14.Bölüm

248 23 17
                                        

Bedirhan arabaya binmiş tekrar bizi izliyordu,bakışları nefret doluydu. Yağız çocuk gibi mutlu verdiğimiz ara ona iyi gelmişti sanırım.

"Melisa kemerini bağla bakalım"

Resmen Yağız'la göz göze gelmek istemiyordum.

"Yağız benim çok uykum var geldiğimiz de beni kaldırır mısın?"
"Tabi neden olmasın,tatlı rüyalar"

Aklımda Bedirhan vardı dedikleri gibi kesin Yağmur'la birlikte olmuş,bunları düşünürken cafeye gelmiştik.

"Uyan,uyuyan güzel"

Bu söze karşı sadece  "tamam" diyebildim,içeriye girdikten sonra gözüme direk karşımda ki masa çarptı ve yüksek bir sesle;

"Allah kahretsin"
"Ne oluyor Melisa? Korkuttun beni"
"Telefonu arabada unuttum"
"Kızım buna böyle tepkimi verilir? Bekle ben alıp gelirim"

Aslında telefonum cebimdeydi,Bedirhan bana düşmanı gibi bakıyordu ve baktıktan sonra kızın elini tutup bir süre sonra sürekli öpüyordu.

"Birtanem telefon arabada yok"

Gözümü Bedirhan'dan ayırıp;

"Canım kusura bakma telefon cebimdeymiş fark etmemişim"
"Sorun değil,hadi ben çok açım yemek yiyelim eskisi gibi"

Sesli gülerek Bedirhan'ın  dikkatini bana doğru çevirmişti,bende ona baktıktan sonra;

"Eskisi gibi"

diyip yanağını sıkımıştı,bensiz neler yaptığını anlatıyordu ve zaman o kadar çabuk geçmişti artık gözlerimden uyku akarken durumu Yağız fark etmiş olacaktı;

"Uykun geldiyse kalkalım mı?"
"İyi olur canım"

Arabaya bindik ve ben içimden Bedirhan'a lanet ediyordum,neden bilmiyorum ama tavırlarım fazla sertti ona karşı. Günü birlik ilişki dediği bu muydu? Nerdeyse 2 ay olmuştu. Gerçekten fazla sinir olmuştum,yüzüne bakmak istemiyordum ama bunu kaçıncı söyleyişim bilmiyordum. Yağız'ın önüme doğru eğildiğini fark ettim,sanırım eve gelmiştik.

"Bir şey mi oldu Yağız?"
"Geldik Melisa,seni gerçekten çok özledim bir daha ne zaman görüşeceğiz?"
"Yağız sınav zamanım bu ara fazla yoğunum"
"Özür dilerim seni sıkmak istememiştim"
"Sorun değil Yağız"

Suratı düşmüştü ama özlemediğimi fark etmiştim ve hatta bir daha buluşmak istemiyordum.

"Ben artık eve gireyim"
"Tamam canım görüşürüz"

Yağız'a gitmesini işaret ettiğimde kafasını sallayarak gitmişti,kapıya doğru yöneldim ve aynı sesi bir çok kez duymuştum.

"Hergün başka bir erkekle gezme işi yeni mi çıktı?"
"Seni ne ilgilendirir Bedirhan,hem senin burada ne işin var?"

Bedirhan bir adım atarak duraksadı;

"Seni almaya geldim artık bende kalacaksın"

Bedirhan'ın yaptığı hareketin aynısını yaparak ona bir adım attım.

"Sen kimsin de bu kararı alıyorsun?"
"Ben mi kimim?"
"Evet burada başka biri olmadığına göre sensin!"
"Ben senin her an canına zarar verecek olan sahibinim ve sende benim kölemsin ben ne dersem onu yapmak zorundasın anladın mı?
"Sen ne saçmalıyorsun Bedirhan?
"Dediklerimi anlamıyor musun kızım?"
"Defolup git şurdan,defol şimdi sen beni anlıyor musun?"

O sinirle kolumu hızlıca tutup sürüklemeye başladı.

"Yürü lan! Yetti artık kızım her gün başka erkeklesin,elimden kaza çıkmadan yürü"
"Ya sanane anladın mı sanane? Gelmiyorum sen kimsin be? Gelmiyorum"
"Bana bak Melisa seni şurada öldürürüm,bin şu arabaya"
"Binmiyorum,seninle gelmek istemiyorum"

Beklemediğim bir anda Bedirhan beni  duvara  yasalayarak dudağımdan öpmüştü ve benim sadece içimden gözlerimi kapatmak gelmişti ama bana söyledikleri gelmişti aklıma ve Yağmur'u nasıl öptüğü,bunlar içimi kemirirken Bedirhan'ı kendimden itip çoktan tokatı yüzüne yapıştırmıştım.

"Ne yaptığını sanıyorsun sen Bedirhan?"
"İstediğin bu değil miydi?"
"Bırak eve gidicem"

Bedirhan kolumdan tutup çoktan ön koltuğa otutturmuştu. O an ikimizde susuyorduk,neden sürekli gururuma yenik düşüyorum? Şuan tek istediğim uyumaktı,arabada uyumak  resmen hobi  haline gelmişti. Gözlerini bana doğru dikmiş beni süzüyor ve sonra yola bakıyordu,artık dayanamayıp;

"Amacın ne senin?"

Bedirhan ensesini bir gangaster gibi kıtlatarak arabayı son sürat sürüyordu daha sonra kendini toplayarak soruma cevap verdi.

"Bak kızım senin gibilerine ben böyle muamle yaparım,erkek arkadaşın var,Ateş ile yakınsın ve benimle öpüşüyorsun"
"İndir beni,durdur şu lanet arabayı"
"Uslu uslu dur Melisa,dediğim gibi o adamı öldürmeme şahit oldun bu yüzden sen benim kölemsin"
"O adamı öldürdün mü,sen nasıl bu kadar iğrenç olabiliyorsun?"
"Evet lan öldürdüm,bu seni hiç ilgilendirmez ve sana hiç bir zaman iyi davranmıyacağım"
"Sence bu umrumda mı Bedirhan?"

Neden bana karışı hep böyleydi? Yağmur'a sürekli gülüyordu,sanki ona birşey yapmışım gibi davranıyordu. Aklımda her zaman soru işareti bırakıp duruyordu,hiç bir zaman "nasılsın" diye sormamıştı,hep böyleydi ve hep böyle olacaktı. Geldiğimizi işaret ederek inmem için kafasını salladı,Bedirhan'a baktıktan sonra kapıyı açtım aynı şekilde Bedirhan kapıyı açarak indi ve kapıyı sertçe kapattı.

"Yanıma hiç bir kıyafet almadım"
"Yemekten sonra gider alırız"

Bedirhan böyle dediyse altında kesin birşey vardır,bu gün hiç iyi bir gün değildi.

"İçeri girmeyecek miyiz Bedirhan?"

Duymamazlıktan gelip önden yürümeye başladı,Bedirhan kapıyı açıp içeri girdi ve bende Cafenin arkasında ki havuza doğru yöneldim. Burası hem ev hem cafeydi sanırım,gayet ıssızdı ben fazla gamsızdım sanırım en son babam öldüğünde ağlamıştım birde bardaki olayda. Sürekli Bedirhan'ın agresifliğini düşünüyordum,Yağız'ın attığı mesajlara bile kafa yoramıyordum. Aklıma Bedirhan'ın buraya kaç tane kız getirdiği takılmıştı.

"Bir an korkak gibi kaçtığını sanmıştım"
"Korkak kim?"

Çatık kaşlarıyla çok daha yakışıklı duruyordu,gözleri tüm kusurlarını saklamıştı ve masum duruyordu ama kalbi çok yapmacıktı,bildiğim tek şey benden esirgediği gülüşü sahiciydi. Ben bunları düşünürken o aniden elini şıklatarak beni hipnoz uykumdan uyandırmıştı.

"Korkak işte neyiniz anlamıyorsun?"
"Bir kızdavranman gerektiğini baban mı öğretti?"

Bedirhan bana bakarak elini cam masaya vurup resmen elini parçalamıştı,onu ilk defa bu kadar sinirli görüyordum ve üstüme yürümeye başlamıştı.

"Ne dedin sen?"

Susuyordu,sadece o üstüme geldikçe ben geri geri gitmeye devam ediyordum.

"Yalvarırım Bedirhan,bak sakin ol"
"Ne dedin? dedim sana"
"Bak dur yüzme bilmiyorum"

Kulağıma eğilerek;

"Zaten senden kurtulmak istiyorum,bu büyük bir fırsat"

Bedirhan bunları söyledikten sonra beni havuza itmişti ve ben çırpınırken onun gittiğini görmüştüm artık dibe battığımı hissediyordum,yolun sonuydu.

LADES Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin