Ateşin peşinden giderken bir yandan da çantamın ağırlığından dolayı homurdanıyordum. Ateş homurdanmalarımı duymuş olacak ki bir anda durdu ve bana döndü
"Çantan ağırsa taşıyayım"
Çok cazip bir teklifdi hiç düşünmeden çantayı çıkartıp Ateş'e uzattım. Nihayet arabaya ulaşmışdık, Ateş arabanın kapısını açtı ve
"Hadi geç bakalım" dedi.
Oturduktan sonra çantamı bana verdi ve kapıyı usulca kapattı. E benimde son model arabam olsaydı bende kapıyı hızlı kapatmaya kıyamazdım ama Ateş öyle birine benzemiyordu. Daha çok cana geleceğine mala gelsin diyenlerden gibiydi. Ben camdan bakarken bir anda gözüme o takıldı. Bedirhan. Arabasına yaşlanmışkollarını birbirine kenetlemiş öylece bana ve Ateş'e bakıyordu. Sinirli gibiydi, neden sinirlenmiş olabilir ki? Bizi beraber gördüğü için mi? Sanmıyorum kesin okuldan birisi onu sinirlendirmiştir. Yada o öpüştüğü kız yüz vermemiştir belki. Ateş arabaya binip kapısını kapattığında aklımdaki düşünceler bir anda uçuverdi. Gülümseyerek Ateş'e baktım
"Hangi bara gidiyoruz?"
"Barva bar"
"Nerede"
"Ataköy"
"Soyadın ney?"
"Bayer, neden sordun ki?"
"Meraktan"dedikten sonra arabada sessizlik oluştu. Oraya gidene kadar ikimizinde ağzını bıçak açmadı. Sanırım bugünün yorgunluğundan uyuya kalmışım. Gözlerimi açtığımda Ateş beni uykumdan nazikçe uyandırmaya çalışıyordu.
"Geldik güzellik uyan artık"
diyince istemsizce sırıttım ve arkadan çantamı alıp arabadan indi. Ben tam kapıyı açacaktım ki buz gibi bir soğuğun yüzüme çarpmasıyla kapıyı hemen geri kapattım. Ateş gelip
"Ne oldu güzellik?" diye sorduğunda
"Dışarısı çok soğuk arabada mı kalsak acaba?" diye yanıtladım.
Bir anda sesli bir şekilde kahkaha attı. Benle dalga mı geçiyor, dışarısı gerçekden çok soğuktu kendimi Antartikaya atılmış ve soğukdan ölmek üzere olan yavru süs köpekleri gibi hissetmiştim. Böyle gülmesi çok sinirimi bozmuştu, suratımı astım. Sanırım yüzümün düştüğünü anlamıştı ve kahkahayı aniden kesip aniden montunu çıkarttı.
"Gel bakalım" dedi
ve benim elimden tutup aniden arabadan çıkarttı, montunu bana giydirdi. Arkamı dönmemle Bedirhan'ı arabada gördüm. Bizi izliyordu, şuan hangi duyguyu yaşadığını anlayamıyordum. Yüzü kaskatıydı hiç birşey anlaşılmıyordu. Ateşe dönüp
"Bedirhan da mı gelecekti?"
diye sorduğumda arkasını dönüp Bedirhan'a baktı. Sanırımm onunda bu durumdan haberi yoktu, yüzünü buruşturup
"Hayır" diye yanıtladı.
"Hadi içeriye girelim" dedi ve beni sıkı sıkı tutup bara doğru yönlendirdi. Çok sıkı tutmuştu kaçacakmışım gibiydi ama ona birşey söylemedim. Bir masaya oturduk ve barmene eliyle işaret ederek
"İki buzlu votka lütfen" diye seslendi.
Etrafa göz attığımda önümüzde yiyişen çifte göz devirdim. Ne bekliyordum ki zaten burası bardı. Onlardan gözümü ayırıp Ateş'e baktım
"Ee söylesene neden buradayız?"
Ateş böyle bir soru beklemiyordu sanırım bir süre duraksayıp bana baktıktan sonra
"Eğlenmeye geldik" dedi
Galiba bana söylemek istemiyordu bende üstelemedim. Barmen içeceklerimizi getirdi ve usulca masaya koydu
"Başka bir isteğiniz var mı Ateş bey?"
Ateş buranın devamlı müşterisiydi sanırım çünkü burada tanınıyordu.
"Buraya çok sık gelir misin?"
"Canımın sıkkın olduğu her zaman burada olurum"
"O zaman canın sıkkın, ne oldu?"
"Yo hayır aksine bu sefer çok keyifliyim"
"Seni bu kadar keyiflendiren ne?"
"Sen yanımdasın..."
Bir anda duraksadım. Söylediği cümleyi hazmetmeye çalışıyordum. İdil haklımıydı? Gerçekden benden mi hoşlanıyordu? Ama ben ona arkadaş gözüyle bakıyordum, hem bu kadar çabuk hoşlanmış olamaz ki. Yoksa o da Bedirhan gibi benimle sadece eğlenmek mi istiyordu? Sanmıyorum. Onun sadece benimle yakın arkadaş olmaya çalıştığını düşünüyordum. Kafamdaki sorular onu görmemle dağıldı.Bedirhan gelmişti, bize doğru yürüyordu. Yüzünden ne hissettiği anlaşılmıyordu. Yürümesi hızlandı ve gelip benim yanıma oturdu. Kolunu omzuma attı ve bacak bacak üstüne atarak
"Nasılsın Ateş?" dedi kalın ses tonuyla.
Ben ne olduğunu anlamamıştım ve Bedirhan'a bakarken aynı şekilde Ateş'in de yüzünde aynı ifade vardı, o da hiç birşey anlamamıştı sanırım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
LADES
Romance"Sürekli kavga ettiğiniz ve sürekli nefret kustuğunuz bir insanın kaderiniz olacağına inanır mıydınız? Genç adam nefret ettiği kadını arıyordu,ona ulaşmak imkansızdı fakat pes etmemişti. Bir gün bir yurdun önünden geçerken ona benzeyen ve onun gibi...