“ Oh Tanrım ölmek üzereyim. Ben evleniyorum” “ Soo sakin olur musun. Yoksa yarın gerçekten çirkin bir gelin olacaksın” “ Yaa. Tamam sakinim.Lay biralar bitmiş. Yenilerini getirelim” Soo ve Kris’in düğünlerinin gerçekleşmesine 18 saatten az bir zaman kalmıştı. Şimdi ise Kris ve arkadaşları barda Soo’nun arkadaşları da evde toplanıp bekarlığa veda partisi veriyorlardı. Soo ve Lay beraber mutfağa gidip bir kasa birayı daha bahçeye taşıdılar. Ortalık gerçekten baya kalabalıktı. Havuzdakiler artık iyice dağıtmış birbirlerinin üzerlerine atlayarak kafalarını suya bastırıyorlar Havuzun kenarları bira şişeleriyle dolmuş. Soo yerden birkaç şişe alıp çöpe ilerledi. Çöpe geldiğinde bir abazan arkadaşın kovanın içine kustuğunu gördü. Şişeleri kenera bırakıp sırtına iki tane çaktı. Büyük ihtimalle eski arkadaş tayfasından biriydi “Dostum işin bitince kenardaki şişeleri içine at ok.” Çocuk öğülcerken tamam der gibi kafa salladı. “Hey Soo dostum nasılsın” “ Chanyeol naber iyi ki geldin. Hadi içkiler bitmeden zulala kendine biraz. Gece uzun sürecek” Beraber sarıldılar ve Chan içkilerin olduğu tarafa yürüdü. O tanıdığı en iyi içicilerdendi ve evet o da gaydi. “ Hey Lay ne yapıyorsun” “ Tanrım Soo biraz bağır seni duyamıyorum” “ DEDİMKİ NE YAPIYORSUN” “ AH ŞEY DEMİN BİRİ ODA İSTEDİ BENDENDE ONLARA ODA HAZIRLAYACAKTIM” Soo Lay’i hızla salona soktu ve kapıyı kapattı “ Kafayı mı yedin Lay burada yatamazlar burası benim evim ve temiz kalsın istiyorum” Lay anladım der gibi kafa salladı. Beraber dışarı yeniden çıkıp gürültülü müziğin içine attılar kendilerini.
“Hyung hediyeni beğendin mi” “ Kai bana kucak dansı yapan bir kız mı hediye ediyorsun. Biz gay’iz dostum” “ Hadi ama hyung biz gay falan değiliz. Hala kızlar güzel biz sadece iki erkeğe aşık olduk o kadar” “ E aynı şey değil mi salak” “ Baksana şuna hiçbir şey hissetmiyor musun, Beni değil hyung seni istiyor” “ Haklısın idare eder bir vücudu var. Ahhh tamam seksi çok fazla hemde” Kız Krisi kolundan tutup ortadaki sandalyeye oturdu. Müzik açıldı ve önünde dans etmeye başladı. ‘ İşte başlıyoruz. Soo seni seviyorum bebeğim sadece eğlence. Gerçekten iyi dans ediyor.’ Kız Kris’in önünde poposunu müziğin ritmine göre sallamaya başladı. Kris sadece onu izliyordu. Sonra bir bacağını üstünden geçirerek üzerine oturdu. Yavaş ritimdeki müzikle yavaşca üzerinde kıvranıyordu. Sonra Kris’in gömleğinin düğmelerini açmaya başladı “ Yoo hayır teşekkürler, açmana gerek yok” “ Hyung saçmalama bırak açsın.” ‘Kai seni elime geçirdiğimde, sen düşün dostum neler yapacağımı’ Şimdi Kris önü açılmış gömleğiyle oturuyor ve üzerindeki ona sürtünen kıza tepkisiz kalmaya çalışıyordu. Kai beş dakika sonra elinde şap bardağıyla geldi. “ İç hyung daha eğlenceli olacak” Kris kafasına diktiği içkinin bir iki dakika sonra etkisini görmüştü. Zaten ondan önce de çakır keyifti ve son içtiği şeyle beraber Kris artık aşırı rahattı “ Huuhuuu evet bebeğim bana itaat et” Kris üzerindeki kızın kalçalarını tuttu ve onu kendine bastırdı. “ Beni soydun sıra sende” Kai de o sırada tüm hepsini kayda çekiyordu bu onun kendince Soo ve Kris’e düğün hediyesiydi. Tüm düğün ve bekarlığa veda partisinin görüntülerini birleştirecek ve düğünden bir hafta sonra onlara izletecekti ( direk boşa Kai o daha kolay olur) Kris tamamen kendinden geçmişti ve eğleniyordu. Kızı üstünden kaldırdı ve “ Hadiiiii Soo’ma gidelim Kai” diye bağırdı. “Onu fena halde istiyorum”
Soo ve Lay yanlarında Soo’nun has arkadaşı Chanyeol ve Lay’in arkadaşı baekhyun herkesi dağıttıktan sonra ellerinki kamera ile sokaklarda şarkı söyleyerek sallana sallana geziyorlardı. Sonra beraber eve gelip Kendilerini eve attılar.
Lay sabah katlığında Soo’nun ayaklarına sarıldığını fark etti. Hızla kendini geri çekince koltuktan yumuşak bir şeyin üstüne düştü. Kafasını yere çavirince Chan ve ona sarılan baek’i gördü. Ayağa kalkıp saate baktı. “ AAAAAAAAAAAAAAAA saat bir tanrım üç saat içinde orada olmamız lazım. SOO UYAN HADİ MİLLET ÇABUK OLUN. SOO KALK KENDİ DÜĞÜNÜNE GEÇ KALACAKSIN” Soo duyduğu şeyle baraber hızla ayağa kalktı “ Tanrım Tanrım.” Koşarak banyoya girdi. Duşunu aldığında herkesi bir yerlere koştururken gördü. bir saat sonra herkes hazırdı ve Chan arabayı çalıştırdı direk düğünün olacağı yere geldiler. “Soo tamam sakin ol yetiştik hadi şimdi otur da hazırlan tamam mı. Daha bir saat var.” Lay aynadan saçına baktı ve dışarı çıktı. Etrafa bakındı Kai’yi arıyordu. Sonra elinde kamerayla etrafta dolanan sevgilisini gördü Yanına gitti ve arkasından sarıldı dudaklarını kulağına yaklaştırdı “ Seni özledim Kai” Kai kamerayı kapatıp arkasına döndü sevgilisine masum bir öpücük verdi. “ Nerdeydiniz. Merak ettim” “ Ah hiç sorma uyuya kalmıştık. Buraya iki saatte geldik şimdi Soo hazırlanıyor. Kai duş bile alamadım kokuyor muyum” Son kısmı mızmızlanarak söyledi. “ Hayır bebeğim harika kokuyorsun. Hem sen istersen ben seni burada öperek temizleyebilirim.” Kai tüm bunları sevgilisinin belinden tutup yanağına burnuna gözlerine öpücük kondururken söylemişti. “ Yah Kai insanlar bizi görebilir daha sonra. Ben Soo ya bakmaya gidiyorum sende git ve Kris’e bak”
Soo tamamen hazırdı tek problem bitmek bilmeyen ve zaman azaldıkça büyüyen heyecanıydı. Telefonun mesaj sesiyle telefonunu açtı Kristen Mesaj gelmişti – Soo seni özledim yanına gelemez miyim- Soo tebessüm ederek mesaja cevap yazdı – Olmaz Kris bu uğursuzluk düğünden önce beni göremezsin-. Birkaç saniye sonra tekrar mesaj geldi – Seni görmeye ihtiyacım var Soo lütfen. Seni görmeme izin ver. Oraya geliyorum- - Olmaz Kris sakın gelme düğünümüzün mahvolmasını istemiyorum- Soo mesajı gönderdi ve telofonunu kapattı. Zaten gergindi birde Kris’in ısrarı onu sinirlendirmişti. “ Soo hadi gideli- aww sen çok güzel olmuşsun” “ Teşekkürler Lay. Saol buna ihtiyacım vardı” “ Gel buraya sana sarılmak istiyorum”
“ Hyung ha- Daha hazırlanmadın mı hyung. Sen, ceketin nerede” “ Kai ben korkuyorum. Ben bilmiyorum sadece Soo’yu yanımda istiyorum” “ Hyung saçmalama herkes ve en önemlisi Soo seni bekliyor” “ Anlamıyorsun Kai ben, bilmiyorum sadece buradan gitmek istiyorum” Kris gerçekten korkmuş bakıyordu Kai onun gözlerindeki endişeyi görebiliyordu onu zorla sürükleyemezdi ya “ Hyun bana bak. Beni dinle. Soo… hyung o seni orada bekliyor. O gerginmiş hyung ve Lay onun yanında, bende senin yanındayım. Buraya sizin düğününüzü görmek için gelenleri siktir et. Sadece Soo’yu düşün. O seni görmek için yürürken seni orada göremezse, sen orada olamazsan ne olur ha. Aklını başına devşir gidemezsin. Sen Soo’yu seviyorsun onu tek başına orada bırakamazsın. Soo güçlü gibi görünebilir ama tüm insanlar ona acıyarak baktığında o bunu kaldıramaz hyung. Sana güveniyor ve sen onu terk edersen o bunu kaldıramaz” “ Ben…ben Kai” “ Hyung şimdi buradan çıkıp gidiyorum ve orada yerime geçip bekleyeceğim ben kardeşlik görevimi yapıp bekleyeceğim gerisi sana kalmış.” Kai kapıyı çekip çıktı.
“ Soo hazır mısın. Buradan sonrasını kendin gitmen gerek biliyorsun. Ben seni yolun sonunda bekliyor olacağım” “ Kalbim çıkacak gibi hissediyorum” Lay arkadaşının kolunu bırakrı. Şimdi Soo o dar yolda tek başına kalmıştı. Düğün müziğinin sesi duyuldu ve bir adım attı
Soo:‘İşte başlıyoruz. Kris lütfen yüzüme gülümsüyor ol’
Lay:‘ Soo umarım hep böyle gülümsersin’
Kai:‘Hyung gelmelisin. Soo seni bekliyor. Lütfen gel’