Balığın Evi

12.7K 788 407
                                    


"Yaşlı kral, üç tüy alıp havaya üfleyerek 'Bunlar ne yöne uçarsa siz de o yöne gideceksiniz' demiş oğullarına"


Bölüm 5


Son tutamı da maşadan çekip saçlarımı iyice karıştırdım.

Yapılı saç ve göz kaleminin iki gündür süren otuz dokuz derece ateşin, bileklerime bırakılan bezlerin, sayıklamaların, serumun ve babamın silik izlerini kapatmasını beklemek mucizeyi beklemekti ama tabii ki işe yaramıştı! Derya'nın dediği gibi, makyaj malzemelerinin etiketlerindeki sıfırlara kızmaya bir son vermeliydim galiba.

Komodinin üzerindeki telefonum gelen mesajla kısaca titrerken, aynada son kez kendime bakıyordum.

Mesaj Sarp'tandı.

-- Günaydın ceviz içi. Öğlene kadar işim var, öğleden sonra tahlil için yanıma uğra. Üzerine hırka al. --

O kadar da soğuk değildi.

Cevap yazmak için ekrana dokunduğumda yeni bir mesaj daha geldi.

-- O kadar soğuk, evet. Hırka al. --

Kıkırdayıp mesajdan vazgeçtim ve arama simgesine dokundum.

"Günaydın hekimlerin en yakışıklısı! Günaydın Sarp'ların en karizmatiği!"

"Serumun içine antidepresan karıştırmayalım dedim ama Derya beni dinlemedi galiba"

Sesindeki gülümsemeyi duyabiliyordum. Bu ara benim yüzümden hep endişeliydi, düğündü babamdı Emir'di derken Sarp ve Derya bu ara sürekli Alin'in-bir-şeyi kimliklerini kullanıyorlardı.

Aklımdaki tahta panoya not düştüm: Sarp ve Derya'yı baş başa bırak. Derhal.

"Çok ayıp. Babamı gördün mü?"

"Gel kendin gör"

Dudağımın kenarını kemirip sessiz kaldım.

Karşıdan bir nefes verme sesi duyuldu. "İyi, korkma. Sen nasıl oldun?"

"Gayet iyiyim hatta okula gitmek için evden çıkmak üzereyim"

"Daha yeni iyileştin Alin, biraz dinlen"

"Ama iyi hissediyorum! Ayrıca hafta sonu döneme başlangıç partisi var, organizasyonu bitmedi. Bugün ışıklandırma için adamlar gelecek"

"Her şey çok yolundaydı, döneme başlama partin eksikti!" diye söylendi.

"O benim işim. Show must go on, baby!" dedim, saçımı savururken. Dolaptan ince, kısa, beyaz bir hırka alıp kapıya doğru yürüdüm.

"Şu an ikna oldum! Sen politikacı olacak kızdın da seni harcadık biz. Öğleden sonra bekliyorum."

"Bakarız. Öptüm!" dedim ve cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım.

***

Organizasyon işi bittiğinde, okulla hastane arasında kalan başka bir yere gitmem gerekiyordu. Karan'la aldığımız buradaki eve.

Dün akşam geldiğini haber vermek için aramıştı. İki ilaç arasında, zihnimin bulanıklığının dindiği bir arada konuşmuştuk. Onu benim suçlu olduğuma ve bunun düğünle ilgili herhangi bir detayı beğenmememin bir sonucu olmadığına ikna edemiyordum. Bugün de yüz yüze konuşmayı kararlaştırmıştık.

Derin bir nefes alıp arabadan indim ve müstakil evin bahçesine adım attım. Karan'ın gri Lamborghini'si buradaydı, tabii ki benden önce gelmişti.

NazendeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin