Eve gelir gelmez kendimi yatağa atıp karnımdaki aptal hissi göndermeye çalıştım. Ve yaptığım hatanın farkına yeni varıyordum ben nasıl Yoongi'yi öpebilmiştim!Yatakta zıplayıp biraz delirdikten sonra telefonumu elime aldım.
Mesajlara girip Yoongi'den gelenleri okumaya başladım.
Yoongi:sen az önce
Yoongi:beni öptün
Yoongi:ve ilk ben değil
Yoongi:sen
Yoongi:HHSHWHDJDKWKDKS
Mesajlarını sırıtarak okuduktan sonra cevap yazdım.
Rose:ödeştik
Rose:sen beni öpmüştün bende seni öptüm işte
Rose:neyse onu bırak bana bir söz ver
Rose:bir daha kavga yok
Yoongi:söz veririm ama bir şartla
Rose:ne
Yoongi:ne istediğimi sonra söyleyeceğim mesajla sormak söylemek istemiyorum
Rose:tamam :D
Yoongi:tmm
//
Kavganın üstünden üç gün geçmişti ve Yoongi hala benden ne istediğini
söylememişti. Şarkı yarışması bugündü ama biz Yoongi ile bir kere bile prova yapmamıştık zaten öylesine katılıcaktık.Ne giyeceğimi bile seçmemiştim. Bir saate kadar yarışma başlayacaktı ama ben hala gri kapüşonlu kazağım ve taytımla yatağımda yatıyordum. Kafamdaki saçmalıkları değerlendiriyordum.
Şimdi eğer ben Yoongi'yi öpüyorsam ve heyecanlanıyorsam,ayrıca onu çekici buluyorsam bu ondan hoşlandığım anlamına gelirdi ama neden hala aklımın bir köşesinde Jimin vardı? Ve artık Jimin'i orada istemiyordum. Sanırım bundan kurtulmam lazımdı.
Hızlıca yataktan kalkıp at kuyruğu olan saçımı görmezden gelip telefonumu elime alıp koşarak evden çıktım.
Hızlıca tepeye doğru yürürken Yoongi'yi aradım. Telefonu açınca konuştum.
"Nerdesin?""Evdeyim, beraber gidicez değil mi? Ayrıca sence kıravat takmalı mıyım? Ama şuan hazır bile değilim."dediğinde gülümseyip "Giyinmeyi bırakıp acil bir şekilde bizim tepeye gel. Acil bak!"deyip telefonu yüzüne kapattım. Hızlı yürüdüğüm için nefesimi düzene sokup her zamanki ağaç kütüğüne yaslandım.
Aradan beş dakika bile geçmeden Yoongi geldi. Koştuğu için hızlı bir şekilde nefes alıp veriyordu.
Ayrıca üstünde benim kazağımın siyahından vardı ve aptal bir şekilde çift gibi duruyorduk.
Yanıma oturup"Acil olan ne? Deli gibi koştum!"bağırınca elimle ağzını kapattım.
"Sus bir şeyi halletmemiz gerek ve bu baya bir acil."
Anlamaz bir şekilde bana baktı "Neymiş o?"
Derin nefes aldım. Bunu şimdi burda bitirmem gerekiyordu.
"Beni seviyor musun?"
Karanlık olduğundan yüzünü yarım yamalak görebilsem de gülümsediğine emindim.