Albertin Kayıp -17-

190 41 2
                                    

Acısını da tatlısını da aynı anda yaşattın bana, insan yaşarken hele ki böyle çok severken ölür mü? Size sorarım. Ben öldüm yaralarıma merhem olursun sanmıştım çünkü ilk kez yaralarımı sarmış hatta iyileştirmiştin gün geçmeden yeni yaralar açıldı lakin bu sefer bedenimde değil ruhumda...

Etrafa gülücükler saçan, içi içine sığmayan hele ki ismini duyduğumda kalbi bir başka atan aşık bir kızdım ben, aylardan mart 22 aramızda geçen şeylerin bir daha tekrarlanmayacağını söylediğinde bende açtığın yara ikiye katlanmıştı seviyorum diye ilk buna katlanmıştım veya katlandıklarımdan biriydi sayamadım. Daha sonra aradan bir hafta geçmiş ben bende ki özlemini alıp çarşıya çıkmıştım çünkü artık duvarlar üstüme üstüme geliyor bunalıyordum insanı rahatlatan tek şey müziktir sözüne inanarak bir şarkı açmış çarşıya doğru yürüyordum ki omzumda hissettiğim elle birlikle irkilip arkamı döndüm ve bakmaya kıyamadığım, bakmalara doyamadığım o adam, seni bir yere götüreceğim dediğinde şaşırmış ve bitmek bilmeyen bir yola çıkmıştık ve geldiğimiz yerden tüm şehir ayaklar altındaydı ve oturuyorduk, yol üstünde almış olduğun çekirdeği çıtlıyorduk aylardan nisan 3 ve 16:20 civarı seninleydim muhabbet ediyor sanki hiç bir şey yaşanmamış gibi devam ediyorduk konu konuyu açtığında "sarılmayacak mısın?" demiştin ve bu soru şu an olduğu gibi o zamanda kızarmama neden olmuştu ve sana sarıldığımda huzur kokanın bu şehir değil sen olduğunu anlamıştım sen benim ilk göz ağrım olduğun gibi ilk kalp ağrımdın ve hep öyle kalacaktın...

Canımızdan can gidiyor ama insan her şeye alışıyor öyle değil mi? Ölüme bile alışıyor sevdiği adamın başkasına ait olmasına bile alışıyor ve bu bir bakıma ölümdür zaten insan bir tek ölüme alışamaz hele ki ölümden sonra ki yalnızlığa...

Ben bana ait olmayan bir adamı kalbimin en derinliklerinde severek ölümle burun buruna gelmiş fakat ölmemiştim, sevdiğim adamı paylaşmıştım yine ölmemiştim hayat o kadar zorlaşırken ben bir çıkış kapısı bulamamıştım belki de Albertinin dediği gibi yapmalıydım aylardan aralık 12 "iki sene öncesine kadar yoktum" demişti ne kadar söylemesi kolay değil mi? Fakat bir kadına söylenmemesi gereken bir yasak cümle adeta, belkide ilk kez onun dediklerine boyun eğme vaktiydi ve Efilya acısından ölse bile artık dönemezdi bu adama kalbinde binbir parçayla...

Albertin Kayıp  #wattys2019Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin