8- Punitive

9K 667 480
                                    


Medyadaki şarkıyla okuyunuz -.-

Bayan Choi sınıfı selamladıktan sonra yerine oturdu ve sınıfı sınav hakkında bilgilendirmeye başladı.

Seokjin'de yanında oturan Taehyung'u dürtüklemeye başlamıştı. "İyi dinle bu akşam Bayan Choi'nin söylediği bütün konuları çalışacağız." Taehyung bıkkınca inledi.

"Taehyung bir sorun mu var?" Bayan Choi sorunca başını hızla iki yana salladı. "Hayır efendim."

"Pekala o zaman sessiz ol lütfen." Tekrar başını salladı. Dersi falan dinlemek istemiyordu. Tek istediği kendini bu dünyadan soyutlamaktı. Bakışları pencereden dışarı kaydı. Kış çoktan gelmiş, karlar yerleri süslemişti bile. Cam kenarında oturuyor olduğuna dua etti çünkü başka türlü derslere katlanamazdı. Sanki ortalamasının 75'i geçmesi gereken o değildi.

Pencerenin önüne bir yaprak düştü, ardından süzüle süzüle uçtu. Taehyung'u şaşırtan yaprağın ayaklarının dibine düşen Jeon'du. Gözleri kocaman olurken o olup olmadığını doğrulamak için pencereye daha çok yaklaştı ve gözlerini kıstı. Nereye gittiğini bilmiyordu fakat bu çocuğun sürekli okullarının etrafında olması sinirini bozmuştu. Ne işi vardı onun burada? Okulu yok muydu onun? Jungkook onun camda onu izlediğini fark edene kadar Jungkook'a bakmaya devam etti.

Bir saniye o okula mı girdi?! Ne yapıyor burada lanet olası? Bekçi falan yok mu Tanrı'm her zaman orada olur şimdi neden yok ki?!

Jungkook camdan onu izleyen Taehyung'u görünce dudağının yan tarafı kıvrıldı. Taehyung zaten şaşkındı fakat onu daha da şaşırtacak bir hareket yaptı.

Bu hareket Jungkook'a göre seksiydi fakat Taehyung ne hissettiğini anlayamamıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu hareket Jungkook'a göre seksiydi fakat Taehyung ne hissettiğini anlayamamıştı. Kaşlarını çattı ve yüzü saniyesinde kızarırken kafasını pencereden sınıfa çevirdi. Neden kızardığını anlamamıştı bile. "Pislik."

"Bana mı dedin?" Seokjin şaşkınca sorarken Taehyung kafasını iki yana salladı. "Sana niye durup dururken pislik diyeyim ki?"

"Kim Taehyung!"

Bayan Choi'nin gürlemesi üzerine Taehyung bakışlarını sırasına çevirdi. Sesinin dozunu biraz ayarlaması gerekiyordu.

-

Jungkook ellerini montunun cebine sokup okulun bahçesinde yürümeye devam etti. Yüzünde ufak bir gülümseme belirmişti. Sırıtma da değil. İlk defa Taehyung konusunda sırıtmadı. Kendini bilmez hareketleri ve arada bir laf sokması hoşuna gidiyor olsa da bunun dışında o çocuktan nefret ediyordu. Evet baya bir nefret ediyordu. Herhangi birinin Batı Lisesi'den olması bile nefret etmesi için büyük bir sebepti.

Şuan bu okulda olmasının sebebini sorarsak...

Sebebi Jisoo'ydu. Onu bulması gerekiyordu, acilen.

Montunun kolunu biraz yukarı sıyırıp saatine baktı. Çıkışlarına 10 dakika vardı. Yanında gördüğü banka oturdu.

Elleri montunun cebindeyken arkasına yaslandı. "Hah, küçücük bahçesi var. Bizim okulun ki bin basar." Çocukça bir söylem olduğunun kendi de farkındaydı yine de söylemişti işte. Beş dakikaya yakın orada oturdu.

Still Alive | KookVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin