Ve Görkem Tuğçe'yi aradı. Biraz çaldıktan sonra:
- ''Alo'' diye ince bir ses duyduk. Görkem konuşmaya başladı.
- ''Tuğçe Sana söylemem gereken bir şey var.''
- ''Buyur Görkem."
- ''Hani nasıl söylesem bilmiyorum. Bazen insan bazı şeyleri yaparken bulur kendini ve ne yaptığını bilemez. Neden yaptığını bilemez. Uçurumdan aşağı doğru frensiz bir arabayla gitmek gibi bir şeydir bu." diye konuşurken Tuğçe araya girdi.
- ''Sarhoş musun oğlum sen ? Kafan mı güzel ?''
Hüseyin ve ben kahkaha atmamak için kendimizi zor tutuyorduk.
-" Tuğçe seni seviyorum."dedi Görkem birden. Tuğçe, ''Neeee?'' dedi.
-"Seviyorum işte seni. N'si yok bunun." Şok olduğunu ve yüzünün rengini görmeden tahmin ettiğim Tuğçe, ''Ne desem bilemedim ki şimdi'' dedi. Görkem şakacı biri olduğu için ''Benden yakışıklısını mı bulacaksın kızım. Boyluyum posluyum 90-60-90'ım. Namuslu iffetli bir erkeğim, kız gibiyim'' dedi. Telefondan mutlu bir ses tonuyla,''O zaman biz şimdi neyiz Görkem ?" diye bir ses geldi. Görkem de, ''Elhamdülillah Müslümanız.'' dedi.
-"Allah belanı vermesin Görkem. " dedi ve telefonu kapattı. Telefonu kapatır kapatmaz Hüseyin ve ben kahkaha ile ''Elhamdülillah müslümanız ağa dedik'' :D Hüseyin Görkem'i şöyle bir süzdü ve
-''Aslında güzel gittin ama 90+4'te gol yedin be aga, hemde kendi kalene attın'' dedi. Görkem de umursamaz bir tavırla
- "Özkan yarın için verdiğin sözü unutma gülüm'' dedi. Sonra yavaş yavaş toparlandık.
Hüseyin direksiyona geçti. Evimin önüne getirdiler. İçeri girmeye yakın bağırış sesleri duydum. Gözlerimi sımsıkı kapattım, ne olur bu adam gene azmasın diyerek içimden dua ede ede içeri girdim. Tam bu esnada adı baba olan ama baba lafını hak etmeyen insan, anneme tokatlar atmaya başladı. Sebebi çorbada neden tuz yokmuş. Kardeşim Tuana ağlayarak, ''Baba ne olursun yapma'' dedi ve babamın ayağına sarıldı. Babam elini kaldırdı, tam kardeşime vuracakken elini havada tuttum. "Yeter artık !" dedim. ''Sen kimsin benim elimi tutuyorsun seni öldürürüm.'' dedi. ''Baba nolur yapma !" dedim. Yerde acı içerisinde kıvranan anneme baktı. Tam elini indirecekken tekrar elini tuttum ve " Yeter ! Yeter ! Yeter ! " dedim. Bu esnada babam bana yumruk attı. Eğildim ve yumruğunun boşa gitmesini sağladım, sonra da ittirdim. Yere düştü. Elime bıçak aldım, "Beni baba katili yapma !'' dedim. "Defol git evimden." dedi ve ağza alınmayacak küfürler etti. Evden çıkarken, ''Eğer anneme bir tane daha vurursan çok kötü olur !'' dedim. Kapıyı çarparak çıktım.
Gece saat 1'di. Karanlık ve yanlız sokaklarda üşüyordum, üşüdükçe yürüyordum. Canım yanıyordu. Canım yıllardır yanıyordu. Arkadaşlarımın babaları onları parka getirirken onlarla oyun oynarken benim babam beni bir kere bile kucağına almamıştı. Bir kere bile sevgisini göstermedi. Bir kere bile bana değerli olduğumu hissettirmedi. Şefkatini bir kez bile hissetmemiştim. Oysa çok isterdim. Babamın bana değer vermesini, benimle konuşmasını, beni sevmesini çok isterdim. Keşke hergün dövseydi ama sevseydi. Keşke kendisinden nefret ettirmeseydi. Keşke evde annem ve ben onu beklerken kazandığı paraları kadınlarla yemeseydi. Korkuyordum, anneme ve kardeşime bir zarar vereceğinden korkuyordum. Canım yanıyordu. Ruhum sıkılıyordu. "Neden bunlar benim başıma geliyor ? Ben kendi halimde yaşayan biriyim. Kime zararım var benim ? Neden Allah'ım neden ? Ben sana ne yaptım ? Babam sarhoş olup, bana vurmuştu altı yaşındayken. Sana dua etmiştim, Allah'ım N'olur vuramasın, Allah'ım sen beni koru demiştim. Neden korumamıştın Allah'ım? Bir arkadaşım mahallede oynarken, "Allah seni cehennemde yakar. " demişti. Bende hemen anneme ''Anne Allah insanları yakar mı ?" demiştim. Annem o an,''Allah insanları yakmak istemez evladım, insanlar kendilerini yakarlar. Allah bir yol gösterir, bu yolun sonu ateştir yaklaşma der. Yaklaşan insanlar ise yanar.'' demişti. Ben o yola yaklaşacak ne yaptım Allah'ım ? Kalbim yanıyor, ruhum atomlar adedince parçalara bölünüyor. Neden bana yardım etmiyorsun Allah'ım, nedeeeeeen? "diye bağırdım gözyaşlarımı akıtarak.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şizofren Müslüman
SpiritualDerin bir nefes aldım. Ayaklarımın altındaki İzmir manzarası çarpıyordu gözüme. Bakışlarım yerdeydi, kaldırdım: "Beyler, ben annem ve kardeşimden sonra ilk kez bir karşı cinsi sevdim lan!"dedim. Görkem, "Gizemli konuşma oğlum noldu?"ded...