatmana gerek yok.
Asher : Jayden'e helal olsun. Adam etmiş seni.
Kai : Eee? Ailen gelmişti ne oldu?
Asher : Ben eve vardığımda dayım çok kötü bir haldeydi.
Kai : Dur tahmin edeyim. Amcanlar bir güzel benzetmişlerdir bu sefer.
Asher : Aynen. Dedemler bile vurmuş. Yanlarında götürdüler zorla. Büyük amcamın araba tamirhanesi varya hani.
Kai : Hatırlıyorum. Amy üstüme koca benzin kutusunu dökmüştü. Yapış yapıştı.
Asher : Evet. Orada zorla çalıştıracaklarmış. Çalışmazsa da..
Kai : Dedeciğinin bastonunu kıçına yer.
Asher'in gülmeye başlamasıyla bende güldüm.
☆→★
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lovex3!! ( boyxboy )
Teen FictionDikkat!!! Boyxboy içerir. Rahatsız olacaklar okumasın. ............................. Birinci çift : Zorla ödevlerini yaptırdığı çocuğa aşık olan bir bad boy. İkinci çift : Bütün kızlarla arkadaş, çoktan eşcinsel olan bir genç gördü ve ilk görüşte a...