En mutlu anımda bile mutsuz birisiyim!

157 1 0
                                    

Bugün evde yalnızım, neden taloya gelmiyim değil mi ? Tabiki de geleceğim. Evde boş oturmaktansa erkek arkadaşımla zaman geçiririm, hem onu çok özledim.

İyide taloya bu halde gidemem, kıllar uzamış, çocuk öpmek istese tüy emicek resmen, kendimi de baya bir salmışım, bikini bölgem yakın bir akrabasının yasını tutuyor, koltuk altlarımdan sallanıyor, bıyıklarım neredeyse ağzıma girecek, hele o belimdeki tek sıra tüyleri, tek sıra tek, hiç bozmadılar sırayı şimdiyedek. Yok yok ağda yapacağım kendime dedim gittim marketten ağda aldım. Lan aptal sen hiç şimdiye kadar kendine ağda yaptın mı ki, homemade ağda yapacağım diye tutturuyorsun, sen ağda nasıl yapılır biliyor musun bari. Banyoya bir girdim, ağdaları bacaklarıma yapıştırdım. Allahım onu çekerken yaşadıklarımı düşmanıma yaşat yarabbim. Gözlerden sel gibi yaş fışkırıyor, bir kaç yerden çektim, baktım yanıyorum, itfayeyi çağırayım dedim, şaka şaka bıraktım, yarım yamalak, yarın gider yaptırırım dedim. Ertesi gün talo beni işten sonra alacak, gitmeden önce ağdamı yaptırmam lazım, böyle yarı kıllı, orman yangını yaşamış halde asla gidemem. Gittim ağdaya tırnak, kaş bilmem ne hepsini yaptılar, evet sıra geldi benim ağdaya. Kızda da ne yürek var anacım millet şeyini açıp dursun sen elinle arala yapıştır çek. Allah kimseyi ihtiyaca düşürmesin çok zor iş, ama iyi para var. Kız başladı ben de bağırmaya başladım. İnsanların o odada noluyor? Dediklerini duyup ardından bir kahkaha atıyorum insanlar neye uğradıklarını şaşırıyorlar. O anları yaşayan bilir, ömrümden kıl gitmedi sanki ömrümden ömür gitti ablacım, o doktor odasına benzeyen odayı kıllarım tekrar çıkana kadar görmek istemiyorum. Bilim adamlarına sesleniyorum : bakınız, çok canımız yanıyor, lütfen bu ağda denilen şeyin bir çaresini bulun. Bin tane gereksiz şey icat ediyorsunuz, bunu da yapın. Bye !

Ordan fırladım eve, talo aramış, annem yazmış. Hemen eşyalarımı bir bavula topladım, bilgisayarımı, kitaplarımı aldım, gittim.

Oturduk ve beyaz şarap açtık en kalitelisinden talocum almış. Bir bardak aldım, hayatımda bu kadar nefis bir şey içmemiştim. İlginç bir adı vardı biyanco - italyan malı, hangi üzümden yapmışlar bilmem 20 senelik şişeymiş, adamlar şişeyi ben doğarken yapıp saklamışlar. Talo aç ve dışarı çıkıp yemek yiyeceğiz, oysa canım hiç dışarı çıkmak istemiyor.

- bu şişeyi bitirelim de öyle çıkalım.

- yok ben bunu içemem, istemiyorum.

- neden? Sevmedin mi ?

- yok cnm çok güzel ama canım içmek istemiyor.

- hadi ama iç, bir şey olmaz, bu sadece şarap.

1 bardak 2 bardak 3 bardak derken baktım lannnn noluyooo lan, oda dönmeye başladı, hemen aklıma papoş geldi. Galiba ben sarhoşum. Taloda durum çok iyi, herif bana gülüyor resmen eyleniyor. Bende bir yandan gülüyorum, bir yandan düşmemeye çalışarak, - hiç komik değil ! Neden bana gülüyorsun ! -bas bas bağırıyorum. Aşağı indik, asansörün aynasında kendimi gördüm bir kahkaha attım, çok komik gözüküyordum. Bir yandan da sarhoş olduğumun farkımdayım ama bulanık görüyorum. Talonun arabasında saçma sapan haraketler yaptım, bi ara kendimi arabadan atmak istedim, ölüyorum ben, batsın bu dünya- talo kapıyı kitlemişti Allahtan. Arabada -baby sen gerçekten çok sarhoşsun dedi. O lafı bana dank etti. Kendimi düzelteceğim ama düzeltemiyorum bir türlü. Hiç bir şeyin farkına varamıyorum. Gittik restorantda her kes benim sarhoş olduğum anladı, garson bana çok garip bakıyordu, yan masadakı adamın da deli mi ne der - gibi baktığını gördüm. O sırada talo bana bir şeyler anlatıyor, bende ayılmış gibiyim, ama yerimi be canım, yerimi be evladım, bir susaydın iyiydi ama yAaa. Anam bir anda çocuğun frekansı deyişti ben istanbuldayken burası çok sıkıcıymış, himmmmmm.. Gözlerimin içine bakarak konuşmaya başladı. Ne konuştuğunu hatırlamıyorum ama beni anlatıyordu....

Daha sonra yabancıların takıldığı bir mekana gittik. Anam orda şişko bir kadın ingiliz talonun arkadaşı çıktı. Kadın buna sarıl, öp. Ohhhhh nd kadar güzel. O sırada cool olmak için kendimi çiynedim, içten içe eridim. Baktı kuduracağım, talo başladı bana yalakalık yapmaya. Gözlerimin içine bakıyor, bilardo masasından dönüp dönüp öpüyor beni. Gören de - bu gece bunlar çook fena sevişecekler sanır. Bi an ben de öğle sandım. Ama ağdadan yanıyor her yanım dokunsalar ağlarım. Eve geldik, bir birimize arkamızı dönüp uyuduk.... Uyuduk mu dedim ? Uyuyamadık.. Ben hiç uyuyamadım.-Evt çok canım yanıyor. Bana bu haraketin yapılması çok canımı yakıyor. Ama aynısını ben de ona yapıyorum da ödeşiyoruz. Ama adam haklı, ben onu mutlu edemiyorum......

Gecelerden nefret ediyorum.

Her kes kaybeder..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin