❄2.4 Tesadüf

374 43 57
                                    

 


Hayatta hiçbir şey tesadüf değildir. Hayatına giren her insanın, mutlaka bir görevi oluyor. Olan, yaşanan her şeyin mutlaka bir sebebi oluyor. Ama sen, tüm bunlar olurken, yaşanan şeylerin getirebileceği sonuçları tahmin bile edemiyorsun. Gördüğün şeyin nerede ve nasıl karşına çıkacağını da bilemiyorsun.

Ve hiç beklemediğin o şeyler, öyle bir hale bürünerek  karşına çıkıyor ki, bu yaşandığında bile hala gerçek olduğuna inanamıyorsun.

 Hayatına giren herkesi unutmamalı insan. O kişiyi birkaç saniye bile görsen daha sonrasında senin hayatını avuçları arasında tutan kişi bile olabiliyor.



 -



 ''Daha iyisin değil mi?''

 Yoon Gi'nin sorusu üzerine başımı onaylarcasına salladım ve şirketin kafeteryasından aldığımız soğuk içeceğimin dibinde kalan yudumunu da içtim. 

 Toplantının devam etmesine 20 dakika kadar kalmıştı ve Yoon Gi'nin artık başkanın yanına geri dönmesi gerekiyordu. Tuvalette yaşanan o garip anlardan sonra kendimi biraz daha toplayabilmem için beni kafeteryaya getirerek soğuk bir şeyler ısmarlamıştı.

 Oturduğumuz masadan kalkıp kafeteryadan çıktık ve toplantının yapılacağı odaya gitmek için asansörlerin olduğu yere ilerledik. Yoon Gi ve benden başka asansör bekleyen kimse  olmadığı için, yalnız olmamızın rahatlığıyla elini belime saran Yoon Gi beni kendine çekip bedenimi sardı. Asansörün gelmesine daha olduğu için Yoon Gi'nin bu sevgi gösterisine karşılık vererek bende kollarımı onun beline sardım. 

 Yoon Gi'nin boynuna sürttüğüm burnumla onu huylandırmaya çalışarak kıkırdamasını sağladığımda bunu başarabilmiş olmamın, ve Yoon Gi'nin o çok nadir duyulan kıkırtısına şahit olduğum için bende gülmeye başlamıştım ki, bu anımızı bölen şey, bulunduğumuz yere doğru yaklaşan topuklu ayakkabı sesleri olmuştu.

 Hızla Yoon Gi'nin kollarının arasından ayrıldım ve gelen kişiyle göz göze gelmek istemediğim için başımı yere eğerek saçlarımın yüzümü örtmesini sağladım. Yoon Gi'de benim gibi gelen kişiye bakmamaya gayret göstererek kafasını başka yerlere çevirmişti. Kadın ise bu kez yanıma gelip bizimle birlikte asansörü beklemeye başladığında daha fazla bu görmemezlikten gelme olayını sürdüremeyeceğimi anlayarak yalancı bir öksürükle boğazımı temizledim ve saçlarımı arkaya atarak başımı kaldırdım. Tam bu sırada gelen asansörün kapısı açıldığında, asansörden inecek olan kişiler beni görüp eğilerek selam verdiler ve hepsi asansörü boşaltarak indiler. Boş olan asansöre önce Yoon Gi ve ben, ardımızdan da hala daha yüzüne bile bakmadığımız kadın binmişti ki, bizden sonra binmiş olması, gözlerimizin buluşmasına sebep olmuştu. 

 Yüzünü görmemle birlikte ise ağzımdan istemsizce kaçan şaşkınlık nidasıyla kadın da bana ardından Yoon Gi'ye bakmıştı. Onun suratında ki ifade de en az benim kadar şaşkınlık doluydu.

 ''A! Makyaj çantası!''

 Hiç beklemediğim bir tesadüfle anlam veremesem de mutlu olmuştum. Bunu ise mutlulukla kıvrılan dudaklarım ve işaret parmağımla kendisini göstermemden anlamış olmalıydı. Fakat onun yüzünde ki ifade hiç de benimle karşılaşmış olmasıyla mutlu olmuş gibi değildi.

 ''Ah, merhaba.'' dedi en sonunda, zoraki de olsa gülümseyerek.

 Bu sırada aklıma Yoon Gi'nin de burada olduğu gelince ona döndüm ve adını henüz benim bile bilmediğim bu kadınla onu tanıştırdım.

 ''Şirketle ilgili çok önemli bir görüşmem olduğu gün yağmur yüzünden makyajım bozulmuştu ve  bu hanımefendi benimle makyaj çantasını paylaşarak beni çok önemli bir durumdan kurtardı.''

Revenge | myg Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin