Jimin mutlu bir şekilde girdi kütüphaneye. Hava güzeldi. Ve bugün o manyak adam da birşey dememişti. Okadar güzel bir gündü ki onun için hiç bir duygu tarif edemezdi.
"Bayan Min?" dedi sevecen bir şekilde. "Efendim jimin" kadın bilgisayardan gözlerini alıp jimine bakmıştı. "Yanaklarımı sıkmak ister misiniz?" jiminin bu sorusu karşısında kadın şaşırdı. Normalde hiç sevmezdi jimin yanağını sıkılmasını şimdi ne olmuştu da bunu istiyordu. "İyimisin çocuğum sen? Güneşte falan mı kaldın?" jimin kafasını olumsuz anlamda salladı. "Bu gün çok güzel bir gün. Ve o manyak adamda birşey demedi. Yani çok mutluyum" jimin neşeyle konuştu. Kadın kahkaha atıp "iyi benim için hava hoş. Gel buraya pofidik yanak" dedi. Jimin yaklaşıp yüzünü kadına yaklaştırdı. "Ay böyle isteyincede hiç tadı olmuyormuş" dedi aynı zamanda jiminin yanaklarını sıkarak.
Jimin yine gelmişti defterin yanına heycanla açtı. Bugün ona belki bir ipucu verirdi.
"Sen benim için bir kelebeksin" dedi çocuk. Bu da nerden çıkmıştı. Hiçbirşey anlamamıştı kız.
"Neden? Neden bir kelebeğim senin için?" kız merekla sordu. Çocuk gülümsedi.
"Çünkü o kadar güzelsin ki dokunsam kanatların kopacak diye korkuyorum. Sevsem... Bilirsin o kadar güzellerki ömürleride bir okadar kısa." çocuk kıza bakarak konuştu. Kız gülümsedi çocuk gibi.
"Demek senin için bir kelebeğim" dedi biraz duraksadı ve tekrar konuştu.
"Eğer gerçekten bir kelebek olsaydım. Ve bir gün yaşama şansım olsaydı. O günde seni severdim. Çünkü ben kelebeksem sen benim yaşama kaynağım olan bir çiçeksin"
"Waaooowww bunu iliklerimde hissettim resmen" dedi silkilerek. Öyle güzeldiki söz en cansız hücreleri bile oynadığına yemin edebilirdi.
Şimdi BTS demişken kelebek olmazsa olmazdı 😁
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dream And Life/ Park Jimin✔
FanfictionDüzenlenecek... "Eğer uçmak istiyorsan. Ben senin kanatların olacağım" * "Eğer küçük kuş uçamıyorsa uçsuz buçaksız maviliklere... Ben getireceğim o mavilikleri küçük kuşa" ...
