❄2.0 Sarılan Kalpler

443 38 60
                                    




Patlama anında ki inanılmaz büyük gürültüsüne tezatla, tetiğe basmamın birkaç saniye sonrasında oluşan tiz ses ve etrafı kaplayan boğucu sessizlik.

Hala daha kapalı olan gözlerimi duyduğum inleme sesiyle daha sıkı kapattım. Adamı değilde Yoon Gi'yi vurmuş olma ihtimalimin düşüncesiyle gözlerimi hiç açmak istemiyordum. Zaten titriyor olan elim, az önce yaptığım ve oldukça cesaret isteyen olayla daha da titremeye başlamıştı. Bileklerime yeterince ağır gelen silah yüzünden havada kalmaya devam edemeyen elim yavaşça aşağıya inerken ben hala gözlerimi açmıyordum.

Birkaç dakika geçse de bana birkaç saat kadar uzun gelen zamanın ardından sonunda gözlerimi açmamı sağlayan şey, elimde hissettiğim ve her zamankinden farklı olarak sıcacık olan ellerle birlikte kastığım bedenimin az da olsa gevşemesine neden olan ses olmuştu.

"Jenn.."

Acısını belli etmemeye çalışsa da bu, sesinden oldukça net yansıdığı için yüzünde gezen gözlerim kolunda ki iyice kanayan yarasına kaydı.

"Hadi gidelim."

Elimden, farkında olmadan sıkıca tutmaya devam ettigim silahı alıp kemerinin arkasına sıkıştırdı ve yarasına müdahele etmeme bile fırsat vermeden tuttuğu bileğimden beni çıkışa doğru götürdü.

Geç kalmış olsalar da işimize yarabilecek olan çocuklar, önden Nam Joon ve Jin olmak üzere bulunduğumuz binaya girdiler. Gözümde çoktan biriken yaşlar, şu an kendimi yeterince güvende hissediyor olmamla birlikte ardı ardına akmaya başlamıştı. Bizim bu darmadağın olmuş halimizi gören çocuklar, korkuları daha da artmış halde bir şey söylememizi istercesine bize bakıyorlardı. Yoon Gi ise onların burada ne aradağını bilmediği için sordu.

"Ne işiniz var burada?"



#FLASHBACK

"Dalga geçmenin sırası değil Yoon Gi. Adamlar Taehyung'a zarar verebilir. Ayrıca tek Taehyung'a zarar vermekle kalmayıp bize de bir şey yapab-"

"Tek yaptıkları blöf. Bu kadar korkmana gerek yok."

Laflarımı ağzıma tıkayarak susturduğunda derin bir nefes verip pes ederek önüme döndüm ve arkama yaslanarak yolları izlemeye koyuldum. Kendinden bu kadar emin olup olayları riske atması beni kızdırsa da ona karşı koyabilecek bir durumda olmadığımdan dolayı susmayı kabullendim.

Fakat susmayı kabullenmiş olmam hiçbir şey yapmayacağım ve kendimizi riske atacağım anlamına gelmezdi. Yoldan gözlerini ayırmayan Yoon Gi'nin bu anını fırsat bilerek telefonumu çıkardım ve çoktan sık arananlara eklemiş olduğum Nam Joon'un numarasına mesaj attım. Gideceğimiz yeri ilk öğrenen kişi olduğumdan bu konuda da sorun yaşamadan konumu da mesaj yoluyla gönderip telefonu çaktırmadan bacağımın altına sıkıştırdım.

#FLASHBACK END#



"Hyung nasıl bize haber vermezsin?!"

Jungkook hem sinirlendiğini hem de kırıldığını belli edercesine sitem etse de Yoon Gi bunları umursamak yerine homurdandı.

"Sizi çekemeyecek kadar uykuluyum. O yüzden hep birlikte eve defolalım."

Tekrar arabaya gitmek adına adım atmak üzereydi ki unuttuğu ve hala daha bileğimi kavrıyor olan elini fark etti ve bakışlarını bir süre kendisine bakan gözlerimde gezdirip elini çekti. Kolunu her hareket ettirişinde canının daha fazla yandığını bilsem de o bunu belli etmemeye çabaladığı için bende bozmayıp sesimi çıkarmamıştım.

Revenge | myg Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin