Lovex3!! || Bölüm 22 Sevgili

139 7 0
                                    

*Jordan Rockwell

Kardeşim gerçekten de iyi bir yerde çalışıyor. Benim de iş bulup kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılamalıyım.

Sabah gazeteden bir kaç uygun iş ilanı bulmuştum. Onları kontrol edeyim. Onlar olmasa da iş aramaya devam ederim.

Iş ilanındaki yeri bulmakta zorluk çekiyorum. Sonuçta buralarda yeni sayılırım. Ilandaki iş yerini bulmak için yüksek apartmanların arasındaki dar ve pek kullanılmadığı belli olan tek yönlü yoldan yürürken sarışını görmem mi? Elinde ağır olduğunu tahmin ettiğim renkli bir kutu var. Tatlım ya yorulmuşa benziyor. Kafasını kaldırdı ve beni fark etti. Yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı. Kutuyu yere bıraktı. Koşarak yanıma geldi ve bana sarıldı. Sımsıkı sarılıyor.

Ben nasıl bir tepki vermem gerektiğini bilmiyorum. Kalbim hızlı atmaya başladı. Yüzümün kızardığını hissede biliyordum. Sarışın bir anda kendini çekti. Onunda yüzü biraz kızarmıştı. Yüzüme endişeli bir şekilde baktı.

Noah : Şey ben üzgünüm. Seni bir anda gördüm ve kendimi tutamadım. Yani rahatsı-

Jordan : Sorun değil.

Yüzünü bana çevirdi. Bakışı sanki açıklama bekliyor gibiydi.

Noah : Nasıl yani?

Evet. Benden açıklama bekliyordu. Benim de hislerimi saklamak gibi bir niyetim yok zaten.

Yanaklarım neden bu kadar sıcak. Yüzüne bakmayı kesip gözlerimi gözlerinden kaçırdım. Ellerimle yanaklarımı tutum. Nedense nabzım hızlanmaya başladı. Cevap vermediğim için sarışınım endişelenmeye başlamışa benziyor.

Noah : Iyi misin?...Cevap versene...Seni rahatsız mı ediyorum?

Son söylediğini zar zor duyabilmiştim. Kendime gelmem gerek. Yüzüne baktım. Üzgün ve endişeli yüzünü gördüğümde kalbime hançer saplamış gibi oldu. Derin bir nefes alıp verdim. Ellerimi indirdim. Gözlerimi bir süre kapatım. Gözlerimi açıp onun o siyah gözlerine bakmaya başladım. Gülümsemeye çalışarak konuşmaya başladım.

Jordan:Aaa...Şey...Nasıl söylemem gerektiğini bilemiyorum. Senin şu çıkma teklifinle ilgili.

Çıkma lafını duyunca biraz daha endişelenmeye başladı. Ve sözümü bitirmeme izin vermedi.
Noah : LÜTFEN!

Bağırarak söyledi. Şaşırdım. Şimdi neden böyle büyük bir tepki verdi ki ? Ağlayacak mı o? Neden gözleri doldu ki şimdi? Dizlerinin üzerine düştü. Elleriyle yüzünü kapatarak ağlamaya başladı.

Noah : Lütfen, lütfen beni bırakma. Söz veriyorum istediğin her şeyi yaparım ama nolur beni bırakma.

Söyledikleri beni dahada şaşırmıştı. Beni gerçektende bu kadar seviyor mu? Beni kaybetme korkusu ile ağlıyor şu an. Beni gerçekten de seviyor. Yanına gittim. Önünde durdum bir dizimin üstünde oturdum. (Y.N:Hani şu evlenme teklifi ederkenk ki şekil anlayın işte)
Bir elini yüzünden çektim. Bana bakmaya başladı. Ağlamayı kesti. Burnunu çekti. Yüzüme bir gülümseme taktım. Gözlerinin içine bakmaya başladım.

Jordan: Ağlaman çok gereksizdi. Çünkü senin gibi bir civcive hayır diyecek halim yok.

Gözleri parıldamaya başladı. Diğer elini yüzünden çekti.

Noah : Gerçekten mi?

Başımı evet anlamda salladım.

Noah : Şimdi....Sevgili mi olduk yani?

Bu söylediği kızarmama neden olsada bu anı bölmek istemedim.
Jordan : Bilemiyorum. Yani daha önce kimseyele çıkmadı.

Noah : Yani ilk sevgilin mi oldum?

Neden beni utandıracak şeyler söylüyordu ki. Kızardığımı göstermek istemedim. Başımı eğdim. Evet anlamda başımı salladım.

Nasıl bir tepki vereceğini düşünürken üzerime atladı ve sımsıkı sarıldı. Kafasını omzuma gömdü. Yere yıkılmamak için ellerimi yere dayamak zorunda kaldım. Yaklaşık beş dakika boyunca böyle kaldık.

Sarılmayı kestikten sonra ayağa kalktık. Ağlamayı kesmiş, sevimli bir şekilde bana bakarak gülümsiyordu. Bende ona karşılık vererek gülümsedim. Birbirimize bir süre baktıktan sonra bana doğru biraz yaklaştı. Ben ise hala onun gözlerine bakıyorum. Bana biraz daha yaklaştı. Birazcık daha. Aramızdaki mesafe yok denecek kadar azaldı. Nefesi yüzüme değdiğinde gözlerimi bir an kapattım. Elleriyle yanaklarımı tuttu. Gözlerimi açtım. Şu an ne yapmam gerektiğine dair hiç bir fikrim bile yok. Nereden gelmişti bu beklenmedik cesareti. D
emin ağlayan o değil miydi?

Baş parmağıyla dudağımı okşamaya başladı. Kalbim ise yerinden sökülüp özgürlüğünü ilan edecek gibi atıyor. Gözlerini yumdu ve dudağını dudağımla buluşturdu. Ben şok. Ben iptal. Ben vefat. 

Gözlerimi yuvalarından çıkacakmış gibi açtım. Bir eliyle hâlâ yanağımı okşarken diğer elini belime sardı. Ve beni kendisine çekti. Gözlerini açtı. Biraz duraksayıp ona karşılık vermemi istedi. Buna karşılık hiç bilmesemde elimden geldiği kadar karşılık vermeye çalıştım. Alt dudağımı ısırdığında istemesizce inledim. Bu sırada dudaklarımı araladı. Dilini ağzıma sokup dilimle oynamaya başladı. Iki elimi de beline sardım. Ona karşılık vererek öpüşmeye devam ettik.

Nefessiz kalana kadar öpüştük. Nefes almak için ayrıldığımızda gözlerini açtı. Anlını anlıma yasladı. Zar zor nefes alıyordum.

Noah : Iyi misin?

Yüzüne baktım. Endişelenmişe benziyordu. Gülmeye başladım.

Noah : Neden gülüyorsun?

Ben gülmeye devam ederken o bana meraklı gözlerle bakıyordu.
Jordan : Ilk sevgilimsin ve deminki ilk öpücüğümdü.

Söylediklerime karşılık gözleri kocaman açıldı. Sonra bana katılarak gülmeye başladı. Şimdi düşündümde birbirlerine sarmaş dolaş, gülen iki genç erkeği görenler ne düşünür. Aman çokta tın. Şu anki mutluluğumu kimse bozamaz.

Biz gülmeye devam ederken civcivimin telefonu çaldı. Evet, artık ona civciv diye sesleneceğim. Çünkü kendisine yakışıyor. Hani sarı saçlı siyah gözlüya bana nedense civcivleri anımsatıyor. Gülmeyi kesti. Civcivim telefonu açmak için benden ayrıldı. Telefonunu açtı.

Noah : Evet~...Tamam....Özür dilerim...Hemen geliyorum. Bye~

Telefonu kapattı ve bana döndü.
Noah : Benim arkadaşlarla buluşmam gerek.

Jordan : Peki, sana iyi eğlenceler. Görüşürüz.

Noah : Görüşürüz.

Civcivim yere bıraktığı kutuyu alarak seke seke gitti. Görme alanımdan çıkana kadar onun arkasından baktım.

Günüm iyi başladı. Ve böyle devam etmesini istiyorum. Çünkü daha iş bakacağım. Bekleyin beni ben geliyorum.
Wuhuuu.....

Lovex3!! ( boyxboy )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin