9- Thank

8K 598 215
                                    

Bu sefer Yoonmin'le başlayacağım kkk~

-

Jimin uzun gelen hırkasının kollarını çekiştirdi ve fermuarını boğazına kadar çekti. Doktorundan hastane dışında yürüyüşe çıkabilmesi için zorlukla izin koparabilmişti. Ayakkabısının bağıcıklarını sıkıca bağladıktan ve gözlüklerini de taktıktan sonra hazırdı artık. Odasından dışarı çıktı ve kapıyı kapadı. her an Yoongi'ye rastlayabilirdi ve bunu cidden istemiyordu, bu yüzden hırkasının kapşonunu kafasına geçirdi.

 her an Yoongi'ye rastlayabilirdi ve bunu cidden istemiyordu, bu yüzden hırkasının kapşonunu kafasına geçirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bilmediği bir sebepten ötürü o, her seferinde bu hastanedeydi.

"Demek saçlarını boyattın."

Hani, neredeydi Jimin'in o lanet şansı?!

"Boyattım evet, sana ne?" Onu umursamadan yürümeye başlasa da Yoongi yanında yürümeye devam ediyordu.

"Ne kadar da çocuksusun. Demek bu kez de turuncu."

"Ya, evet turuncu. Siyah gibi Azrail hissi vermiyor."

"Beni görünce aklına Azrail mi geliyor? Ne kadar da doğru bir düşünce, aslında çoktan o gün yapılanları ödetecektim de, bir karar verdim. Düşene bir tekme daha atılmaz."

Kaldır o zaman, birinin, herhangi birinin desteğine ihtiyacım var...

"Pekala o zaman beni rahat bırak?" Düşüncelere tezat söylenen cümleler en çok canı yakanlardı. Jimin şuan bunu derinden hissetti.

"Oh, hayır hayır. Daha asıl kararımı açıklamadım. Asıl kararım, seni çıldırtmak Jimin. Madem fiziksel kuvvet kullanmıyorum, o zaman ben de sana musallat olurum."

"Ha?" Tabi ya, kolay pes edeceğini mi sanmıştım o günden sonra? Evet belki biraz ileri gitmiş olabiliriz ama artık beni rahat bırakmalı.

Aptal kafam...

"Sen de fikrimi beğendin sanırım." Yoongi sırıtarak söylediğinde Jimin içindeki tüm öfkeyi bir anda Yoongi'nin üzerine kusmamak için kendini zor tuttu.

"Pekala, ne yapıyorsan yap. Kabul ediyorum, hak ettim."

-

Taehyung koşar adımlarla müdürün odasının önüne vardığında derin bir nefes aldı. İçeri girmeye cesaret edememişti. Kulağını kapıya dayadı ve içeriyi dinlemeye çalıştı.

Ne yazık ki hiç ses gelmiyordu. Bu okuldan gitmeyi - özellikle de şu dönemde – hiç istemiyordu. Tam sınav zamanları başka bir okula ayak uyduramazdı.

İçinden bir taraf Jungkook'un dediği gibi, okuldan atılmasını engellemesini çok istiyordu fakat bir taraf da Jungkook'un bunu başaramayacağında kararlıydı.

Müdür zaten Doğu'lu öğrencilerden ve okullarından nefret ediyordu. Jungkook'u değil odasından, okuldan kovsa bile yeriydi. Buna hiç şaşırmazdı. Korkusundan dolayı içeri girmek için bir tavır sergileyemiyordu. Eli her kapıya gittiğinde geri çekiyordu elini.

Still Alive | KookVHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin