Mücadele

28 4 4
                                    

Bir yıldız kaydı. Bir çift dilek tuttu. Bu dilekler mutlu dileklerdi. İçerisinde gülümsemelerin, kahkahaların bolca aşkın olduğu dilekler. Birden çok parçaya ayrılan o yıldızın her bir noktası Mavi'nin kalbinden kopuyordu oysa ki... İnsanlar bunu bilemezlerdi. Dünyanın tüm normal hali bunu bilmemeleri içindi. Öyle de oldu bilmediler. Herşey normal akışına dönmüştü. İstediği gibi Loren'i ele geçirmişti. Ve bunun için yıllardır uğraşıyordu. Aşk; Loren için bir mayın görevi görmüştü. Tüm yakınları ölüm meleği tarafından alınmıştı sadece yurtdışında tanıdığı bir kaç arkadaşı ve orada tanıyıp sevdiği insanlar gelmişti son yolculuğuna. Hersey ölüm meleğinin kurduğu senaryoya uygun ilerlemişti. Tıpkı diğer insanlar gibi hayata veda etmişti. Bir ölüm değildi, bu bir intihar vakasıydı.

Mavi sayıklıyordu. Defalarca ağzından çıkan ve tekrarlanan cümleler Peter'ın canını acıtıyordu. Tüm bu olanlardan kendisini sorumlu tutuyordu. Lorenin ölümü ve Mavinin durumu, ölüm meleğinin onları bulmasının nedeninin kendisi olduğunu düşünüyordu. Mavi doktorların uğraşlarına rağmen bilekliğini elinden bırakmamıştı. Artık hayata da tıpkı bilekliğe tutunduğu gibi tutunmak zorundaydı. Annesi neler olduğunu anlayamamıştı. Ama soru soramayacak kadar yorgun ve üzgündü. Kızının yaşadığı psikolojik ve fiziksel sorunları kendi bedeninde ve ruhunda hissediyordu. Kocasından sonra kızını da kaybetmek istemiyordu.
Mavi, gözlerini araladı. Araladığı ilk anda iki damla gözyaşı gözlerinden süzüldü. Peter;

-Doktor! Doktor! Mavi gözlerini açtı Lütfen Gelin!

Annesi kızının elini tutmuştu. Mutluluktan ağlıyordu. Doktor Peter'ın ve Annesinin odadan çıkmasını istedi.

Mavi;

-Ne oldu? Neden buradayım, gitmek istiyorum

Doktor;

-Lütfen kendinizi yormayın, sadece bir travma geçirdiniz. İyisiniz.

Elindeki iğnedeki dozu yavaş yavaş Mavi'ye enjekte etti. Ve odadan ayrıldı.

***

İçimde büyük bir huzursuzluk, elimde bilekliğimin izinin vermiş olduğu tuhaf acı vardı. Bilekliğim... Loreni hatırlatıyordu. Loren şimdi yok muydu? Gökyüzüne baktım. Bir hiçliğe bakıyor ve öyle hissediyordum. Annem ve Peter hızla odaya girdiler.

Peter;

-Mavi iyimisin? Bak biz burada, senin yanındayız.

Annem;

-Kızım..

Gözlerimden yaşlar akıyordu. Sadece "Özür dilerim" diyebildim. Ne için olduğunu bilmesemde gerekli oldugunu hissediyordum. Peter'ın gözleri kırmızı renkti. Ağlamış gibi görünüyordu. O da en az benim kadar büyük bir travma atlatmıştı. İçim acıyordu. Nasıl güçlü duracağımı bilmiyordum. Loren hakkında soru sormaktan korkuyordum. Bana ölüm mezar gibi kelimeler kullanmalarından ölesiye korkuyordum.

Biz o ormandan üç kişi çıkacaktık buna inanıyorduk. Olmadı, kaybettik.

"Uyumak istiyorum" dedim, diyebildim. Annem gözyaşlarını silerek kapıya yöneldi, Peter gitmeye yöneldi ama geri döndü. Bana o kelimeleri kullanacağından emindim. Elimi tuttu. "Özür dilerim, Mavi" dedi.

KAYIP YILDIZ #wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin