ÜZMEK HOŞUMA GİDİYOR

176 61 60
                                    

Son gördüğüm şey ise Aras' ın yere yığılması olmuştu. Sonrası ise koca bir karanlık...

*****

Gözlerimi yavaş yavaş aralayarak, yattığım yataktan doğruldum. Yanağımın acıdığını hissettiğimde elimi yanağıma götürüp okşadım. Aras! Aras' ı en son bıçaklamışlardı. Durumu nasıldı ki? Babam neredeydi peki? Hemen yataktan fırladığım gibi odadan çıktım. Aşağı kata indiğimde evin boş olduğunu anladım. Demek ki babam evde yoktu. Babamla kalmak istemiyordum. Onun bu kadar kötü birisi olabileceğini hiç düşünmemiştim. Bu fırsattan istifade hemen dış kapıya yöneldim. Koşarak dışarı çıkmak istediğimde kapının önünde babamın kaçmamam için diktiği adamları kollarımdan tuttular. " Derin Hanım zorluk çıkarmayın lütfen. Babanız dışarı çıkmanızı yasakladı. Kenan Bey' den izinsiz kapıdan adım atmanız yasak! " dediğinde gözlerimi kısarak baktım. " Bırakın beni! " bu adamlar benim sinirlerimi sürekli bozmak zorundalar mıydı? Babamın adamlarıyla aramızdaki kısa diyalogtan hemen sonra babamın çok sevdiği, hatta sağ kolu olan Cenk, belirdi karşımda. Kolumdan tutan adamları bir bakışıyla geri adım attırdı. " Derin Hanım' ı bırakın. Siz de çekilebilirsiniz! " Bana bakarak devam etti. " O bana emanet! " Adamlar kolumu bırakıp, uzun uzun Cenk' e baktılar. " Ama Cenk Bey Kenan Bey.." Cenk sinirle bağırarak, " Size o bana emanet dedim. Dediğimi yapın! " diye bağırdı. İliklerime kadar titremiştim neredeyse. Cenk babamın en sevdiği adamıydı. Hatta babam onu oğlu olarak görüyor desem yeridir. Cenk hep ailemizden bir parçaydı bizim için. Cenk adamları yanımızdan kovduktan sonra ortalığı kolaçan edip beni hızla evin içine soktu. Kapıyı hızla çarpınca bir an kulaklarımın zarı patlayacak sanmıştım. Bana doğru yaklaştı ve elini belime koyup, beni bedenine yasladı. Ona korku dolu gözlerle bakıp,  hemen ayrılmak istedim. Ama çabalarım boşunaydı. Bir erkek kuvvetine, bir bayan nasıl karşı koyabilirdi ki? " Cenk ne yapıyorsun bırak beni! " diye bağırıp onu kendimden defalarca uzaklaştırmaya çalışmıştım. Ama nuh diyor peygamber demiyordu. " Şşşt! Sakinleş biraz Derin. Bak biraz sonra hayatının en güzel dakikalarını sana saniye saniye yaşatacağım." Ne diyordu bu pislik herif! Cenk bir anda beni salondaki koltuğa yatırıp, üzerime çıktı. Boynuma arka arka öpücükler kondurmaya başlamıştı. Çıldırmıştım. Ne yapıyordu bu. " Cenk bırak beni lütfen. Babam seni böyle görse neler olur hiç düşündün mü. Seni oğlu gibi görüyor adam! " diye bağırıp tekme atmak istemiştim. Bu söylediklerime gülüp, bütün ağırlığını bacaklarıma vererek onu da engellemişti. " Mmm öyle mi? Ya baban da bu yaptıklarımı onaylamışsa? " diyip göz kırptı. Ben korkunca soğukta kalmış insan gibi titreyenlerdendim. Şu anda da korkudan ayak parmaklarıma kadar titrediğimi hissediyordum. Ona anlamayan gözlerle bakarak, " Ne demek bu? " diye sordum. Yüzüme yaklaşıp, gözlerini dudaklarıma kaydırdı. " Boşver, az lâf çok iş." diyip dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ona nasıl bir karşılık vereceğimi bilmediğimden tepkisiz kalmayı tercih etmiştim. Gözlerimden akan yaşları da yeni farketmiştim. İlerlemesinden korkuyordum. Bunu düşünmek beni daha da korkutuyordu. Karşılık vermediğim için alt dudağımı dişleyince verdiği acıyla inledim. Bu canımı fazla yakmıştı. Dudaklarımdan ayrıldığı sırada ona küfürler yağdırmıştım. O an ki boşluğumdan yararlanıp, üzerimdeki ince badimi ani bir hızla çıkarıp yere attınca çığlık atmıştım. Şimdi önünde sütyenimle duruyordum resmen. Bu çok utanç vericiydi. Kollarımı hemen yattığım koltukta başımın üzerine sabitledi. Artık hiçbir şekilde ona karşı koyamazdım. Başını tekrar boynuma gömdüğünde yine çığlık atmıştım. Yapabileceğim birşey yoktu. Elbette ki mücadele edecektim, ona istediği şeyi vermeyecektim. Ama her türlü o istediğini alacak gibi görünüyordu. Tek eliyle başımın üstündeki kollarımı tutarken, diğer eliyle de kemerini açmaya başlamıştı. İşte şimdi bittiğimin kanıtıydı. İstemeye istemeye rağzı mı olmuş olacaktım şimdi. O an ölmek istemiştim. Dünyadan yok olmak. Bunu babamın  bilerek yaptırdığına inanamıyordum. Bir baba neden kızının böyle göz göre göre mahvolmasını ister ki? Hangi baba? Deli gibi çığlıklar eşliğinde ağlıyordum. Gözlerimi sıkıca kapayıp ya bunun bitmesini ya da rüya olmasını dilemiştim. Aras ne demişti? Hani bana ondan başkası zarar veremezdi. Yalancıydı işte. Ben de salak gibi bir katilin sözüne inanmıştım. Saf mıydım, salak mıydım? Keşke annemin yerine ben ölseydim.



KARANLIK KATİL #Wattys2017Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin