Hazırlık -kesit-

295 21 23
                                    

İki taraftan da konfetiler patlarken içeride bulunan herkes elindeki büyük kağıtları ellerinde sallıyorlardı.  Her yeri rengarenk olmuş oda eğlenceli bir hava katıyordu. Ben ise karşımda duran şahane görüntüden alamıyordum bakışlarımı.

Sonunda bakışlarımı o noktadan ayırmayı başarıp Adriana döndüğüm zaman elini cebine attı ve yere diz çöktü. Cebinden ağır cekimde çıkardığı kırmızı kutu ile birlikte gizlerim sanki inanmak istemezcesine tekrar tekrar ikisi arasında gelip gidiyordu.

Kalbim heyecanda  yerinde duramıyor ve delicesine çarpıyordu. Karşımda bana parildayan gözlerle bakan Adrian heyecanımı bir üst seviyeye çıkarmıştı.

Dilim tutulmuştu o an. Ağzımdan  ne bir kelime cıkıyor, ne de sebincimi gısteren bir hareket sergiliyordum. Yapabildiğim tek şey iri gözlerle Adrian'a bakmak olmuştu.

Elindeki canlı bir kırmızı renge sahip olan kutunun kapağını araladığınds bile anlamıştım içindeki şeyi. Bütün görkemiyle parlayan taşlarla süslü olmasına rağmen zarif ve sade bir havası da vardı.

Özenle seçildiği  belli oluyordu. Biçimli dudaklarını konuşmak için araladığında herkes ona dikkat kesilip her bir kelomesini dikkatle dinliyorlarmış gibi bir sessizlik yayılmaya başladı odaya.

-Ben senin mavi gözlerinde her saniye boğulurken can verensin. Simsiyah saçlarının hiçliğine daldığımda dünyaya döndürensin. Kiraz gibi kırmızı dudaklarına baktığımda kalp atışlarımı her seferinde hızlandırabilensin. Sen benim hem ilkim, hem de sonumsun. Benimle mutlu bir son değil de mutlu bir sonsuzumuz olmasını istiyor musun? Görebileceğim tek kadın olmak istiyor musun? Kalbimi her seferinde ilk günkü gibi hızlandıran olmak istiyor musun? Mavi gözlerine doya doya bakmama izin verir misin? Benimle evlenir misin?

İşte o an benim için durmuştu. Kendimi onun kelimelerinde kaybederken, ağzından çıkan her bir kelimeye hayran kalmıştım. Her şeyiyle mükemmel olan adam, şu anda bana evkenme teklif ediyordu.

Onun mükemmeliğine kendimi o kadar kaptırmıştım ki birkaç saniye boyunca cevap vermeden öylece beklemiştim. Ortamda hüküm süreb sessizliği benim gülümsememin ardından gelen heyecan dolu haykırışlarım bozmuştu.

O an bütün dünyaya düyürmak istiyordum kendimi. Herkes bilsin istedim. Benim olanı bilsenler istedim.

-Evet! Tabiki seninle evlenirim limon kafa! 

dedim. Herkes coşkuyla bağırırken Ellerindeki kartları havaya fırlatmışlardı. Ama aniden helen öksürük sesiyle herkes kafasını giriş kaoısına doğru çevirirken ağızlarından şaşkınlık dolu tuhaf sesler çıkmaya başlamıştı.

Gözlerim şaşkınlıka aralanmıştı.  Bazıları korksa bile bunu belli etmemeye çalışıyorlardı. Başımı Adrian'a çevirdiğimde onun da kapidaki kişiye baktığını fark ettim şaşkınlıkla.

Gelen  kişi...

Merhaba!

Uzun zamandır bölüm yazmıyordum. Tabi bu tam anlamıyla bir bölüm değil ama boşverin. Dayanamadım ve yayınlayayım dedim. Sizin için...

Bu aralar aklıma pek yazacak bir şey gelmiyo. Ama öneri verirseniz çok sevinirim.

Ayrıca gelen kişi kim? İlk kim bulursa yeni bölümü o kişiye ithaf edeceğim.

462 kelimelik bir kesitle karşınıza gelmiş bulunmaktayım. Şu an saat 02: 20 ve benim çok pis uykum geldi. Bu daha çok benim geliştirdiğim bir taktik. Aldırmayın... Gece geç saatlere kadar telefon oynayıp yarın tatil olduğu için erken kalkmamak için yapıyorum. Çünkü sürekli Cmts ve Pzr günleri 05.30 da ayakta oluyorum. Tatil günleri erken kalkma tam bir kâbus...

Biliyorum çok konuştum yine. Herkese iyi geceler...

Adrianette ( Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin