WWB-9

1.4K 248 17
                                    

"Bakışları korkutucuydu."

Sen olayları anlatırken dikkatle dinlemiştim. Ama olayda çelişen birkaç şey dikkatimi çekmemiş değildi.

"Jimin sen geçecekken durdu ve ayakkabısını mı bağladı eğilip?"

Kafanı sallayıp elinde sallayıp durduğun kalemi masaya koyup aynı yeri yine anlattın.

"Aynen. O kısım kalabalıktı sipariş bekleyenler yüzünden bende kalkıp çekilmesini bekledim. O sırada su içmek için su şişemin kapağını açmıştım. Tabi birden kalktığında kafasına elimdeki şişe çarptı korktum ve şişeyi nasıl sıktıysam su suratına sıçradı."

Kıkırdandığında gülümsesemde içimde garip bir endişe vardı. Bir şeyler rayından çıkmıştı sanki. Yanlış giden şeyler vardı ve bu içimi kemiriyordu.

Yanaklarımı şişirip önümdeki masaya kollarımı yasladım.

"Sencede garip değil mi?"

Kaşlarını havaya kaldırıp dudak büzdün. Neyin garip olduğunu anlamamış olmalıydın. Yeşil irislerine bakıp gülümsedim.

"Jimin ayakkabısının bağcığı açılsaydı bunu söylemesek farketmezdi. Hatta söylediğimizde bir şey olmaz der ve omuz silkerdi. Onu geçtim. Bağcığı açıldıysa senin önünde bağlaması oldukça garip"

İşaret parmağın ve baş parmağın ile alt dudağını büzüştürürken düşünüyordun. Tanrım şunu yapma. Çok tatlı gözüküyorsun ve ben yanlış şeylere odaklanıyorum.

"Bilmiyorum. Yanlış yorumlamamak lazım. İyi bir şeye yorumlayacaksak umrumda değil. Kötü bir şeye yorumlayacaksakta senin adına korkarım. Kendi açımdan görmezden gelebilirim. Ama sana bir şey olsun istemem."

Alt dudağımı ısırıp saçlarını karıştırdığımda minik bir çocuk gibi kıkırdanıp kafanı eğdin.

"Sen benim için mi endişeleniyorsun?"

Yanakların kızarırken dağılan saçlarını düzeltip yüzüme baktın.

"Evet. Tabiki endişeleniyorum. Bu okulda gerçekten mutlu oluyorsam ve yalnız değilsem senin sayende. O yüzden kendine dikkat etmelisin. Sana bir şey olursa üzülürüm."

Beni düşünüyor olman ne kadar ince bir düşünceydi. Kendinden çok beni düşünüyordun. Sen böyle yaparken sana daha fazla aşık olmamak elimde değildi.

Masanın üzerindeki elini kavradığımda yüzündeki gülümseme yavaşça soldu ve merakla ellerimize bakmaya başladın.

Uzun parmaklarında parmaklarımı gezdirip konuştum.

"Bu kadar iyi kalpli olmak zorunda mısın?"

Seni tüm kötülüklerden korumak istiyorum. Ama gücüm ne kadar yeter bilemem. Bu kadar iyimser olma. Her şeye pozitif bakma. Bir gün ağır bir darbe aldığında korkunabileceğin duvarlar ör kendine.

Çünkü sen yere düşersen ben yok olurum.

We Were Beautiful :: VHope ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin