Şuan da okuyucu sayısı 22 olsada artacağını düşünüyorum.Hikaye daha yeni şans vermenizi istiyorum.
"Nefes hadi uyan!"
"Hıııı"
"YA NEFES"
Yorganı atıp beni hafta sonu zorla kaldırmaya çalışan Ecrine döndüm. "Ne var behh sabah sabah?"
"Seninki burada bahçede."
"Benim ki?"
"Rüzgar işte" .. Duyduklarımla yataktan kalkıp pencereye koştum.Odamın yurt kapısına bakmasını hep şans olarak nitelendirirdim.
Siyah Audi'sine yaslanmıştı.Etraftaki kızlarda onu beğeniyle süzüyordu.Üstümdeki pijamalara aldırmadan dışarı çıktım.Merdivenlerden inerken uyurken tokadan kurtulan saçlarımı elimle kulağımın arkasına sıkıştırdım.Rüzgar beni görünce sırıtarak yaslandığı arabasından doğruldu.
"Günaydın çirkin"
"Çirkin mi?" sinirle dudaklarımı yemeye başladım.
"Evet.Sabah kalkınca baya çirkin gözüküyorsun.Bu görüntüne alışmam lazım,sabah uyandığımda çirkin suratını görünce korkup kalp krizi geçirmek istemiyorum"
Etrafımızda merakla bize bakan kızlar kıkırdamaya başladılar.Etrafımızdaki kızlara 'Sizi gebertirim' bakışı attıktan sonra ona döndüm."Sabah sabah ne işin var burada?"
"Annem gönderdi."
"Neden?"
Bıkkınlıkla bir nefes çekti "Düğün için alışveriş yapmalıymışız ayrıca bu bizi yakınlaştıracakmış." konuşma tarzından istemediği belli oluyordu.Bende istemiyordum ya.
"Peki tamam hazırlanıp geliyorum."
***
"Seksi bir iç çamaşırı al"
"Ne diyosun Ecrin?"
"İk gece karşısına Sünger Bob'lu iç çamaşırıyla mı çıkacaksın?"
Yatağın üstündeki yastığı Ecrine fırlattım.Sola doğru eğilerek yastıktan kurtuldu."Sakin şampiyon" dedi.
"Seninle uğraşamayacağım Ecrin.Çıkıyorum." yanağıma büyük ve sulu bir öpücük bıraktı "Bu akşam dün ve bu gün olanları anlatıcaksın"
"Peki tamam." deyip odadan çıktım.Evet dün olanları ona anlatınca benimla baya dalga geçicekti.Aklım rezilliğimde değilde kırmızı elbisemde kaldı.Yeni almıştım onu...
***
"İlk önce kahvaltı edelim"
"Çok düşüncelisin karga bokunu yemeden kapıma dayandın.Kahvaltı edelim diyeceğini hiç düşünmemiştim."
"Düşündüğünden daha ince duyguluyum"
"Hımm öylemi?" dalga geçer gibi sormuştum.
"Öyle bücür" .Bücür kelimesini duyunca tıslayarak nefes verdim.Sinirlendiğimi gördüğü halde takmayıp içeri girdi.
Kahvaltıda hiç konuşmamıştık.Kalkıp mağazaları gezmeye başladık.Bu düğün alışverişi asıl olurdu ki? "Hey!"
"Efendim."
"Ne almamız gerekiyor?Daha önce düğün alışverişine çıkmadım"
"Sanki ben çok çıktım"
"Eski gelin adayların çok ama.Onlarla da çıkmadın mı?"
Yürüyüşünü kesip bana döndü "Hayır.Annem genelde onlarla alışverişe çıkardı.Bu sefer baya inaçtı."
"Ne konuda?"
"Çok soru soruyorsun bücür.Ayrıca nereden başlıyacağımızı buldum" pis pis sırıtarak baktığı yere doğru döndüm.İÇ ÇAMAŞIRI MAĞAZASI !!!!!!!!
İç çamaşırı dükkanına doğru yürüdük.İçeri girince çalışan bayan bize yaklaştı. "Buyrun efendim!"
"Biz bir kaç ay sonra evlenicez.İlk gece için iç çamaşırı bakıyoruz"
Dedikleriyle gözlerimi pörtlettim.Hiç de utanmıyor.Terbiyesiz.Ahhh kesin kıpkırmızı oldum.Kadın gülümseyerek "Erkek reyonu sağ tarafta bayan ise solda" ..Rüzgar bana dönüp "İlk senin için bakalım" dedi."Sen kendine bak bende kendime" deyip onu sağ tarafa ittim.
"Bunları hayatta giyemem" diyerek iç çamaşırlarına bakıyordum.Ahh bunları nasıl giyiyorlar? Bunlar çok- "Seksi" düşüncelerimi Rüzgarın sesi böldü. "Sana kendine seç demedim mi?"
Pis pis sırıtarak yanıma geldi "Siyah iç çamaşırlarına zafın mı var?" Arkamı döndüğümde siyah bir iç çamaşırın yanında durduğumu fark ettim."Sana ne?" onu geride bırakıp reyonlar arasında ilerlemeye başladım.Gördüğüm en kapalı (!) iç çamaşırını elime aldım.Rengi beyazdı.Arkasını çevirip etiketine baktım "Yuhh 100 tl mi? Bu kadar para verilir mi?"
"Bencede iç çamaşırına bu kadar para vermek saçma.Zaten üstünde çok kalmayacak" manalı manalı sırıtıyordu.Cümlenin altında yatan anlam beni kırmızı bir renge sokmuştu.Biraz ilerideki satıcı bayanın yanına gittim. "En pahalı iç çamaşırı hangisi?"
"Sadece tek üretim olan Zümrüt adlı iç çamaşırımız." İç çamaşıra isim mi vermişlerdi?Buna pek takılmadan "Alıyorum" dedim.
İyi halt ettin Nefes.Aferim.Gidip en pahalısını alıcam diye seksi bir iç çamaşırı aldın.Yeşil,ince ve dantelli.Rüzgara döndüğümde pis pis sırıtıyordu."Tamam bu kadar yeter beni eve bırak"
"Sadece iç çamaşırı aldık ama" sesini mızmız küçük bir çocuk gibi çıkarmıştı.Çok sevimli olduğu düşüncesini kafamdan attım. "Başka bir gün yine çıkarız" sakin bir gülümsemeyle cevap verdim."Pekala bücür"
***
Araba yurdun önünde durunca hiç bir şey demeden arabadan indim.Benim peşimden kapanan kapıyla onunda indiğini anladım. "Yarın seni akşam yemeğine bizim eve götürücem.Annem istedi."
"Tamam"
"Moda anlayışını sevdim Nefes.Bir ön gösterim için yeşil bir elbise giyebilirsin.O renk nasıl duruyor üstünde merak ettim"
"Rüyanda gör" deyip ilerledim.Arkamdan "Görürüm merak etme" dediğini duydum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O Benim Kocam
Roman d'amourOna bakmayı kesip hızla önümü döndüm ve tüm asansörü "Carttt" diye bir ses kapladı.Elbisem asansör kapısına sıkışmıştı ve ben önümü dönünce de yırtıldı.YIRTILDI.ELBİSEM.YIRTILDIIII. Arkamdan bir kıkırdama sesi geliyordu.Evet rezil oldun Nefes.Şimdi...